[]

Plaza insanlari sorum size

Merhaba Levent - mecidiyekoy- maslaktaki bankalarda-gsm sirketlerinde falan calisanlar, hatta iyi konumlarda olanlar veya olma potansiyeli olanlar,

Mutlu musunuz? Disaridan bakilinca gayet memnun ve mutlu gozukuyorsunuz 8-5 calisma hayatiniz ve genel olarak hayatinizdan ama cidden, boguyor mu sizi is - plaza ortaminin o sahteligi-suniligi? Sirketin kaninizi emdigi hissini ne kadar siklikla yasiyorsunuz? Mudurunuzle olmasi gereken dikkatli diyalogunuz - bol bol kahve tuketip mesaiye kalmak - surekli ayni ve ufak bir isi yapmak sizi rahatsiz ediyor mu?

Bunlara evet demenize ragmen oradaysaniz sebebi baska bir yerde is bulamayacaginizi mi dusunmeniz? Makam mevki pesinde mi olmaniz ("kariyer yapmak" diyorlar ya hani)? Yoksa maddi acidan en cazipi bu oldugu icin mi oradasiniz?

Sizi ezmeye falan calismiyorum kesinlikle yanlis anlamayin, bu hayati sevenlere gipta ile bakiyorum cunku su an bir universite ogrencisiyim ama ozellikle stajim sebebiyle hayatim bu hayata dogru yoneliyor, korkmaktayim, ne yapayim bir an once kacip baska bir yone mi yoneleyim, yoksa alisir miyim zamanla? Akademik kariyer mi kassam, ufak bir isletmede kafam rahat ve mutlu mu olsam? Gercek hayatta isler nasil yuruyor?

 
kardeş bu plaza işinde ayağını kaydırmaya çalışan kaypak içten pazarlıkçı yalaka insanlarla çok karşılaşırsın. misal ben arkas'ta çalışırken. lavabo'ya gideyim dedim. aynı departmandan sevdiğim bir abi de tam içeri girdiğimde elini yıkıyordu. benim pek hazetmediğim sonradan görme öküz bir herif vardı onunla ilgili abuk subuk ağzımı yoklar gibi sorular sordu. yok işte o sana böyle davranıyor ne düşünüyorsun şöyle şöyle yapıyor o böyle biri diğmi bende yorum yapmak istemediğimi bildirdim. meğer adam içerdeki kabinde sıçıyormuş. adam kabinin içinden seslendi. çocuğun üztüne ne gidiyon diye. o an adam hakkında kötü bir şey desem olay olacaktı. böyle orospu çocukları var işte.


  • patlak fermuar  (14.07.11 22:47:41) 
ikinci paragraftakilere 'evet' denir, bunlara evet denmesine ragmen orda kalinmasinin sebebi de baska yerde bulunacak isin de ayni bokun lacieverdi olacaginin bilinmesidir panpa.


  • nawres  (14.07.11 22:49:45) 
sagolun cevaplar icin daha da gelirse memnun olurum. evet ben de bilg. muhendisiyim, fena da degilim alanimda, bildigim dillerin bir ise yaramasini istiyorum mesela. ama bu plaza ortaminda bazen bazi seylere "bu iyiymis" demeye calissam da biraz daha dusununce cidden midem bulaniyor. milletin e hayali bu. anlamadim gitti. "biraz daha az kazanayim ama kafam rahat olsun, is bir angarya olmasin benim icin" diyemem mi?


  • samfisher  (14.07.11 22:56:49) 
Sakalıma, kılıma tüyüme bile milimetresine kadar karışan hayatı sikeyim, bu kadar diyorum. Çalışmıyorum, büyük konuşmayayım ama çalışmam da.


  • roket adam  (14.07.11 23:00:44) 
is hayati her yerde ayni is hayati: maslak'taki yapay plazada da ayni, new york'takinde de, muhendislik yaptigin fabrikada da, hatta kendisini cok daha rahat ortamlar olarak gosteren google/apple'da da. o yuzden onemli olan kariyerini gelistirecek, azicik da olsa zevk aldigin bir yerde calismak. plazalarin abartildigi kadar kotu olmadigina inaniyorum - gectigimiz 3 yaz boyunca maslak/levent plazalarinda staj yaptim - ama tabii ki ideal ortamlar degil.


  • norwegian wood  (14.07.11 23:02:45) 
plaza insanıyım ama 8-5 değil, 18.30 da çıkıyorum ve tamamen bitmiş bir halde. iş insanı boğmaz mı elbette boğuyor, 10 yıldır aynı şirkette çalışmama rağmen düşündüğün gibi bi elinde kahve bi o masadan bi bu masaya sohbet hali, isteyince çalışıp istemeyince dışarı çıkmak söz konusu değil, inanılmaz bi patron baskısı var en azından bizde öyle, yemekler iş yerinde yenip hemen ardından masalara geçilir, sigara molası filan yok sabah girer akşam çıkarız, en kötüsü de açık havayı görememek yani cam açamamak suni hava solumak. işimi herşeye rağmen seviyorum ama tabi işten ayrılıp iş arama lüksümün olmaması da göz ardı edilemeyecek bi unsur. nasıl dolmuşsam birden anlatasım geldi herşeyi :)


  • hypathia  (14.07.11 23:04:53) 
abi oyle yapmislar ki her sey isyerinde ya, bir yatacak yer yok (ki belki o da vardir), banka isini de buradan halletsin-sacini da burada kestirsin-doktoruna da burada gitsin-alisverisini de burada yapsin-cikista burada kalsin spor salonunda spor yapsin... bunlari sana sunulan imkanlar olarak gosteriyor ve bunlarla ovunuyorlar ama aslinda bunlar tamamen hayatini sirkete endekslemen icin. korkutucu yani.


  • samfisher  (14.07.11 23:05:20) 
kariyer hırs hedef fln olmadığı için plaza dünyasıyla mezun olduktan 5 sene sonra tanıştım. kıro kıro tiplerle çalışmaktan da bıkmış plazadakiler daha medeni olur ilüzyonuna kapılmıştım ki hiç öyle değilmiş. bunlar da mevkiili paralı kırolar işte. sıfır samimiyet. ikisi de bildiğin türk olmasına rahmen ingilizce kavga edenler, ofiste çekirdek çıtlayan,çok hijyenik olduğu için bokunu fırçayla temizlemek istemeyenler (fırçaya dokunacak ya) asansörden inmeni beklemeden kapıya saldıranlar, çokyaşa-günaydın-geçmiş olsun demekten aciz olanlar, lalekartı olup serdarortaçla kopup sonra ofise gelip klasik müzik açanlar, film müzik muhabbeti bilmeyenler, dizi izlemiyorum deyip 3saat telefonda boş boş konuşanlar, 3.sn önce öğrendiği yönetmen ismini 40yıldır biliyomuş gibi satmaya çalışanlar, birbiriyle sabah ağız dalaşına girip öğlen yemeğe çıkanlar...hayır mutlu değilim. az kazanıyorum. ama işte bi yaşa gelince salak salak takılmayı bırakmak gerektiğine karar verdim. en azından kendi işimi kurana kadar.tek çözüm kendi işin.en azından beğendiğin insanlarla çalışırsın.çünkü sektör mekan değişse de ortalık mal sürüsüyle dolu.


  • jimicik  (14.07.11 23:25:03) 
benim gordugum aslinda su: oradaki insanlarin hepsi kotu degil, cogu iyi bile diyebilirim. bildigin panpalar, teyzeler, amcalar da var. elbette o dediginiz hayvanlar da var ama cogu zaten boyle bir hayat istiyormus, girmis calisiyor bir sekilde devam ediyorlar. sorun oradaki o sistem, yari ingilizce yari turkce ayagi, segmentlere falan ayrilmis mottolar bulmus sekilci zihniyet. ne yaptigin degil disaridan neyi nasil yapiyor gorundugunun de cok onemli olmasi. bilemiyorum sikintili cok.


  • samfisher  (14.07.11 23:30:06) 
eski plaza insanı olarak:

plazalarda altı yılım geçti. plaza olmayan üretim ve büyyük hacimlerde ihracat yapan firmayı da, serbest meslek erbabının ofisini de, minik bir limited şirketi de görme şansım oldu bilahare. mukayese zor, aslında mesele tek başına mekan diyil, ama önemsiz de diyil, mekan ilişkileri de halet-i ruhiyeyi de etkiliyor elbet. mesele esasen, ilkokul mezunu inşaat ustası babamın bana daha onsekizimdeyken söylediği şey herhalde (mealen): "ne özgürlüğünden bahsediyosun? sekiz saatini patrona satmaya başladığın zaman nasıl özgür olacaksın ki!" o yaşımda 'beğenmediğim' babamın formel işlerden kaçıp (evet 65 sene önce ilkokul mezunu da formel işlere girebilirdi) yorucu ve mevsimlik, iyi kazandırabilen, hiç kazandırmayabilen bir işi seçmesinin ardındaki gerçeği yıllaar sonra anlayabildim.

netçe itibariyle, mezun olup işsiz gezmek gibi bir ölümün yanında, plazada da olsa bir iş güç sahibi olmak gibi bir sıtmaya razı olunabiliyor. kimisi kısa sürede kaçıyor, kimisi (mesela ben ve benim gibiler) bir süre sonra kaçıyor, ama bazıları da kazık çakıyor.

lafım uzun, yazım kısa...
  • tedirginlik hucresi  (14.07.11 23:55:22 ~ 23:59:04) 
bu ne amk ya, herkes sahte bi sen gerceksın di mi. ne kadar sizofren bi yaklasım. hem sanane arkadasım aynı yerde calısıyoruz dıye herseyımı nıye sana acayım. nıye kahrını ben ceeyım git baskasına agla. 8-5 işini yap sonra naparsan yap. kostek olma da. ne kadar aglak ve de sacma bi gayeler ıcındesınız.


  • bryan fury  (15.07.11 00:01:39) 
@bryan fury

burada insan gibi cevap veren herkes mal bir sen akillisin degil mi?
bir konuda insanlara danisiyorum sana da soracak degilim, sen de kimseye acma kendini aman bir goren olur.
aglamiyorum cunku tercih sansim var, sana niye koydu bu kadar onu anlamadim.
  • samfisher  (15.07.11 00:06:11) 
kısmen bir plaza insanı olarak diyebilirim ki ne ekersen onu biçersin. biraz dikkatli olman her şeyi çözer. öyle herkes de senin kuyunu kazmak istemez. o tipler bellidir zaten, hemen kendisini belli eder. işini adam gibi yaptığın sürece kimse karışmaz.


  • teritori  (15.07.11 00:15:34) 
ha bir de bu "8*5 çalışmak bana göre deyil yeaaa :/" diyen tipler var. amına koyim sanki kendi işin olsa, ya da bi şantiyede olsan farklı olacak.
gir şantiyeye, gecenin bi körü beton dök.
kur kendi işini akşam 10a kadar tükkanda dur.
ol bir freelancer saçma sapan çalışma saatlerin olsun.

sonuçta hepsi aynı bok işte.
  • teritori  (15.07.11 00:17:38) 
hayir 8-5 icin demiyorum, calisilir sorun degil. onu rutini betimleme acisindan seyettim. yoksa 8-5 iyi bir aralik cok daha fazlacalisanlar var.


  • samfisher  (15.07.11 00:21:33) 
Stajyerim şu an, staj yaptığım yer de bayaa büyük bi alman firması, ama 8-5 diye bir olay yok. Gayet 10'da gidiyor isteyen yani, iş saatlerini doldur yeter, onu bile doldurmuyoruz sıkça. İşini iyi yaptığın sürece istersen tatil al yani.

Türkiye'de böyle durum, hele ki mühendisleri bile tek tip olmaya zorluyorlar ki, tek tip giyim insanın yaratıcılığını tamamen öldürüyor. Bir yerden sonra hesap makinasına dönüşüyorsunuz.

Plazalarda, özellikle bu büyük şirketlerde staj yapanlar fark etmiştir, sık sık oradaki yıllanmış çalışanların düşünemediği şeyleri oradaki 3 günlük stajyer şıp diye söyler. Çünkü onlar körelmiştir büyük ihtimalle, çok yönlü bakamazlar olaya. Sistem o kadar zorlamış ki tek tipliğe, çok sesliliğe alışkın değillerdir.
  • roket adam  (15.07.11 00:32:04) 
6 senedir plaza olmasa da cok benzer bir ortamda calisiyorum. Ne dusunursen bos, isin ozeti "para lazim". Hatta buyuk sirketlerde calismanin piyasaya gore baska avantajlari da var, cogu ozel saglik sigortasi yapiyor, ikircikir islerle ugrasmiyorsun, servis, ilac vb her turlu hizmet ayagina getiriliyor, maas gunleri asla sasmiyor vb.

biraz hayattan ne beklediginle alakali. her seyim duzenli olsun, kredi alayim insaniysan bu tip sirketler hayatina duzen getiriyor.

ha elbette her isin sikayet edilecek yani var, ancak sen icerideyken disarida sirketin bir parcasi olabilmek icin gorusmeye gelen onlarca adayi gorunce, issizligin ne durumda oldugunu anliyorsun.

insan iliskileri vb bos konular, is yerinden arkadas cikmaz. herkese gulumseyip iyi gecinecek ama hicbirseyini anlatmayacaksin.
  • qwertyuo  (15.07.11 10:21:07) 
cevaplar icin tesekkurler.


  • samfisher  (15.07.11 20:58:34) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.