[]

kedi sahiplenmek istiyorum fakat sorularım var

bakımı ne kadar zor? köpek bakmışlığım var fakat ailemle beraber baktık,tek başıma bir köpeğe bakabilecek sabırda ve disiplinde değilim kedi o kadar zorlayıcı mı ? ve köpeğin evdeki kokusundan çok rahatsız oluyordum ne yaparsak yapalım ev köpek kokuyordu kedide de böyle bir sorun olur mu? (köpeğin cinsi beagledı)




 
ev misler gibi kedi kokar. ama kedi kokusu çok güzel bi şey bence. köepk kokusu gibi değil. ben ikisinden de istiyorum evimde ama bu böyle.

kedi bakımı kolay. bunla ilgili 8439750943 tane de duyuru var zaten. ama şöyle söyleyeyim. kumunu düzenli temizle, profesyonel bir mamayı düzenli şekilde ver, sev okşa o istedikçe, tamamdır. kediler daha az ilgi isteyen hayvanlar zaten. hı tabi evinin düzeni değişecek. kedin her yri tüy yapacak, sağı solu tırmalayacak, hastalanırsa veteriner masrafı ve stresi olacak, yeri gelecek bokunu yeri gelecek kusmuğunu temizleyeceksin. öyle basit bir mevzu da değil.
  • mutevazi  (08.10.13 01:09:20) 
ben hem yalnızlığımda yanımda bir can yoldaşı olsun istiyorum hem de evim mis gibi kalsın temiz koksun tüy kıl olmasın istiyorum :( ayrıca burnumda hassas köpekle en büyük sorunum buydu çok sevmeme rağmen elimle okşadığımda hemen gidip ellerimi yıkıyordum.sanırım kediylede benzer sorunları yaşarım :(


  • cingenepembesicakmak  (08.10.13 01:41:45 ~ 01:42:00) 
*-öncelikle biraz uzun oldu, kusuruma bakmayın.
kedi bakmak köpek bakmaya kıyasla çok kolaydır. şahsen ben köpek bakmadım ama bakan arkadaşlarımla çokça haşır neşir olduğumdan zorluklarını gayet iyi biliyorum. iki defa da kedi besledim, şu an evde bir tane var. iki tane de ablamlarda var.

konuyu ikiye ayırmak gerekiyor bence. fiziksel ve psikolojik diyelim.
az önce bahsettiğim kolaylık fizikseldi. kediler genelde çok daha temiz ve kokusuz hayvanlardır.
* kediniz yavruyken bir ya da iki denemeden sonra tuvalet alışkanlığı kazanır. iki tür kedi kumu vardır; silikon ve toprak formunda.
silikonlar daha emici ve kokusuzdur.
kumunu düzenli olarak temizlemeniz ve tazelemeniz, ayda bir kum kabını yıkamanız yeter (çiş birikebilir bazen).
* mama konusunda kedinin cinsine ve yaşına göre belirli ölçüler vardır. bu ölçüyü ayarlamanız yeter. kediler aç hayvanlardır ve ölçüyü kaçırırsanız obezite sorunu yaşarlar. bu da hoş olmaz.
* kediler yine cinslerine göre çok veya az tüy dökerler. bu töy dökme durumu yılda iki kez gerçekleşir. yavruyken bu tüylülük çok anlaşılmayabilir ancak sahiplendiğiniz kediyi veterinere götürdüğünüzde bu konuyu danışabilirsiniz.
-misal benim kedim sokak kedisi ve o kadar çok az tüy döküyor ki, bu konuda hiç problem yaşamadık. ancak bazı kediler çok tüylü olurlar ve gerçekten de bu sorun olabilir. misal ablamların büyük kedisinin tüyleri yerlerde topak topak birikiyor gün içinde.
* bir de dikkat edilmesi gereken nokta, tırnak bakımı. kedinizin tırmalayacağı yerler olacaktır. özellikle mobilyalar ve deri veya sünger herhangi bir şey. bunları en baştan göz önünde tutmamanız ya da üzerine bir örtü örtmenizle beraber, tırmalama tahtası dediğimiz aparata alışmasını sağlamak çok faydalı olacaktır.
bununla kalmayıp tırnaklarını periyodik olarak kesmeniz, bu kesimle de "ödül maması" diyebileceğimiz özel mamaları ya da ton balığı gibi ekstra şeyleri ilişkilendirmeniz fayda sağlayacaktır. misal tırnaklarını kestikten sonra başka hibçir şey yapmayıp ödül maması verirseniz kediniz sonraki kesimlerde daha az sorun çıkarır.

buradan sonrası kedinizin psikolojik durumuyla ilgilidir.
* kedilerin kendine has karakterleri vardır ve köpeklerdeki sadakat hissini pek göremezsiniz. başına buyruk yaşamayı severler ve bazı konular hariç eğitilmeleri çok zordur. o açıdan kedinizin bazı şeyleri karakteri yüzünden veya inatla yapabileceğini söyleyebiliriz.
örneğin kediler vücutlarındaki bazı yerlere dokunmanızdan hoşlanmayacaktır. arka patileri veya göbeğinin alt kısımları olabilir (kediye göre değişir)
ya da kediniz bir odada kapalı kalmaktan hoşlanmayacak, buna tepki olarak kapalı kaldığı odada bir yere çiş ya da kaka yapabilecektir.
bu tamamen trip atmasından veya üzülmesinden / korkmasından kaynaklanır.
özellikle bebekken kedilere sergilediğiniz yaklaşım önemlidir. bazı hareketleriniz ilerde hiç hoşlanmayacağınız alışkanlıklar edinmesine sebep olabilir.
hiçbir insanın veya hayvanın karakteri bebekliğinden itibaren anlaşılamıyor olduğundan kedinizin bu davranışları normaldir.
* bir başka konu da evinizin ne kadar kalabalık olduğudur. kediler bu açıdan ikiye ayrılır; sosyal kediler ve asosyal kediler.
sosyal kediler hangi yaşta olursa olsun insanlarla etkileşim içinde olabilirler. örneğin sokakta gördüğünüz bir kedi sizden kaçmıyorsa, sevmenize izin veriyorsa sosyaldir.
asosyal kediler ise tahmin edebileceğiniz gibi sizi görür görmez kaçarlar.
kedinizi çok küçükken aldıysanız ve kalabalık bir evde yaşıyorsanız her insanla kurduğu iletişimi gözlemleyin. herkesle korkmadan aynı ilgi seviyesinde iletişim kurmasına dikkat edin.
misal kediyle, bebekliğinde sadece tek başınıza ilgilenirseniz ve büyüdüğünde birtakım insanların ortasında bırakırsanız bu kedinizin farklı davranmasına sebep olabilir. bu bir anlamda da kedilerin yalnızlığa köpeklerden biraz daha alışkın olduğunu göstermektedir.

--
hepsinin dışında, kediler hakkında yazacak çok şey var. ben sadece yavru bir kediyi ele almaya çalıştım. tabiki de köpekleri çoook çok seviyorum ancak evi bir kediyle paylaşmanın daha kolay olduğunu söyleyebilirim :)
şimdiden tebrikler (:

son cevabınıze edit:
kediler günlük bakımlarını tüylerini oralarını buralarını yalayarak kendileri yaparlar; dillerindeki ve ağızlarındaki kediye has sıvı mikrop öldürücüdür. bu anlamda iyi beslenen, temiz bir yerde sağlıklı yaşayan ve en önemlisi sevgiyle büyüyen bir kedi kesinlikle pis tüylere sahip olmayacaktır.
yani dilediğiniz gibi sevebilir, kucağınızda oturmasına izin verebilirsiniz. ellerinizi yıkamanıza gerek kalmayacaktır :)
  • paradoxical  (08.10.13 02:43:32 ~ 02:48:44) 
Herkes gezdirme derdi yok demiş kediler için, çok imrendim. Benimkileri kucağıma alıp mahallede gezdiriyorum ben her gün. Kapının önüne oturup bıktırana kadar miyavlıyorlar, pes ediyorum her seferinde komşular kapıya dayanmasın diye. Sokaktan alacakları mikroplardan korktuğum için, tasma takıp yere de bırakamıyorum, bunlar da gittikçe ağırlaşıyorlar, bilmiyorum ne olacak halimiz. :)

Ben ilk ve tek hatayı bir kere çok miyavladı diye markete giderken kediyi de yanımda götürmekle yaptım. O gün bugündür de mahallenin ünlüleriyiz işte :)) Kucaktan kucağa geziyorlar sokakta arsızlar :)) Siz siz olun, benim yaptığım hatayı yapmayın.
  • istinyede bekle  (08.10.13 08:34:02) 
ya benim burnum alıştı ya da benim kediler kokmuyorlar. ama yok yahu başka kedili evlere de girip çıkıyorum, tek kumları bakımsız kalmışsa kumun yakınlarında koku oluyor. bir de çok çok pis bir arkadaşım var o iyice koyverince temizlik işini, onda koku oluyor. benim evde tek, kakanın çıkışı esnasında kokuyor biraz kumun yakınları, o da örtünce geçiyor.
e hiç kedili arkadaşın yok mu? onların evleri kokuyor mu, git bi kokla bak.

  • dirmit  (08.10.13 09:12:24) 
kediyi, köpeği alırsın evine, sonra hayvan tüyüne karşı alerjin olduğunu yada astım başlangıcına yakalandığını anlarsın, sonra hayvanlarını sahiplendirmek zorunda kalırsın benim gibi.


  • Bysb  (08.10.13 11:09:58) 
etrafımda hiç kedi besleyen yok hatta doğru düzgün hayvansever bile yok :( eve alırsam gelmeyeceğini söyleyenler sayıca daha fazla :)


  • cingenepembesicakmak  (08.10.13 14:58:31) 
"hem de evim mis gibi kalsın temiz koksun tüy kıl olmasın istiyorum"

Şu cümleniz gözümden kaçmış. Evde kedi varsa, kedi yerinden kalkmaya üşenen bir cins olmadıktan sonra o ev mis gibi kalmaz, hiçbir şey olmasa dağılır. Kıl tüy dökmeyen kedi diyorsanız sfenks derim, zira tüyleri yok. www.pet.gen.tr O da aşırı alerjen bir kedi. Bünyeniz hassasa hayatta yaşayamazsınız onunla.

Alın tembel, yerde pas pas gibi yatan bir chinchilla diyeceğim, onun da tüyüyle baş edemezsiniz. Siz en iyisi gördüğünüz anda kanınızı kaynatan, aklınızı başınızdan alan bir kedi yavrusuyla karşılaşıncaya kadar bekleyin. O zaman ona ait hiçbir şey gözünüzde büyümez. Ama böyle "niyet ettim kedi yavrusu almaya" diye yola çıkarsanız, muhtemelen sonu, hem kedi hem de sizin açınızdan, hüsranla bitecektir.
  • istinyede bekle  (08.10.13 15:21:44) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.