Kızılderililer sayı sayarken "Bir, iki, üç, çok" diye sayı sayarlarmış. Üçten büyük olanı hayal etmesi zor olarak görürlermiş. Dört ile bin arasındaki farkı anlayamazlarmış. Ben de bir milyon lira ile bir milyar lira arasındaki farkı anlayamıyorum, hissedemiyorum örneğin. O yüzden sonsuz da çok canlandırabildiğim, algılayabildiğim bir rakam değil ama umutsuzluğu ve gevşeyip rahatlamayı aynı anda anlıyorum sonsuzdan. Bana "999999999999999 saniye üstünde uğraşırsan başaracaksın" dediklerinde uğraşırım ya da aynı sayıda gün yaşayacaksam yine bir sonu var. O kadar saniye uğraşırsam olacağını bileceğim ama "Sonsuzda olacak" derlerse o büyük umutsuzluk. Ya da o kadar gün yaşayacaksam yine sonlu, bir gün hayatın son günü olacak ama sonsuz olursa oooh, istediğim gibi yaşarım. Nasıl olsa ömrün son günü diye bir şey yok.
0