[]

tanıdığınız en polilinguel kişi

kaç dil biliyor? bizzat oturup iki hasbıhal ettiniz mi? ne kadar iyi biliyor, nasıl öğrenmiş? ne yapıyor? bir lisan bir insan lafını baz alırsak, hayata bakışı nasıl?




 
bi hocam vardı gittiğim almanca kursunda. 8 dil biliyor. almanca ana diliydi. ancak annesi ve babası farklı ülkelerin insanları olduğu için +2 dil de ordan gelmiş. Annesinin de ebeveynleri farklı iki ülkeden, e bunlara ek olarak litvanca, letonca yı öğrenmiş, kısmen benziyor zaar. tr ye gelince türkçeyi de öğrenmiş. her ne kadar gramer olarak kusursuz olmasa da oldukça akıcıydı.

yani mesleğinin dil öğretmenliği olması, küçük yaşta farklı dillerin konuşulduğu ortam içinde bulunması ile bu kadar dili öğrenme fırsatı bulmuş.
  • sttc  (25.11.12 14:56:05) 
Dayımın oğlu...yedi dil biliyor. Japoncayı yazabilmek için iki yıl japonya da kaldı. Kendisi lise mezunu. Öğrendiği dilleri kendi çabasıyla ögrendi. Şu anda istanbul un hatırı sayılır bir otelinde yönetici. İngilizce ve fransızcayı bildiğini adım gibi biliyorum. Japonca konusunda ise japonlarla sohbet ettiğini gôrodukten sonra inandım. Neyse fazla uzatmayayım. Durum bu.


  • bu nick tam yirmi alti karakter  (25.11.12 14:56:40) 
lisedeki ingilizce öğretmenim. kendisi türkiye'de yıllardır yaşayan bir belçikalıydı.

flemenkçe,almanca,fransızca,ingilizce,türkçe,ispanyolca ve italyanca konuşuyordu rahatça. belçikalı olunca zaten ilk dördünü rahatça öğrenmiş, türkiye'de türkçeyi, arjantin'de ispanyolcayı sökmüş birisiydi. italyancayı ne ara öğrenmiş onu hatırlamıyorum.
  • homo sapiens gotgobekus  (25.11.12 14:58:11 ~ 14:59:00) 
beş dil biliyordu (şu anda hayatta değil), çok iyi/anadili düzeyinde idi. lise mezunu. çocukluğunda ve gençliğinde 1-2 yabancı ülkede (batı+doğu) bir süre kalmış, ancak bildiği tüm dilleri oralarda öğrenmemiş, tam olarak her bir dili nasıl öğrendiğini bilmiyorum. mesela anadil düzeyinde fransızcası olduğu halde, ileri yaşında fransız kültürün konuşma/sohbet kuruna devam etmişti. yabancı kanalları izlerdi tv'de. lise bittiği gibi çalışma hayatın atıldı, bazı kamu kurumları ve büyük bir yabancı şirketin türkiye ofisinde çalıştı. genellikle yabancılarla burada ve yurtdışında muhatap olacağı işlerdi.

kitap okumayı son zamanlarına dek bırakmadı. sadece dil değil, başka konularda da meraklıydı. düzeli, disiplinli, mantıklı, farklı kültürleri yargılamadan değerlendirebilen, insanları tanımaya çalışan, yardımsever ve espritüel biriydi.
  • tedirginlik hucresi  (25.11.12 14:59:48) 
dedem. 9 dil biliyordu. 78 yaşında 10. dil olarak Rusça'ya merak salmıştı. Enteresan bir insandı.
İngiltere'ye gittiğimizde İngiliz misiniz? Nerede bir ingiliz gibi ingilizce konuşmayı öğrendiniz diye sorarlardı.
Ben hayatımda duyduğum en "temiz" almancayı onda duydum. Çok iyi İsviçre dialekti de konuşurdu.
Kuzenim Tevfik Fikret + GSU mezunu. Çok iyi Fransızca konuştuğunu söylerdi.
Amcam bir İtalyanla evli. Onunla da sorunsuz konuştuklarına şahit oldum.
Doktordu, dahiliyeciydi.
Radyoda klasik müzik çalarken "Bach'ın piyanosundaki siyah tuşları duyuyor musun? Bu yüzden bu adam bu kadar önemli bir besteci" diyebilirdi.
Bunun bir kabiliyet olduğunu, genlerle alakalı olduğunu savunurdu. Kitaplardan öğrenmiş, hafızası çok kuvvetliydi. Bir de 18 yıl İsviçre'de Başhekimlik yapmış Almanca ve Fransızcayı orada öğrenmiştir sanırım.
Osmanlıca, Arapça ilkokul zamanlarından kalmış zaten
  • marisa  (25.11.12 15:00:17) 
peki bu insanların hayata bakışları nasıl? kültürleri, amiyane tabirle oturup kalkmaları nasıl? kendilerini ifade konusunda sıkıntı yaşıyorlar mı? olaylara bakışları nasıl? belirttiğim gibi, bir dil bir insan lafından ilerlersek, cidden bu adamlar bir kaç insanın hayat görüşüne sahipler mi?


  • dahinnotha  (25.11.12 15:01:31) 
@dahinnotha biz (babam, ben , annem ve amcam) yakın zamanda farkına vardık ki durumlar karşısında hep dedemin bir lafını söylüyoruz. dedem derdi ki... diye başlayan cümlelerin ardı arkası kesilmiyor. Ve yazmaya karar verdik. Not alıyoruz artık. Dedemin hikayelerini, laflarını, hayata bakışını, özlü sözlerini, bize anlattığı çocukluk hikayelerini. Yavaş yavaş unutmaktan korkuyoruz sanırım. Aktarabileceğimiz kimse kalmadı çünkü.
Bugün 30 yaşımda bile başım sıkıştığında, karar veremediğimde, ne yapacağımı bilemediğimde hala onun bana 1989 yılında bir ilkokul çocuğunun hatıra defterine yazdığı 1 sayfalık yazıyı okuyup her defasında dünyam aydınlanıyor.
Kültürüyle, adabıyla, gustosuyla inanılmaz biriydi. Tek kötü özelliği (ki bence onun yerinde biri için kötü bir özellik sayılmaz bile) kibiriydi.
  • marisa  (25.11.12 15:10:08) 
kuzenimin arkadaşı vardı. ingilizce, almanca, isveçce ve türkçe biliyordu.


  • 1 saat bende 50 dolar  (25.11.12 15:19:17) 
ege ünv. edebiyat fakültesi alman edebiyatı bölümünde gertrude durusoy.
oturup konuşmuşluğum yok ama kendisi alman. üniversitede ingilizce çalışıyor. sonra italya ve ispanyada görev yapıyor. oradan polonya'ya gidiyor. (bu arada dillerini öğreniyor bu ülkelerin) daha sonra türk bir akademisyenle tanışıp türkiyeye geliyor. şimdi de ege ünv'de profesör. türkçesi de su gibi şakır şakır konuşuyor.
almanca, ingilizce, ispanyolca, italyanca, lehçe ve türkçe. bunlar benim bildiklerim. ekşi sözlük'te 10 dil bildiğinden bahsediliyor. (bkz: gertrude durusoy)
  • inevitable loser  (25.11.12 15:32:28) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.