"Mis, ağzının tadını biliyor bu adam" derim. "Gönlüme olduğu kadar mideme de hitap ediyormuş" derim. Yemeği romantik yapan şey ambianstan öte yemeğin nasıl yendiğidir. Dürüm yerken iki cilveleşirsin, iki karşılıklı sırnaşırsın, yemeğin en güzel yerinden ona ayırırsın, birbirinin gözünde "Yemek bitse de tatlı olarak seni yesem" bakışını görürsün, en ala şarapevinden daha doğal romantik olur. Tabii bu başka şeyler de kötü demek değil. Ben yemeğe genelde "Geçsin de, bir an önce dokunabileyim, yiyelim çabuk, kalkalım" olarak bakıyorum.
0