[]

excite fiili hakkında

Respond to every call that excites your spirit.
her çağrıya cevap vermek ruhunu *excite*.

mevlana rumi.nin bir sözüymüş, bir yerde denk geldim ingilizce olarak ama tam anlayamadım.

excite'in ilk akla gelen anlamı heyecan. heyecan genel manada olumlu bi kullanımdır türkçede.

fakat excite.ın başka anlamları da var;
heyecanlandırmak, telaş ettirmek, duyguları uyarmak falan. bu anlamıyla düşünürsek olumsuz.

excite [ɪk'saɪt]
verb
1. arouse or elicit a feeling
2. act as a stimulant
3. raise to a higher energy level
4. stir feelings in
5. cause to be agitated, excited, or roused
6. stimulate sexually
7. stir the feelings, emotions, or peace of
8. produce a magnetic field in
ing sözlükte bunlar yazıyor.


şimdi sormak istediğim şey şu;
çağrılara kulak vermek ruhu napar?

 
ruhu heyecanlandıran çağrılara kulak ver. tam çevirisi böyle olsa gerek. aradaki that'i atlamışsın sen.


  • roket adam  (16.04.13 13:40:19) 
Birisi çok pis serbest çevirmiş :)


Bir ejderha bir ayıyı yakalamıştı. Yiğidin biri giderken ayının bağırmasını duydu. Alemde düşkünlere yardımcı erler vardır. Onlar, mazlumlar feryat ettiler mi derhal yetişirler. Mazlumların seslerini her yerden işitirler, Hak rahmeti gibi o tarafa koşarlar. Alemin sarsıntılarına, yıkıntılarına direk, destek olan gizli dertlerin tabibi bulunan o erler; muhabbetin, adaletin rahmetin ta kendisidirler.

Onlar, hak gibi illetsiz, rüşvetsiz kişilerdir. Onlardan birine “ can ve gönülden ettiğin bu yardım için, neden yardım ediyorsun?” denilse ancak “ yardım isteyenin gamından, çaresizliğinden” der erin avı merhamettir. İlaç alemde dertten başka bir şey aramaz. Nerede bir dert varsa deva oraya gider. Su neresi alçaksa, oraya akar. Sana da rahmet suyu gerekse yürü, alçal da sonra rahmet suyunu iç sarhoş ol. Ta başa kadar rahmet içinde rahmet var. Oğul bir tek rahmete dalma, bir tek rahmete kani olma.

Ey yiğit, gökyüzünü ayak altına al, feleğin üstünden nağme seslerini duy! Kulağından vesveseler ayıp kılından arıt da gayp selviliğini gör. Burnundan beyninden nezleyi gider de Allah kokusu burnuna gelsin. Sıtmadan, safradan hiçbir eser bırakma da alemden şeker lezzetini bul. Sen yüz türlü güzel yüzlü evlat olması için erlik ilacını kullan, erlikten kesilmiş olarak koşup tozma.

Can ayağından ten bukağısını çıkar da meclis etrafında dönüp dolaşsın. Hasislik zincirini elinden boynundan at eski felekte yeni bir baht bul. Lütuf kabesine uçmaya kanadın yoksa çare bulana arz et. Ağlayıp inleme kuvvetli bi sermayedir, külli rahmet pek güçlü bir dadıdır. Dadı ve ana çocuk ne vakit ağlayacak diye bahaneler ararlar.

Allah da sizin hacet çocuklarınızı ağlasın da süt meydana gelsin diye yarattı. “Allahı çağırın” dedi, ağlayıp inlemeyi bırakma ki Allahnın merhamet sütleri coşsun. Rüzgarın sesi de bizim gamımızı teskin etmek içindir. Bulutun süt yağdırması da. Hele bir an sabret. “ Rızkınız gökyüzündedir” ayetini duymadın mı? Neden bu aşağılık yere saplanıp kaldın? Korkunu, ümitsizliğini gul sesleri bil. Onlar, seni aşağılıkların ta dibine kadar çekerler. Seni yücelere çeken her ses, bil ki yücelerden gelmektedir. Sana hırs veren her sesi de adamları paralayan bir kurt sesi bil. Bu yücelik, mekan bakımından değildir. Bu yücelikler, akıl ve can yücelikleridir. Her sebep eserinden yücedir.


A dragon was pulling a bear into its terrible mouth.

A courageous man went and rescued the bear.
There are such helpers in the world, who rush to save
anyone who cries out. Like Mercy itself,
they run toward the screaming.

And they can't be bought off.
If you were to ask one of those, "Why did you come
so quickly?" He or she would say, "Because I heard
your helplessness."

Where lowland is,
that's where water goes. All medicine wants
is pain to cure.

And don't just ask for one mercy.
Let them flood in. Let the sky open under your feet.
Take the cotton out of your ears, the cotton
of consolations, so you can hear the sphere-music. . . .

Give your weakness
to One Who Helps.

Crying out loud and weeping are great resources.
A nursing mother, all she does
is wait to hear her child.

Just a little beginning-whimper,
and she's there.

God created the child, that is, your wanting,
so that it might cry out, so that milk might come.

Cry out! Don't be stolid and silent
with your pain. Lament! And let the milk
of Loving flow into you.

The hard rain and wind
are ways the cloud has
to take care of us.

Be patient.
Respond to every call
that excites your spirit.

Ignore those that make you fearful
and sad, that degrade you
back toward disease and death.
  • irbat  (16.04.13 14:04:11 ~ 14:05:05) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.