@glore yazdıklarını okuyunca ilk başta çok sinirlendim. ama sonra düşündüm ki zaten yapılmaya çalışılan bu, bizi iyice kutuplaştırmak. bak ne güzel söylüyorsun akp'ye oy verirdim gerisine karışmazdım ama şimdi başkalarını da teşvik edeceğim diye. evet akp'nin yıllardır yaptığı bu zaten, mağdur edebiyatıyla halkı kendi tarafına çekmek. ama sen de haklısın diğer arkadaşlar da doğru dürüst bir argümanla cevap verememişler sana.
sana önce kendimi tanıtayım, ben "iyi" üniversitelerden birinde sosyoloji eğitimi aldım, tarihe meraklıyım, bol bol okurum. hiçbir parti veya örgüte üye değilim. olayları nesnel değerlendirmeye çalışıyorum. eylemlere fiilen katılmadım, desteklemediğimden değil, oradaki "dava"nın hayatımı riske atmaya değmeyeceğini düşündüğümden. nitekim öyle de oldu, ölen insanların kanı daha kurumadan işin rengi değişmeye başladı. neyse konumuza dönelim, lütfen üşenmeden oku:
Erdoğan'ı Menderes'e benzetiyorlar. biraz araştırırsan göreceksin, evet gerçekten benziyor. ikisi de kemalizmin katı uygulamalarıyla, tepeden inme devrimiyle bastırılan büyük bir kesimin sesi olarak çıktı ortaya. ve nispeten haklı bir mücadele verdiler. ama ikisi de zamanla ne olduğunu şaşırdı. burada kendimize şu soruyu sormamız lazım: biz gerçekten demokratik bir ülkede yaşamak mı istiyoruz, bizim fikrimizin sorulmasını mı istiyoruz yoksa bizim görüşlerimize yakın olan iktidarın "ne olursa olsun" her istediğini dayatmasını mı? çünkü bu demokrasi değildir. gerçekten demokrasi istemiyorsanız söyleyin, biz de boşuna yırtınmayalım.
biraz tarafsız bakmaya çalışın, hükümetin yaptığı özelleştirmeleri gözden geçirin. diyelim ki liberalsiniz ve bunlar sizi rahatsız etmiyor, ona da eyvallah. o zaman genel sağlık sigortası gibi düzenlemelere bakın. işsiz olup üç kuruş bile kazanmayan insanların devlete binlerce borcu var. biraz araştırırsanız ne kadar acınacak durumda olduğumuzu görürsünüz. şimdi burada hükümetin yanlışlarını tek tek anlatacak ne yerim ne de zamanım var, ama kaçacak değilim, isterseniz konuşuruz. şimdi bunlara karşı en saçma argüman diğer hükümetlerin yaptığı yolsuzluklar vs. oluyor. ben bunu çok anlamsız buluyorum. sen çalarsan bu ahlaksızlıktır, ama ahmet de çaldı diye kendini savunamazsın. biz kötünün iyisini mi istiyoruz yoksa doğru dürüst bir yönetim mi, bunu düşünmeliyiz. politika pis iştir, hepimiz biliyoruz bunu. ideal yönetimi getirmek çok zor ama bu yüzden de önümüze konana razı olmayalım.
tekrar Erdoğan'a dönersek, bu adam halktan aldığı güvenle padişahlık taslıyor. bunun hepimiz farkındayız sanırım. yoksa siz gerçekten peygamber gibi kayıtsız şartsız yaptığı herşeyi onaylıyor musunuz? hiç mi yanlış görmüyorsunuz, yoksa gözlerinizi mi kapatıyorsunuz? bu parti güçlendikçe totaliter bir hale girdi. bugün cumhuriyetin ilk yıllarındaki chp'den farkı kalmadı. Erdoğan tutturmuş bir %50 diye, evet haklı çoğunluk onu destekliyor ama demokratik bir rejimde başbakanlık yapmak seçimden kazandığı çoğunluğa yaslanıp istediğini yapmak değildir. o dediğiniz çoğunluk diktasıdır. yarın bir gün dönüp sizi de vurur. siz birşeye sesinizi çıkardığınızda sizin de sesiniz boğulur gider.
eylemler için "kafa sikmek" demişsiniz, demokratik rejimde protesto hakkı vardır. size göre kafa sikmektir, onlara göre sesini duyurmanın bir yoludur. ve hükümet bu sesi dinlemek zorundadır. eğer kafanız sikildiyse bu hükümetin kulaklarını kapatması yüzündendir. çok daha erken durdurabilirdi bu olayları. meseleyi inanç karşıtlığına çevirmek yüzyılın hatası bana sorarsan. eylemci kitlede her türden insan olduğu gibi bunu yapan insanlar da var. ve çok yanlış, mesele o değil çünkü, bu ülkede mesele hiçbir zaman da o olmadı. her zaman manipüle edilen birşeydir din. bu oyunlara gelmeyin. karşıt görüştekiler bu oyunlara gelmesin. biz birbirimizin yaşam tarzından "normalde" rahatsız olmayız, ama iktidarlar bu anlamda rahatsızlık varmış illüzyonu yaratıp bunu kullanırlar ve hep de bunu yaptılar.
eylemcileri desteklemeyebilirsin, ama bu mağdur edebiyatı oyunlarına düşüp de haksızlığı görmezden gelme. birileri de devrimden falan bahsetmiş, ona "la bi git" deyip gülüyorum sadece. allahaşkına kim yapacak devrimi bu ülkede? sol örgütlerin hayali bu sadece ve hayal olarak kalacak en azından bir yüzyıl daha.
ben belki biraz da duygusal bakıyorum olaylara, Erdoğan'ı hiç sevmem ama hep "o da insandır" diye düşünmüştüm. kin duymazdım, nefret etmezdim. bakın tekrar söylüyorum o eylemciler çok karmaşık bir kitle, belki benim de onaylamadığım bir sürü insan ve düşünce yapısı var orada. ama şu videoları bir izleyin allahaşkına, bunlar insan. burada yapılan eziyeti görmüyor mu Erdoğan? gerçekten bir avm için bu kadar inatlaşması garip değil mi? ve siz de eylemcilere bunca kızarken, o insanların başına gelenleri hiç mi okumuyorsunuz, hiç mi izlemiyorsunuz? hiç mi bu kadar da olmaz, insan ulan bunlar demiyorsunuz? zaten bu eylemin bu kadar kitleselleşmesini sebebi aşikar, bu şiddeti gören insanların içinin sızlaması, birşeyler yapmak istemeleri. ama olaylar hükümetin inadı sayesinde çığırından çıktı. sadece "insan" olarak düşünüp baktığınızda, politik, ayrımcı vs. görüşlerinizi bir an olsun bir kenara bıraktığınızda sizin de içinizin sızlayacağına hala inanıyorum...
0