Giriş
(11)

Aşırı bunaldım, içimi dökmek istiyorum.

subarumavisi
Merhabalar,Hayatımın en bunaltıcı zamanlarını yaşıyorum. Yazarak bir nebze olsun içimi dökmek istiyorum.28 yaşında bir er kişisiyim. Ailemle yaşıyorum. Babama ocak ayının hemen başında 4. evre akciğer kanseri teşhisi kondu. 4-5 aydır hastane koridorlarında koşturuyorum. Babam şu an evde yatalak duru
Merhabalar,

Hayatımın en bunaltıcı zamanlarını yaşıyorum. Yazarak bir nebze olsun içimi dökmek istiyorum.

28 yaşında bir er kişisiyim. Ailemle yaşıyorum. Babama ocak ayının hemen başında 4. evre akciğer kanseri teşhisi kondu. 4-5 aydır hastane koridorlarında koşturuyorum. Babam şu an evde yatalak durumda. Durumu gittikçe kötüleşiyor. Ağrı kesici bantlar bir nebze kesebiliyor ağrılarını. Her şeye rağmen elimden geleni yapıyorum, özellikle moralini yüksek tutmaya çalışıyorum. Annem maalesef eğitimsiz ve patavatsız bir kadın. Babamın yanında bazen söylememesi, konuşmaması gereken şekilde konuşuyor. Defalarca uyarmama rağmen tutamıyor ağzını. Bu sefer ben de sinirlenip biraz sert uyarıyorum, böyle yapınca da trip atıp yanımıza gelmiyor, bu da babamı üzüyor. Diğer yandan babaannem var. 5 yıl önce amcamı kaybettiği için babamın üzerine ekstra düşüyor. Kendisi 80 yaşında neredeyse, bir de onun ağlama krizleriyle mücadele edip, babam hakkında günlük raporlama yapıyorum.

Hastane beni acayip yoruyor. Oradan oraya koşturmak, sekreterlerin kaprisini çekmek, sürekli sıra beklemek, sonra yine sıra beklemek... Ama en beteri de pederin doktorlara yalvarışlarına şahit olmak, acayip zor geliyor. Eve geldiğimde üzerimden tır geçmiş gibi oluyorum.

Yıllık izinlerimi gelecek yaz için biriktiriyordum. Pederin durumundan dolayı hepsini kullandım. Daha sonra sürekli izin almam gerektiği için evden çalışma konusunda ricada bulundum patrona, o da maaşı yarıya düşürmek şartıyla kabul etti. Yaklaşık 1 aydır evden devam ediyorum. Tabii elime geçen para asgari ücretten bile az oluyor böyle durumda. Babamın durumunu bir kenara bırakarak yeni işlere bakıyorum, ilk görüşme oluyor, ikincisi oluyor ama devamı gelmiyor. Bu da ayrı canımı sıkıyor. Yaratıcılık gerektiren bir mesleğim var, gittikçe köreldiğimi düşünüyorum. Bir yandan yaşımın ilerlediğini de göz önünde bulundurursak, mesleki hayatımın geleceği de koca bir soru işareti.

Kız kardeşim üniversiteye hazırlanıyor, daha doğrusu hazırlanmaya çalışıyor. Bu süreç onu da mental olarak yıprattı. Bir taraftan onun geleceğini düşünüyorum. Teşhis konulduğundan beri pek verimli çalışamadı, muhtemelen istediği ve beklediği yer gelmeyecek.

Ben ne yazık ki çocukluğumdan beri her şeyi kendi başına yapan, hep anne ve baba arasında kalan, onların yarattığı sıkıntılarla büyüyen, küçük yaştan beri görevi ailesine ebeveynlik yapmak olan bir çocukluk geçirdim. Bunun neticesinde, her ne kadar şu an aşmış olsam da ciddi özgüven problemleri yaşadım. Gençlik dönemimde ailemle, özellikle de babamla aram pek iyi olmadı. Anne ve baba desteğini maddi & manevi olarak (imkanları olmasına rağmen) ne yazık ki göremedim. Şimdi bu süreçte babam bunun idrakına varmış olacak ki, sürekli bu açığı kapatmaya yönelik söylemlerde bulunuyor. Mesela kredi borcum vs. var, onları kapatmayı teklif ediyor. Manevi olarak sürekli destekleyici şeyler söylemeye çalışıyor. Arkada baba desteğini hissetmek çok güzel bir duyguymuş, bunu ilk defa tadıyorum fakat bunu bu durumdayken deneyimlemek de beni mahvediyor.

Süreç daha nasıl ilerleyecek, nereye kadar gidecek bilmiyorum ama bir hayli bunalmış durumdayım. Arabaya atlayıp kendimi iyi hissettiğim yerlere gitmek bir nebze iyi geliyordu. Bugün deprem olayını yaşayınca onu da yapamadım. :) İçimi dökmüş oldum biraz, okuduğunuz için teşekkür ederim.
0
subarumavisi
(24.04.25)
Hepsini okudum.

Babanıza, yaşadıklarınıza üzüldüm.

Hiç böyle bir şey yaşamadığım için tavsiye vermem uygun düşmez. En azından okuduğumu belirtmiş olayım, bir ileti göndereyim dedim.
0
hayirsiz
(24.04.25)
yaşın daha genç hayat yeni başlıyor,
hayat böyle,inişler,cıkışlar,
elinden geleni yapiyorsun,
gücünün yetmedigi işlere üzülmenin,hayiflanmanin anlami yok,
basina gelenlerden ders alip kendi sagligina bakacaksin.
0
designer
(24.04.25)
Geçmişler olsun.

Babanı konuştur, geçmişini, acılarını, üzüntülerini anlatsın sana. Çocukluğunu anne babasını anlatsın. Akciğer hastalıkları derin üzüntü keder kaynaklı olurmuş, çevremde var çokça, gözlemliyorum ve evet gerçekten böyleler.

Babanın sana olan maddî desteğini geri çevirme, moral bulsun. Sen de maddî olarak ferahlarsın, kız kardeşinin sorumluluğu da üstünde zaten, maddiyat önemli, baban bırak kendini affettirsin sana. Babanın verdiğini al.

Anneni takma boşver, babaanneni de takma, böyle şeylere "mukadderat" derler, yaşanacak olan yaşanır, onlar da yaşayacaklar işte. Onlara üzülme. Senin yeterince üzüntün var, onların manevi yükünü taşıma sırtında. Onlar kendileri taşısınlar. Burası dünya, başa gelen çekilecek. Çekiliyor.

Deprem kötü oldu... çok çok geçmiş olsun. Ne diyeceğimi bilemiyorum, çok zorlanıyorum, her şey bir araya gelmiş, üzülme demekle olacak iş değil ama üzülme abicim. Üzülme. Şimdi çok üzülürsen ilerisi için üzülecek yerin, taşıyacak kolun bacağın kalmaz. Biraz kabul halinde ol derim. Allah inancın varsa güven Allah'a, biraz O'na pasla, kendinde tutma üzüntüyü. Söylemek çok kolay ama inan başka ne diyebileceğimi bilemiyorum... Ben de çok etkilendim bu okuduklarımdan...

Sevgiler, selamlar, kalpten güzel dilekler yolluyorum. Umarım sana manen destek ve güç olur.
0
muhayyer divan
(24.04.25)
Gecmis olsun, babana sifa diliyorum. Zaman herseyin ilaci, biraz zamana birakmak lazim. Superman de degiliz, herseye yetemeyiz. Elinden geleni yaptigina eminim, kendine cok yuklenme, gecmisi dusunmemeye calis.
0
deckard
(24.04.25)
Hocam geçmiş olsun. Çok zor durum. Hastane işlerini yaşamayan bilemez. Bir kaç gün dinlen. Yavaş yavaş hastane git gellerini annene aktar. Sınavdan sonra da kardeşine. Çok acı ama hayatın gerçeği bu. Hastanelerde ne hikayeler var. Babanın parası varsa ve ihtiyacınız yoksa eve yardımcı bulmaya çalışın.

Hastalık işi zordur. Hastaya da hastayla bire bir ilgilenene de. Herkes ah vah eder kimse mantıklı davranmaz. Deyim yerindeyse yaralı parmağa işeyen çıkmaz. Sen ömründen verirsin en sonunda, sen düştüğünden kimse yanında olmaz.

Hastanelerde yırtık olacaksın. Maalesef düzen böyle. Aslında yaşlılar bu işi daha iyi yapıyor. Annenin o açıdan yardımı olur. Sen sekretere merhaba dersin yüzüne bakmaz, dayının biri het hüt yapar ona buyur amca der. Babanın yeğeni, arkadaşı, kuzeni, komşu vs. falan varsa onlardan da açık açık yardım iste. Ayıp değil. Bazı insanlar gerçekten bu hastane işlerinde usta. Gelir iş çözer. Hepinize moral olur.

İşini tekrar düzene koy. Önce mevcut işini düzeltmek için bir plan yap. x ay sonra işe gitmeye döneceğim de. Evden çalıştığın sürede de iş ara. Senin önceliğin işini yoluna koymak olmalı.

Yazdıklarım zalimce gelebilir ama herkes kendini düşünmek zorunda. Hiç sevmem bu lafı ama daha kötüsü de olabilirdi. Sen de olmayabilirdin. O yüzden imkanlarınızı kullanın.
0
nickini vermek istemeyen uye
(24.04.25)
Çok geçmiş olsun, bence bunaldığın zamam hep bu zamanların geçici olduğunu düşün. İlla ki tedavi sonuçlanacak her şey normale dönecektir. Daha yaşın küçük, çok fırsatlar bulursun korkma. Fırsat buldukça doğaya gitmek çicek böceklerin arssnda stres atmak iyi gelecektir. Ben de geçen hafta aşırı stresliydim, hafta sonu kent ormanına gittik 3-4 saat dolaştım kendime geldim. Bunu tavsiye ederim.
0
turuncu tonlarda
(24.04.25)
babanın maddi imkanı varsa bu imkandan faydalan bence. kabul etmemezlik yapma. en azından seni sıkıntıya sürükleyen sebeplerden birini halletmiş olursun.

annenin sözleri mi yoksa senin annenle tartışıp onun trip atması mı babanı daha çok üzüyor bi tart, duruma göre davran. belki baban o sözlere senin jadar takılmıyodur.annenle karşı karşıya gelmeyip özelde babanla ya baba annem de böyle işte diye dertleşebilirsin. belki daha faydalı olur. annenle de yine bi lafı üstüne tartışmak yerine daha sakin bi zamanda karşına alıp konuşabilirsin.

geçmiş olsun. umarım şifasını bulur yakında.
0
elorelia
(24.04.25)
Okurken ben de bunaldım çok geçmiş olsun gerçekten zor bir günlük yaşam. Bu şekilde kim bunalmaz hocam.

Kendine fırsat yaratmaya çalış, gerekirse kardeşin baksın birkaç saat sen git kafanı dağıtacak doğa/arkadaş/kitap artık ne iyi geliyorsa onunla vakit geçir.

Baban umarım en kısa zamanda sağlığına kavuşur.
0
chicha_v2
(24.04.25)
Hocam öncelikle çok çok geçmiş olsun. Senin ruh sağlığın baban, kardeşin ve kendin için çok önemli. Canın sıkıldıkça yaz buraya, millet ne der diye düşünme, olumsuz bi' şey diyen çıkarsa da onun kendi ilkelliği, cahilliği. Etrafında var mı bilmiyorum ama iyi arkadaşın fln varsa müsait olanlardan arada yardım istenebilir. Annenle başa çıkmak lazım, babanla her muhtemel diyalogu öncesi uyar. Kardeşinin sınavı önemli tabi ama bi' sene kaybetse de bu çok çok önemli bi' şey değil, bunu unutma, ona da söyle. Kardeşinden de yardım isteyebilirsin bence, onun da babası sonuçta. Sen tüm sorunları kendin çözmek zorundaymışsın gibi hissediyorsun gibi geldi bana ama destek alınır yani bu yanlış bi' şey değil. Baba vermek istiyorsa maddi desteğe hayır deme. Babanla mümkün olduğunca iletişim + 1, onun mutlu olduğunu görmek seni de mutlu eder.
Şu yazdıklarından bile ne kadar hayırlı bi' evlat olduğun belli oluyor, Allah senden gani gani razı olsun.
0
kumandanim
(24.04.25)
babanıza şifalar diliyorum.

babamı beyin kanamasından dolayı ailemle beraber 9 sene baktım. 20'li yaşlarımın başıydı. 30'lu yaşıma kadar hayatımı hep planlı yaşadım. kendime çok zaman ayırmadım.

babam son 3 senesi yatalak olarak geçti. hastanelerde, acillerde uykusuz gecelerimi çok iyi hatırlıyorum ve seni de anlıyorum. yaşamayan anlayamaz.

bir dönemden geçiyorsun. böyle görmen gerekiyor. babanın rahatını yüksek tutmalısın. aileni de bir tutmalısın. annenle fazla atışma, bu babanı da üzer. annenle özel konuşmaya çalış. kardeşine de destek çıkıyorsun görünüyor.

biraz gerçekci olacağım. bu dönem eninde sonunda geçecek. o zamana kadar babana karşı tüm görevlerini yerine getirmek zorundasın, sonrasında pişman hissetmemek için. yazdıklarına göre gerçekten hayırlı bir evlatsın.

tavsiye: arada zaman bulabilirsen arkadaşlarınla buluş. tek başına arabaya atlayıp bir yerlere gitme. arkadaşlarınla görüş. psikolog veya psikiyatrye görünürsen iyi olabilir.
0
false pretension
(24.04.25)
Babanıza Allah’tan acil şifa diliyorum. Dilerim hastalığına dair her şey yoluna girer ve tedavisi olumlu yönde aşama kaydeder.

Hastalık zor ama kanser çok daha zor bir durum. Evet hasta için ayrı zor ama herkes için çok zor. Annenin ve babannenin davranışlarını olabildiğince bir şok etkisi gibi düşün. Yaşları her ne kadar büyük olsa da birinin eşi diğerinin ise oğlu şuan ciddi bir hastalığın etkisinde. Herkes sırf yaşı büyük diye sağlıklı ve makul davranamayabilir. Doğrusu kimse bunu yaşamadan da net olarak bilemez. Duygusal değişimler olması kaçınılmaz. Elbette hepimiz insanız ama sonrasında pişman olma potansiyeli yüksek davranışlardan kaçınmak aile saadeti için elzem bir nokta bu süreçte. Onları da bu süreçteki davranışlarından dolayı yargılamamak ve babanın olmadığı bir noktada diyalog ile ilerlemek bence makul bir yol olabilir nacizane.

Yaşınız hiçbir şey için geç değil. Yaşadıklarınız size tam tersi düşündürebilir bu çok normal ama inanın daha yolun başı. İş-okul her zaman olabilecek bir düzen insan ömründe. Pek çok arkadaşım 29-30 yaşında çalışmaya başladı benim.
Bu yaşlarda yeniden üniversiteye başlayanlar da oldu aynı şekilde.
Bunlar şuan için maalesef tali konular.

Bu süreçteki özveriniz mutlaka zaman zaman sizi yorgun ve bitkin hissettirebilir. Arada arkadaşlarınızla görüşerek, yürüyüşe çıkarak vs mevcut düzenden fiş çekilmek kaldığınız yerden devam edebilmek için gücünüzü toplamaya iyi gelecektir. Yüzyüze olmasa dahi online terapi seçeneklerini düşünebilirsiniz. En kötü seçenekte çok zorda kaldığınızda buraya yazabilir ve içinizi dökebilirsiniz bu dahi iyi gelebilir.

Bütün yükü omuzlarınızda hissetmeyin ve hissettirmeyin de. Bu babanızı daha da üzebilir. Moral çok önemli. Maddi yönden çok büyük bir sıkıntınız olmadığını anlıyorum. Bu güzel bir şans. Babanızın borçlarınızı ödemesine veya bir kısmına yardım etmesine izin verin. Yardık etmek/edebiliyor olmak ona mutlaka iyi gelecektir. Çünkü hastalığın acının hissettirdiklerine ek olarak yetememek de başlı başına bir acı kaynağı olabilir kendisi için. Lütfen bunu gözardı etmeyin.

Tekrar şifa diliyorum. Güzel günler sizinle ve ailenizle birlikte olsun.

Bunları yalnızca siz yaşamıyorsunuz. Asla yalnız değilsiniz. Bunu sizi iyi hissettirmek için söylemiyorum.
0
ezkaza
(24.04.25)
(16)

Araba aldım ama sanırım pişmanım.

subarumavisi
Selamlar arkadaşlar,Uzun zamandır araba almak istiyordum. Arabalara ilgim de yüksektir. Bunun yanında işe giderken toplu taşımada vs. biraz sıkıntı çektiğim için istiyordum.Perşembe günü bir araç gördüm. Aynı günün akşamı aracı görmeye gittim. Cuma günü, yani dün de aracın satışını aldım. Araç içime
Selamlar arkadaşlar,

Uzun zamandır araba almak istiyordum. Arabalara ilgim de yüksektir. Bunun yanında işe giderken toplu taşımada vs. biraz sıkıntı çektiğim için istiyordum.

Perşembe günü bir araç gördüm. Aynı günün akşamı aracı görmeye gittim. Cuma günü, yani dün de aracın satışını aldım. Araç içime sindi. Düşük km, performansı güzel, 10 yıllık sahibinden aldım. Eksperi falan da tamam, bariz bir sıkıntı yok. İlk aracım oldu bu.

Ama dünden beri içimde bir sıkıntı var, anlam veremediğim bir sıkıntı var. Tabiri caizse öküz oturması gibi bir şey. Arabayı alırken 12 ay vadeli kredi çektim. Üzerini de kenarda duran 2bin dolarımı ve bir miktar gram altınımı bozdurarak tamamladım. Yani birikimimin bir bölümünden feragat etmek durumunda kaldım. Bu mu etkiledi beni bilmiyorum ama mutlu olmam gerekirken sanki yanlış bir şey yapmış gibi hissediyorum. Aracı alırken kimseden maddi destek de almadım.

Son 5-6 ayda yatırıma merak salmıştım. Maaş yatınca mümkün mertebe altına ya da fonlara vs. yatırıyordum. Şimdi sürekli arabaya harcadığım parayla yapabileceğim yatırımlar aklıma geliyor sürekli. Biliyorum bu düşünce saçma, saçma olmasa bile aracı almadan önce düşünmem gerekirdi. Ama düşünmeden de edemiyorum maalesef.

Sanırım asla mutlu olamayacak insanlar kategorisindeyim. Daha geçen haftaya kadar neden arabam yok diye hayıflanırken, şimdi de aldığım için pişmanmışım gibi hissediyorum. Perşembe gününe dönsek muhtemelen almaktan vazgeçerdim herhalde.

İçimi dökmek istedim, okuduğunuz için teşekkürler
0
subarumavisi
(02.11.24)
Hayırlı olsun diyelim yine de.
Araç almak için uygun zaman deniyor şu an. Siz bilirsiniz ama binmeyin bekleyin bahara doğru satın.

Sürekli böyle bir şey alma durumlarında kararsızlık halinde olan biri değilseniz, sanırım para biriktirirken bir anda 12 ay vadeli borca girmek rahatsız etmiş olmalı.
0
diyecevaplandı
(02.11.24)
Biriktir biriktir nereye kadar? Bir yerde sizi rahat ettiren bir lukse donusmesi lazim bu yatirimlarin.

Arabayi istediginiz zaman satip, yatiriminizi yerine koyabilirsiniz. Bunu dusunup rahatlayin bence.

Arabaya harcadiginiz benzin, mtv, bakim giderlerini de ulasim harcamaniz gibi dusunun.
0
brkylmz
(02.11.24)
Normal. Biraz hızlı olmuş. " Impuls buy" a yakınsamış. Kararı sindirememişsiniz. hata mı yaptım korkusu bünyeyi sarar doğaldır. Biraz da imposter syndrome tarzı haketmeme baş gösterir. Bu biraz kendini sevmeyle alakalı. Kazanıyorum işte ulan bineceğim tabii ki diyemez bazen insan hemen. Doğru mu yanlış mı bunu zaman gösterir. Belki de hayatınızın en doğru ticari kararını almışsınızdır. Her gün bindiğiniz toplu taşıma aracı yarın kül olur herkes ölür vs. yani.

Ancak tabii ben kategorik olarak üzerinden gelir elde edilmeyecek ve zamanla değerini yitirecek bir şeyin krediyle alınmasına karşıyım. Bu tatil de beyaz eşya da araba da olsa düğün de olsa vs. Dolayısıyla bu his güzel, acı bilginin vücuda hızla nüfus etmesidir. Bu bilgi önemli bir bilgi, iler ki yaşamınızda kullanın bir karar vermeden önce o kararı sindirin. eğer ticari bir işletmeyi yönetmiyorsanız, Krediyle de araba almayın.
0
wallcan
(02.11.24)
Yüksek miktarda yapılan her harcama böyle hissettiriyor başlarda. Bazilarinda bu biraz daha yüksek olabiliyor. Geliriniz düşmüş gibi hissettirir borçlanması, peşin almış olsaniz bile. Geçecek. Hayırlı olsun...
0
aslagülümseyenbirkediyegüvenme
(02.11.24)
Arabanız hayırlı olsun. Bugün yürüyüş yaparken benzer bir düşünce geçti aklımdan. Eğer daha düşük bir bütçeye sizi idare edebilecek bir araba almak yerine maddi olarak sizi zorlayacak bir duruma sokacak lüksü aldıysanız evet, sıkıntılı hissetmeniz normal. Ama artık araba o kadar önemli ki, barınmaya yapılan ödeme gibi, elektrik/su faturası gibi normal bir gider olarak düşünüyorum. Bunun acil durumu var, bir yerlere giderken rezil olmadan, saat düşünmeden, başkalarına muhtaç kalmadan yaşaması var. Çok da iyi yapmışsınız. Zaten size rahatsızlık veren şey yatırım, birikim kafasında olmanız, ki bu harika. Cihat Çiçek'i takip ediyorsunuz gibi hissettim, o da 2019 model lüks olmayan bir araca biniyor. Bunlar şart. Artık yarım ekmek içi çeyrek ekmek zamanı. Birikime devam. Tebrikler, iyi günler.
0
dejame
(02.11.24)
buyer's remorse deniyor buna literaturde. sizin icin onemli ve buyuuk her harcama icin bunu hissedersiniz.
0
antikadimag
(02.11.24)
erkeğin arabası olmalı hacı.
şart.
şapşart.

ne otobüs otobüs nereye kadar yaw
0
OgutucuRecep
(02.11.24)
hayırlısı olsun. 4 kez aracımı değiştirdim. her seferinde elimdeki birikimi feda edip borç yaptım. elinizdeki para birden gidip, borçlandığınızda öyle hissediyorsunuz bu normal. misal işten ayrıldım, başıma bir iş geldi kenarda param var diye düşünüyordunuz, şimdi elinizde bir güvence olmadığı gibi borcunuz var. böyle bir denklemde mutsuz olmanız çok normal.

fakat şunu belirtmek istiyorum. araba sahibi olmak lüks değil ihtiyaçtır. misal benim ilk aracımı alma hikayem babamın uzak bir ilde hastaneye kaldırılması ve ben oraya gidene kadar kaybetmemdi. bir arabam olsaydı da son bir kez görebilseydim keşke. allah kimseye böyle bir senaryo yaşatmasın ama bu meretin ihtiyaç olduğunu da kötü zamanlarda anlıyorsunuz. 2-3 ay sonra fikrin değişecek. araba sahibi olmanın kolaylığına alışmış olacaksın.
0
delidir yakalayin
(02.11.24)
ayda yılda bir lazım oluyor yine de hissediyorum eksikliğini. dert etmeyin. her ne kadar ihtiyaç da olsa, aynı zamanda arabanın kendisi bi çeşit yatırım. ileride satarsınız gerçekten rahatsız olursanız ve bu harcadığınız parayı geri koyarsınız.

yani doları bozdurup başka türe yatırım yaptınız gibi düşünün.
0
biseysorcaktim
(02.11.24)
bu hissin nedenlerinden biri de diğer milletlerin çok rahat alabildiğini biz çok uzun sürede çok zor kazanarak alıyor olmamız. diğerleri birkaç ay çalışıyor, biz yıllarca çalışıp alıyoruz.
0
MtKrt
(02.11.24)
hayırlı olsun öncelikle. bu haftasonu güzel bir yerlere git, arabanın tadını çıkar. paracıklar gitti diye üzülmüşsün normaldir, arabanın rahatlığının farkına varınca geçer. herkesin ihtiyacı olan bir nesne araba. ötv mtv zart zurt alıyorlar ifrit oluyorum sanki elmas satın alıyoruz kenara koymaya.
0
titanyum22
(02.11.24)
açıkçası ilk araba için çok yeni bir araba almadı iseniz bence pişman olamanıza gerek yok, türkiye gibi toplu taşımanın zayıf olduğu bir ülkede araba lüks değil ihtiyaç, zamanla iyi ki almışım dersiniz. ayrıca şimdi bakma dolar euro düşük olduğu için böyle ama araba da iyi kötü bir yatırım aracı sayılabilir bizim ülkemizde.
0
gezegen olan pluton
(02.11.24)
bir sürü psikolojik sebebi olabilir ama sanki verdiğin karara karşı biraz özgüven eksikliği. ufak birikiminle kendine düşünce dünyandan güvenli bir ortam oluşturmuştun. şimdi o güvenli ortamda değilsin ve verdiğin karardan dolayı kaygı duyuyorsun.
0
orpheus
(03.11.24)
seni en iyi ben anlarım :d kulübe hoşgeldin

yatırım kaynaklı. eklediğinde gördüğün bir rakam vardı. duruşa geçtiğini biliyorsun, 12 ayı biliyorsun. o yüzden böyle oluyor. hayat devam ediyor ve kazık çakmaya gelmedik. harcamayı bilmediğin parayı ne yapacaksın? daha konforlu bir yaşam için çalışıyoruz.

ben geçen hafta; 6 ay önce aldığım en pahalı aracımı hiç kullanmadığım ve senin gibi düşündüğüm için motosiklet aldım kendime. 200 km yol yaptım hafta sonu. arabam da duruyor. harcamayı bilmek lazım.
0
baldan kaymak
(03.11.24)
Derdini seveyim butonu
0
Zetnikov
(03.11.24)
Aynı hisleri yaşamıştım ilk zaman, sonra “lan ırgat gibi çalışıyorum kim hakedecek ki başka” dedim kendi kendime. İçime sinen bir modeldi ve o hisler bi haftaya yerini “iyi ki almışım” a bıraktı ve eldeki döviz ve altınların neredeyse tamamını harcamıştım bunun için. Çalışılır kazanılır, gerisi teferruat; iyi günlerde kullanın.
0
thesomberlain
(03.11.24)
(1)

Kız kardeşime üniversiteye hazırlık konusunda nasıl yardımcı olabilirim?

subarumavisi
Arkadaşlar selamlar,17 yaşında bir kız kardeşim var. Geçen sene üniversite sınavına girdi fakat bir hayli kötü sıralama yaptı. Sonucun çok kötü olmasından ve yaşı da genç olduğundan dolayı mezuna kaldı. Şu an evden hazırlanıyor.Benden başka maddi/manevi yardım alacağı kimse yok. Anne ve baba hiç ilg
Arkadaşlar selamlar,

17 yaşında bir kız kardeşim var. Geçen sene üniversite sınavına girdi fakat bir hayli kötü sıralama yaptı. Sonucun çok kötü olmasından ve yaşı da genç olduğundan dolayı mezuna kaldı. Şu an evden hazırlanıyor.

Benden başka maddi/manevi yardım alacağı kimse yok. Anne ve baba hiç ilgilenmiyor ve herhangi bir maddi yardımları da yok. Bu sene elimden geldiğince destek olmak, yönlendirmek istiyorum. Bir nebze tecrübelerim dahilinde yönlendirme yapsam da bazı yerlerde tıkanıyorum. Kendisi EA öğrencisi. Matematik konusunda eksiklikleri var. Özel ders mi önerirsiniz yoksa dopinghafıza gibi uygulamalar faydalı olur mu, daha önce kullanan oldu mu?

Bir de girebileceği her deneme sınavına girmesini istiyorum. Özdebir gibi yayınlar TR geneli sınavları oluyormuş, bu sınavlara girmesi için nereye başvuru yapmak gerekiyor. Özdebiri aradım fakat kimseye ulaşamadım.

Çok teşekkürler
0
subarumavisi
(16.09.24)
doping hafıza boş iş.

mümkünse dersaneye gönderebilirsiniz. iyi olur. evden sistemli çalışmayabilir.

dersane olmuyorsa ve konulara hakim değilse konu anlatımlı soru bankalari..

konulara hakimse direkt soru bankası.
evde oturup çözecek.
çözemezse internette birilerine sorabilir. mesela ekşi duyuru.
0
tabudeviren
(16.09.24)
(4)

Her gün Kartal'dan Kocaeli Üniversitesi'ne gidilir mi? (Umuttepe)

subarumavisi
Selamlar,Kız kardeşim için üniversite tercihleri yapıyoruz. Kocaeli Üniversitesi'ni de yazdık ve gelme ihtimali de yüksek. Fakat aklıma takılan bir soru var; her gün Kartal'dan Umuttepe'ye gidilebilir mi? Bildiğim kadarıyla İstanbul'dan servisle gidenler var. Eğer deneyimleyen varsa, artı ve eksiler
Selamlar,

Kız kardeşim için üniversite tercihleri yapıyoruz. Kocaeli Üniversitesi'ni de yazdık ve gelme ihtimali de yüksek. Fakat aklıma takılan bir soru var; her gün Kartal'dan Umuttepe'ye gidilebilir mi? Bildiğim kadarıyla İstanbul'dan servisle gidenler var. Eğer deneyimleyen varsa, artı ve eksileri nelerdir acaba?

Çok teşekkürler.
0
subarumavisi
(03.08.24)
İstanbul içinde okula gidip gelmek için günde 8 tane toplu taşıma kullanıyorum, yaklaşık dört buçuk saat sürüyor günlük.

Tam bir eziyet. Toplu taşımada oturmakta çok zor. Çoğu zaman ayaktayım. Ayakta olmayı geçtim metrobüse binmek ayrı dert, 43r de arka kapıdan sıkaşarak girmek ayrı dert.

Eve gelince o kadar yorgun oluyorum ki sabah derslerine gidemiyorum. İstersem 20 tane alarm kurayım, birileri gelip uyandırsın. Yok olmuyor uyanamıyorum. Göz kapaklarımı açmak bile zorlaşıyor. Öyle yoruyor yol yani. Bu sebeple 11 den önceye ders almıyorum kesinlikle.
0
substituent
(03.08.24)
yazık günah, okulu okuduğundan anlamaz. üniyi yollarda geçirmiştim, keşke kendimi yerlere atıp ev tuttursaydım annemlere diye hala hayıflanırım.
0
titanyum22
(03.08.24)
ben istanbulda yaşıyorum, bir kere gittim oraya. o yol her gün gidip gelinecek bir yol değil asla. bir gün gider, iki gün gider üçüncü gün bıkar. günde 2 ders için o kadar yol git gel asla mantıklı değil. girdiği dersten bir şey anlamaz, sınavları da kötü geçer. o yüzden ya okula yakın ev/yurt ya da istanbulda bir üniversite yapın.
0
candide
(03.08.24)
acayip yorucu olur. iki saat git, iki saat gel. artı, o şehirde kalan arkadaşları akşam çıkıp bir yerlerde sosyalleşirken veya birbirlerine giderken o katılamamış olacak.

kocaeli'de yurtta kalması veya bir ev tutulması veya ev arkadaşı bulması iyi olur.

tabi kira fiyatları malum.
illa git gel yapacaksa alttan ders bırakmamaya dikkat etsin. sonra daha zor olur.
ilk sene her gün ders olmaz genelde.
0
tabudeviren
(03.08.24)
(4)

Ben bu İngilizceyi nasıl ilerleteceğim?

subarumavisi
Arkadaşlar selamlar,2 yıl öncesine kadar İngilizce adını dahi söyleyemeyen, İngilizceden nefret eden bir insandım. Daha sonra yaşadığım bir olay sebebiyle 0'dan İngilizce öğrenmeye başladım. Nitekim tamamen evde çalışarak belirli bir seviyeye de geldim. Şu an çeşitli testlerde B1 çıkmakta, arada sır
Arkadaşlar selamlar,

2 yıl öncesine kadar İngilizce adını dahi söyleyemeyen, İngilizceden nefret eden bir insandım. Daha sonra yaşadığım bir olay sebebiyle 0'dan İngilizce öğrenmeye başladım. Nitekim tamamen evde çalışarak belirli bir seviyeye de geldim. Şu an çeşitli testlerde B1 çıkmakta, arada sırada aldığım online konuşma derslerinde de kendimi bir yere kadar ifade edebiliyorum.

Fakat daha ileriye gitmiyor, gitmediği gibi bildiğim şeyleri de zamanla unutmaya başladım. Açıkçası yorgunluk sebebiyle de evde çalışamıyorum, çalışsam dahi inanılmaz uyukluyorum ve çok verimsiz oluyor.

Sabah 8'de evden çıkıyorum. İş, spor vs. derken en iyi ihtimalle 8'de evde oluyorum. O yorgunluktan sonra çalışmaya pek adapte olamıyorum açıkçası. Sizce kursa vs. gitmeli miyim? Sanırım kendime ev dışında bir çalışma ortamı yaratsam daha verimli olur gibi geliyor. İş sonrası 2 saatimi ayırabilirim.

Tavsiyelerinizi bekliyorum
0
subarumavisi
(06.06.24)
Bence kursa gitmeyin. Ben gittim A2 civarindayken, verilen paraya gore bir faydasini gormedim. Tabii, daha iyi kurslar vardir faydasi olur ama bu devirde cok parasi olan kisiler icin boyle kurslar.

Cambly falan da denemistim, guzel falan ama o kadar da buyuk fayda goremedim. Oxford bookworms serisi var hikaye kitaplari, harika dili var. Cambridge Grammar in use kitabi da eger grameriniz harika degilse faydali oluyor. Gramere cok takilmayin vs diyenler var ama bence bu kitabi bitirmek lazim. Ozetle vakit ayirmak lazim. Ben biraz informal sekilde calistim, biraz daha bilincli calissam daha mi iyi olurdu diye dusunuyorum.

B1 cikiyorsa ingilizce alt yazili dili agir olmayan diziler falan da izlenebilir.
0
mbond
(06.06.24)
Kendi kendinize disipline olamıyorsanız kurs iyi olabilirdi ancak bu saat programıyla o da zor.

B1 de kendinizi aşina olduğumuz konularda ifade edebilmeniz beklenir siz de öylesiniz sanırım. Grammer olarak b2 de biraz daha karmaşık yapılar var anlamak zor değil içselleştirip uygulamak zor o yüzden hedef dille kendinizi çevrelemeniz lazım.
Türkçe yaptığınız ilgi alanınız şeyleri İngilizceye eşdeğeri ile değiştirin. Haber mi istiyorsunuz İngilizcesini izleyin film dizi hakeza (önce İngilizce altyazı zamanla tamamen kaldırın)
İşe giderken yoldaki vakitlerinizi podcast dinleyerek geçirin çok faydasını gördüm.
Shadowing tekniği denilen bir videoyu açıp konuşmayı takip ve taklit etme egzersizleri yapın.
Kitap okuyun.
Konuşma dersi aldığınızda hocadan sizi iyi bir değerlendirmesini isteyin bu açıdan aynı kişiyle üst üste ders yapmak da iyi olur. Eksiklerinizi görmeniz açısından.

Don't give up!
0
anon1m
(06.06.24)
İngilizce alt yazılı dizi izle.
0
numlock
(06.06.24)
Kurs ya da özel öğretmen savsaklama ihtimalimizi engelleyen şeyler, mecbur hissettiğimiz için. Bugüne kadar hiç yapamadıysanız böyle bir itici gücü seçmek iyi fikir olabilir.
0
charbiel
(06.06.24)
(10)

Mahkemede şahit olmak istemiyorum. Bahane bulabilir miyim?

subarumavisi
Arkadaşlar merhaba,Biraz komik bi konu hakkında sizden fikir almam gerekiyor. Patronum bir davayla alakalı beni şahit göstermek istiyor ama ben istemiyorum. Bunu direkt reddetmek de istemiyorum açıkçası. Çünkü direkt reddedersem tavır koyma potansiyeli çok yüksek. Uygun bir bahane bulmam gerekiyor.
Arkadaşlar merhaba,

Biraz komik bi konu hakkında sizden fikir almam gerekiyor. Patronum bir davayla alakalı beni şahit göstermek istiyor ama ben istemiyorum. Bunu direkt reddetmek de istemiyorum açıkçası. Çünkü direkt reddedersem tavır koyma potansiyeli çok yüksek. Uygun bir bahane bulmam gerekiyor. Benimle ilk konuştuğunda: ''hala sonuçlanmayan bir davam olduğunu ve bunun şahit olmama engel olabileceğini, avukatımla konuşup bilgi vereceğimi'' söyledim. Ama böyle bir şey yok tabii ki :) Bu ya da buna benzer bir bahane söyleyebilir miyim?

Bu arada davanın içerğiyle alakalı da çok bilgim yok. Muhtemelen kabul ettikten sonra kendi avukatını çağırıp benim neler söylemem gerektiğini vs. anlatacaklar. Ama ben hiçbir şekilde dahil olmak istemiyorum, ki patronun haklılığından da şüpheliyim. Dava da eski ortağıyla alakalı.

Teşekkürler
0
subarumavisi
(25.02.24)
olmayın tabii ki bilmediğiniz konu ile ilgili şahit mahit.

prensip olarak tam hakim olmadığım bir konuda şahit olamam deyip kestirip atsaydınız keşke en başta.
0
gurur
(25.02.24)
Koyu dindarim, muslumanim falan de, icinde olmadigim seye sahitlik yapamam, oteki dunyada Allah hesap sorar de. Dini hassasiyeti varmis deyip ustelemeyebilir belki ama prensip, vicdan, etik metik falan dersen anlamaz o tipler
0
freedonia
(25.02.24)
Ben bu tür olaylarda çok gerilirim, saçmalarım. davanın iyiliği için bence tekrar düşünün de :D ikna etmeye bile çalışmaz bir kere bunu duyduktan sonra.
0
akhenaten
(25.02.24)
Daha önce şahitlik yaptınız mı veya yapan birine sordunuz mu?
Büyük ihtimalle bilmediğiniz bir şey söylemeniz gerekmeyecek mahkemede.

Belki de mahkemede sadece; mesai şu saatte başlar-biter, yemekhanede yemek çıkar, patronumuz X bey çalışanlara karşı saygılı bir insandır, küfür ettiğine hiç şahit olmadım gibi basit şeyler söylemeniz gerekecek.

Ben de çok deneyimli değilim ama bildiğim kadarıyla şahitlik böyle bir şey.
0
michael_knight
(25.02.24)
Tanıklıktan çekinme nedenleri kanunda belirtilmiştir. Kanunda gösterilen nedenler haricinde tanıklık görevinden çekinmeniz hukuken mümkün değildir.

Patronunuz tanık olmanız yönünde ısrar ediyorsa bildiklerinizi söyleyeceğinizi ancak bilmediğiniz hiçbir şeyi söylemeyeceğinizi ifade edin. Zaten bildiğiniz konularda tanıklık yapacaksanız sorun yok. Patronunuz bilmediğiniz konular hakkında tanıklık yapmanızı isteyecek ise, bu cevabınızın ardından kendisi düşünmeye başlayacaktır.
0
10551037
(25.02.24)
Bu işe girmeyin.
Oldu ki bu sebeple ilgili baskı yapar veya işten çıkarırsa gidip diğer ortağına her şeyi anlat.
Bunları intikam hissi içinde değil de sadece sizin de "bilmenizi istedim" mantığıyla anlatın.

adaletsizlik yapan, adalet beklemesin.
0
diyecevaplandı
(25.02.24)
Bu kadar senaryoya yalana dolana gerek yok şahit olmak istemediğinizi söyleyin bu kadar basit
0
doharkoman
(25.02.24)
Anlaşıldığı kadarıyla yalancı şahitlik yaptırmak istiyorlar size. Böyleyse, dinden, nazardan, kul hakkından, sonra ahı çıkardan... dalın patrona.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(25.02.24)
şahit olunmayan konuda şahit olunmaz ff +1
0
bir soru sorcam
(25.02.24)
Tanıklık yapayım derken yalanci şahitlikten sanık konumuna her an düşebilirsin.
0
dedeminhirkasi
(25.02.24)
(3)

Anadolu Yakası'nda ders çalışılabilecek kütüphane vs. bilen var mı?

subarumavisi
Arkadaşlar selamlar,Başlıkta belirttiğim gibi; İngilizce çalışmak için kütüphane ya da kitap cafe tarzı, sessiz bir yere ihtiyacım var. Anadolu yakasında, mümkünse Maltepe/Kartal civarında varsa bildiğiniz bu tarz bir yer çok iyi olur. İş + spordan sonra evde İngilizce çalışmam çok mümkün olmuyor, o
Arkadaşlar selamlar,

Başlıkta belirttiğim gibi; İngilizce çalışmak için kütüphane ya da kitap cafe tarzı, sessiz bir yere ihtiyacım var. Anadolu yakasında, mümkünse Maltepe/Kartal civarında varsa bildiğiniz bu tarz bir yer çok iyi olur.
İş + spordan sonra evde İngilizce çalışmam çok mümkün olmuyor, olsa bile verimli olmuyor maalesef.

Çok teşekkürler
0
subarumavisi
(08.02.24)
halil inalcik var marmaray cevizliye yakin
0
ala09
(08.02.24)
ek: atalar penguen cafe. evden calisanlar buraya gidiyor
0
ala09
(08.02.24)
Üsküdar uzak olmazsa Nevmekan diye bir kütüphane gördüm güzeldi gayet.
0
skoylu
(08.02.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.