Avukatın üzeri aranamaz diye bir kanun maddesi var Avukatlık Kanunu'nda.
Şimdi ben bunun adliyede gerçekleşmesinin mesleki olarak onur kırıcı olduğunu nasıl izah edebilirim bilmiyorum. Hakimin, savcının üzerinin aranması ya da adliye personelinin üzerinin aranması gibi bir durum söz konusu değilken sadece avukatlara yapılıyor bu. Burada iyi niyet yok, amaç rencide etmek.
Öldürülen rahmetli savcının daha acısı herkes için taptazeyken, herkes şoktayken olayı "avukatın üstünün aranması lazım"a indirgediler. Bunun sebebi Kocasakal'ın muhalif bir duruş sergilemesi olabilir, Barolar'a söz geçiremeyen siyasetçilerin savcı üzerinden avukatlara saldırmak için fırsat görmesi olabilir.
İnan ki avukatların umrunda bile değil x-ray'den geçmek, burada rahatsız edici olan şey bu aramaların ardında yatan ayrımcılık ve avukatı rencide etme maksadı. Zaten kimliğimizi basıp turnikeden geçiyoruz ve adliyeye saat kaçta girdiğimiz adımız sicilimiz her şey UYAP'a kaydoluyor. Yani adliyeye öyle elini kolunu sallayarak girme gibi bir şey söz konusu değil.
Dediğim gibi, kanunda açıkça avukatın üzerinin aranamayacağı yazıyor ve bu kanunu tüm hukukçular biliyor ama yine aynı hukukçular sırf kendileri gibi hakim, savcı değiliz diye avukatların üzerini kanuna aykırı ve keyfi olarak aratıyorlar.
Bu yüzden bu kadar tepki veriliyor bu aramalara. Yani hem savunmaya müdahale teşkil ediyor bu üst aramaları (kanunda bu yüzden üst araması yasağı var) ve ayrıca etik olarak da meslektaşın meslektaşı aratması çok onur kırıcı bir şey.
0