deadstar
yıllardır taşıdığım bir müzik aleti çalamamak rahatsızlığımı üzerinden atmak isteyen bir bireyim ve kendime en yakıştırdığım enstrüman da klavye. şimdi;1- çok zor mudur lan?!2- yeni başlayan bir insan nereden başlamalı?3- nasıl bir klavyeyle başlamalı? (marka model belirtilirse çok mutlu olurum) (gr
yıllardır taşıdığım bir müzik aleti çalamamak rahatsızlığımı üzerinden atmak isteyen bir bireyim ve kendime en yakıştırdığım enstrüman da klavye. şimdi;
1- çok zor mudur lan?!
2- yeni başlayan bir insan nereden başlamalı?
3- nasıl bir klavyeyle başlamalı? (marka model belirtilirse çok mutlu olurum) (grubum olsun iddiam yok. evde takılayım kendi kendime. sevdiceğe sunburn çalayım mozart'ın bir kaç bir şeyini öğreneyim onları çalayım falan)
4- eğitim şart mı? yoksa internet'ten baka baka kıvırabilir miyim? (kıvırırım bence)
5- ayrıca ses sistemi alınıp bağlanmalı mı cihaza? farzet gerekli 5+1'ler olur mu?
6- aklıma gelmeyen bir şey / eklemek istediğiniz bir şey varsa onları da beklerim.
tenks in edvens.
öpüyorum.
1- çok zor mudur lan?!
2- yeni başlayan bir insan nereden başlamalı?
3- nasıl bir klavyeyle başlamalı? (marka model belirtilirse çok mutlu olurum) (grubum olsun iddiam yok. evde takılayım kendi kendime. sevdiceğe sunburn çalayım mozart'ın bir kaç bir şeyini öğreneyim onları çalayım falan)
4- eğitim şart mı? yoksa internet'ten baka baka kıvırabilir miyim? (kıvırırım bence)
5- ayrıca ses sistemi alınıp bağlanmalı mı cihaza? farzet gerekli 5+1'ler olur mu?
6- aklıma gelmeyen bir şey / eklemek istediğiniz bir şey varsa onları da beklerim.
tenks in edvens.
öpüyorum.
0
Yıllardır bir müzik aleti çalamıyorum diye hırs yapıp en teferruatlısını seçmişsiniz. Gidin bir 50 liraya gitar alın mis gibi takılın işte:)
Şaka bir yana ne yapmak istediğinize göre nasıl bir şey bakmanız gerektiği değişecektir. Casio ya da yamahanın ortalamaüstü "org"ları(tuş hassasiyeti olan, programlanabilen vs) işinizi görecektir bir süre ama ne çaldığınız bir şeye benzer ne de kendinizi geliştirebilirsiniz.
1- Ne kadar çalışırsanız o kadar kolaydır. Şöyle bir durum var yalnız. Gitarda nota okumasanız da akor pozisyonlarını ezberleyerek bir şeyler yapabilirsiniz ama tuşlu bir çalgıda nota okuyabilmeniz gereklidir. Bir de eğer bir synthesizer alırsanız aletin menüsünü bir süre kurcalamanız gerekecek.
2- Herhangi bir piyano metodu kitabı ilk etapta işinizi görecektir. Kitabı seçerken içinde popüler şarkılara yer verilip verilmediğine dikkat edin. Sıkılırsınız yoksa. Bir de guitar pro diye bir program var. Bu programı edinin, www.ultimate-guitar.com gibi sitelerden çalmak istediğiniz şarkıların "guitar pro" uzantılı dosyalarını indirin. Bu program sayesinde şarkıların notalarını okuyabilirsiniz. Sadece şarkılar değil piyano egzersizleri de bulabilirsiniz bu şekilde. Belli bir seviyeye gelene kadar bunu yapmayın ama.
3- Dediğim gibi yamaha, casio, roland gibi markaların ortalama üstü orgları (workstation diye geçer) sizi cezbedecektir ama bunlardan uzak durun. Eğer hakikaten bu işi severek yapacaksanız(profesyonel olmasanız da) iyi bir enstrumana sahip olmak hem daha fazla keyif almanızı sağlar, hem gelişiminize yardımcı olur, hem de yapabilecekleriniz sadece hayalgücünüzle sınırlanır. Bakarsınız amatör bir hevesle başlayan maceranız çok farklı bir yöne kayar. Bu yüzden orta düzeyde bir synthesizer almanızı öneririm. 1500-2500$ gibi bir bütçe ayırabilirseniz güzel bir enstrümana sahip olabilirsiniz. Yamaha MM6 ya da MM8'i tavsiye ederim. Bu modellerin mutlaka diğer markalarda da muadilleri vardır ama önceliğiniz yamaha olsun. Bütçe sorun değil derseniz yamahanın motif serilerine bir bakın.
buyrun yamaha mo8'in tanıtım videosu. MM serisinin de bunlara yakın bir performans sergilediğini söyleyebilirim.
www.dailymotion.com
4- Eğitim şart değil ama çok daha hızlı ilerlemenizi sağlar. Ayrıca yanlış alışkanlıklar edinmenizin önüne geçer. Bence temelinizin sağlam olması için bir hoca eşliğinde öğrenmeye başlayın enstrumanınızı. Daha sonra kendi başınıza devam edebilirsiniz.
5- Synthesizer alırsanız ses çıkışı için ayrı bir donanım gerekecektir. Müzik aleti satan dükkanlar size yardımcı olacaktır.
6- İyi klavyecilerin gruplarını ve solo albümlerini dinleyin. Mesela jon lord(deep purple), nick rhodes(duran duran), rick wakeman(yes)...
kolay gelsin.
Şaka bir yana ne yapmak istediğinize göre nasıl bir şey bakmanız gerektiği değişecektir. Casio ya da yamahanın ortalamaüstü "org"ları(tuş hassasiyeti olan, programlanabilen vs) işinizi görecektir bir süre ama ne çaldığınız bir şeye benzer ne de kendinizi geliştirebilirsiniz.
1- Ne kadar çalışırsanız o kadar kolaydır. Şöyle bir durum var yalnız. Gitarda nota okumasanız da akor pozisyonlarını ezberleyerek bir şeyler yapabilirsiniz ama tuşlu bir çalgıda nota okuyabilmeniz gereklidir. Bir de eğer bir synthesizer alırsanız aletin menüsünü bir süre kurcalamanız gerekecek.
2- Herhangi bir piyano metodu kitabı ilk etapta işinizi görecektir. Kitabı seçerken içinde popüler şarkılara yer verilip verilmediğine dikkat edin. Sıkılırsınız yoksa. Bir de guitar pro diye bir program var. Bu programı edinin, www.ultimate-guitar.com gibi sitelerden çalmak istediğiniz şarkıların "guitar pro" uzantılı dosyalarını indirin. Bu program sayesinde şarkıların notalarını okuyabilirsiniz. Sadece şarkılar değil piyano egzersizleri de bulabilirsiniz bu şekilde. Belli bir seviyeye gelene kadar bunu yapmayın ama.
3- Dediğim gibi yamaha, casio, roland gibi markaların ortalama üstü orgları (workstation diye geçer) sizi cezbedecektir ama bunlardan uzak durun. Eğer hakikaten bu işi severek yapacaksanız(profesyonel olmasanız da) iyi bir enstrumana sahip olmak hem daha fazla keyif almanızı sağlar, hem gelişiminize yardımcı olur, hem de yapabilecekleriniz sadece hayalgücünüzle sınırlanır. Bakarsınız amatör bir hevesle başlayan maceranız çok farklı bir yöne kayar. Bu yüzden orta düzeyde bir synthesizer almanızı öneririm. 1500-2500$ gibi bir bütçe ayırabilirseniz güzel bir enstrümana sahip olabilirsiniz. Yamaha MM6 ya da MM8'i tavsiye ederim. Bu modellerin mutlaka diğer markalarda da muadilleri vardır ama önceliğiniz yamaha olsun. Bütçe sorun değil derseniz yamahanın motif serilerine bir bakın.
buyrun yamaha mo8'in tanıtım videosu. MM serisinin de bunlara yakın bir performans sergilediğini söyleyebilirim.
www.dailymotion.com
4- Eğitim şart değil ama çok daha hızlı ilerlemenizi sağlar. Ayrıca yanlış alışkanlıklar edinmenizin önüne geçer. Bence temelinizin sağlam olması için bir hoca eşliğinde öğrenmeye başlayın enstrumanınızı. Daha sonra kendi başınıza devam edebilirsiniz.
5- Synthesizer alırsanız ses çıkışı için ayrı bir donanım gerekecektir. Müzik aleti satan dükkanlar size yardımcı olacaktır.
6- İyi klavyecilerin gruplarını ve solo albümlerini dinleyin. Mesela jon lord(deep purple), nick rhodes(duran duran), rick wakeman(yes)...
kolay gelsin.
0
muhtaf efendi, gayet güzel açıklamış. Pekiştirmek açısından:
Kesinlikle ritim box lı bir klavye almayın. Siz onu değil o kendi kendini çalar çünkü. Hatta öyle alaturka sesler olan aletlere de eliniz gitmesin.
Bütçe belirtmemişsiniz, o nendenle alt model sintlerden Roland Juno-D, Yamaha MM&, Korg M-50 vs.. Veyahut biraz daha karmaşıktır ama midi klavye olayına da bir göz atabilirsiniz.
Tuşlara dokunmadan önce muhakkak nasıl oturulmalı (ayakta durulacaksa alet nerenize gelmeli), el tuşlar üzerinde nasıl durmalı gibi konuları öğrenin. Bunun için Jordan Rudess'ın total keyboard madness ve keyboard wizardry dvdlerinin ilk bölümlerinde güzel açıklamalar var (bu dvdlerin gerisi biraz fazla ütopik gelebilir, gözünüz korkmasın)
Klavye çalabilmek için nota şart, bir kez de ben söyleyeyim de ciddiyetini anlayın.
Özellikle 70lerin progresif gruplarını dinleyin.
Klavye, fiziksel olarak belli kalıplara sahip olmadığı için, ilk başta biraz zorlanabilirsin. Yani gitar çalmaya başlayan biri akorları ve bu akorların basılışını öğrenip türk pop repertuarının yarısını bir haftada çalabilir. Klavyede akorları, pozisyonlar vs. öğrenmek biraz daha vakit alacaktır, ama işin armonisini bizzat kuşbakışı göreceğiniz için daha iyi öğrenirsiniz.
kolay gelsin.
Kesinlikle ritim box lı bir klavye almayın. Siz onu değil o kendi kendini çalar çünkü. Hatta öyle alaturka sesler olan aletlere de eliniz gitmesin.
Bütçe belirtmemişsiniz, o nendenle alt model sintlerden Roland Juno-D, Yamaha MM&, Korg M-50 vs.. Veyahut biraz daha karmaşıktır ama midi klavye olayına da bir göz atabilirsiniz.
Tuşlara dokunmadan önce muhakkak nasıl oturulmalı (ayakta durulacaksa alet nerenize gelmeli), el tuşlar üzerinde nasıl durmalı gibi konuları öğrenin. Bunun için Jordan Rudess'ın total keyboard madness ve keyboard wizardry dvdlerinin ilk bölümlerinde güzel açıklamalar var (bu dvdlerin gerisi biraz fazla ütopik gelebilir, gözünüz korkmasın)
Klavye çalabilmek için nota şart, bir kez de ben söyleyeyim de ciddiyetini anlayın.
Özellikle 70lerin progresif gruplarını dinleyin.
Klavye, fiziksel olarak belli kalıplara sahip olmadığı için, ilk başta biraz zorlanabilirsin. Yani gitar çalmaya başlayan biri akorları ve bu akorların basılışını öğrenip türk pop repertuarının yarısını bir haftada çalabilir. Klavyede akorları, pozisyonlar vs. öğrenmek biraz daha vakit alacaktır, ama işin armonisini bizzat kuşbakışı göreceğiniz için daha iyi öğrenirsiniz.
kolay gelsin.
0
deadstar
sevgili romalılar,ben bir iş yerine girdim eylül sonunda. 1 ay deneme süresi sonunda sigorta yapacaklarını söylediler. eyvallah dedim. geçen 1 aydan sonra ben burada çalışmamaya fakat yeni iş bulana kadar da takılmaya karar verdim. 1 ay sonunda sigorta da yapmadılar ve 1,5 ay çalıştıktan sonra da ye
sevgili romalılar,
ben bir iş yerine girdim eylül sonunda. 1 ay deneme süresi sonunda sigorta yapacaklarını söylediler. eyvallah dedim. geçen 1 aydan sonra ben burada çalışmamaya fakat yeni iş bulana kadar da takılmaya karar verdim. 1 ay sonunda sigorta da yapmadılar ve 1,5 ay çalıştıktan sonra da yeni iş bulup ayrıldım. problemim ise başlıkta da belirttiğim gibi paramı alamadım. cüzi bir miktar vermişti patron efendi gerisini de vermedi. şimdi bunun üzerinden 1 ay gibi bir zaman geçti ve ben tüm aramalarıma rağmen karşılık alamıyorum. aslına bakarsanız alacağım öyle aman aman büyük bir para değil. 1000 tl civarı bir şey. fakat bu adamlar ibnelik yaptığı için ben de mümkün olan en büyük zararı vermek istiyorum onlara. adamın evine, arabasına vs. tedbir koydurabilir miyim? veya farklı önerisi olan var mı?! nerden başlasam ne yapsam?!
not: orada çalıştığımı kanıtlayabilirim.
ben bir iş yerine girdim eylül sonunda. 1 ay deneme süresi sonunda sigorta yapacaklarını söylediler. eyvallah dedim. geçen 1 aydan sonra ben burada çalışmamaya fakat yeni iş bulana kadar da takılmaya karar verdim. 1 ay sonunda sigorta da yapmadılar ve 1,5 ay çalıştıktan sonra da yeni iş bulup ayrıldım. problemim ise başlıkta da belirttiğim gibi paramı alamadım. cüzi bir miktar vermişti patron efendi gerisini de vermedi. şimdi bunun üzerinden 1 ay gibi bir zaman geçti ve ben tüm aramalarıma rağmen karşılık alamıyorum. aslına bakarsanız alacağım öyle aman aman büyük bir para değil. 1000 tl civarı bir şey. fakat bu adamlar ibnelik yaptığı için ben de mümkün olan en büyük zararı vermek istiyorum onlara. adamın evine, arabasına vs. tedbir koydurabilir miyim? veya farklı önerisi olan var mı?! nerden başlasam ne yapsam?!
not: orada çalıştığımı kanıtlayabilirim.
0
sigortasiz eleman calistirmaktan oturu zarara sokabilirsiniz. bir avukatla gorusun derim.
0
1) sigortaya dilekçe ver sigortanı yapmadıklarına dair. ama iyi bak girdi çıktı yapmış olabilirler. sözleşmene bir ay deneme süreci yazmış olabilirler. o zaman hak iddia edemezsin.
2) sözleşmen varsa direkt avukata ver.
3) sigorta konusundan eminsen çalışma bakanlığına bildir.
2) sözleşmen varsa direkt avukata ver.
3) sigorta konusundan eminsen çalışma bakanlığına bildir.
0
@kirazsekeri
sigortamın yapılmadığına eminim. sözleşme de yapılmadı. herhangi bir imza falan yok.
entrapmen & buryan teşekkür ediyorum size de.
sigortamın yapılmadığına eminim. sözleşme de yapılmadı. herhangi bir imza falan yok.
entrapmen & buryan teşekkür ediyorum size de.
0
hangi sektör bilmiyorum ama genelde sikayet ettiginizde is yerine gönderilen görevliye aksarayda bir gece gecittirilip kapatiliyor konu ona yapilan masraf size verilmesi gereken miktardan fazla olsa dahi ki böylece sirket bu tarz aliskanliklarina devam edebiliyor her borcu olana parasini vermeden.
0
1- baglı oldugu ılcedekı ssk ya sıgortasız ıscı calıstırıldıgına daır suc duyurusunda bulun. onlar bır sure sonra mufettıslerı gorevlendırecekler ve surec devam edecek.
2- savcılıga gıt yıne sıgortasız ıscı calıstırıldıgına daır dılekce vererek suc duyurusunda bulun. epey basları agırır suphen olmasın.
2- savcılıga gıt yıne sıgortasız ıscı calıstırıldıgına daır dılekce vererek suc duyurusunda bulun. epey basları agırır suphen olmasın.
0
deadstar
selam ben geronimo ben kışlık ayakkabı/bot almak istemek ama bilememek. internet'te yeterli kaynak bulamamak.hem bot markası konusunda bir takım çekincelerim hem de nereden almam gerektiği konusunda fikirsizliğim mevcut. nereye gitmeliyim? buffalo artık piyasa değil diyodum ondan alayım diye düşündü
selam ben geronimo ben kışlık ayakkabı/bot almak istemek ama bilememek. internet'te yeterli kaynak bulamamak.
hem bot markası konusunda bir takım çekincelerim hem de nereden almam gerektiği konusunda fikirsizliğim mevcut. nereye gitmeliyim? buffalo artık piyasa değil diyodum ondan alayım diye düşündüm ama getirmiyorlar sanırsam artık. bi de gittigidiyor'daki 80-90 tl'lik timberland'ler çakmadır di mi?
(temsili gittigidiyor linki: urun.gittigidiyor.com&h=e77a2b8e7553d72cb04092cfaa9b22c0)
özetle hem şu marka al hem de şurdan al derseniz çok bahtiyar olacağım.
teşekkür ederim.
ekleme: inspectorjavert'in yazısıyla kafamda şimşekler çaktı. öyle olmayacak. klasik olacak, resmi olacak. kumaş pantolon altından el sallamayacak.
hem bot markası konusunda bir takım çekincelerim hem de nereden almam gerektiği konusunda fikirsizliğim mevcut. nereye gitmeliyim? buffalo artık piyasa değil diyodum ondan alayım diye düşündüm ama getirmiyorlar sanırsam artık. bi de gittigidiyor'daki 80-90 tl'lik timberland'ler çakmadır di mi?
(temsili gittigidiyor linki: urun.gittigidiyor.com&h=e77a2b8e7553d72cb04092cfaa9b22c0)
özetle hem şu marka al hem de şurdan al derseniz çok bahtiyar olacağım.
teşekkür ederim.
ekleme: inspectorjavert'in yazısıyla kafamda şimşekler çaktı. öyle olmayacak. klasik olacak, resmi olacak. kumaş pantolon altından el sallamayacak.
0
www.hepsiburada.com
lafuma çok iyidir. terletmez, kesinlikle su geçirmez, çok hafiftir, rahattır, kaymaz vs vs
ben hepsiburada'dan aldım geçenlerde... tavsiye ederim... bedelini her kuruşa kadar hakediyor...
lafuma çok iyidir. terletmez, kesinlikle su geçirmez, çok hafiftir, rahattır, kaymaz vs vs
ben hepsiburada'dan aldım geçenlerde... tavsiye ederim... bedelini her kuruşa kadar hakediyor...
0
ayakkabi dunyasi'na cok nadir de olsa arada bir salomon botlar geliyordu eskiden! 120 - 130'a filan satiyorlardi...
0
catarpilar ve scooter . hayvan gibi ayakkabı değiştiren biriyim scooter bot 4 sene dayandı ayrıca onla halısaha kumsaha ve onlarca kez basket oynadım. yemedi hiçbirşey olmadı bağcıklar çürüdü yeni bağcık aldım 3 liraya bakım yaptırdım cıncık gibi oldu.
ama eski göründüğü için cat aldım. bu da iyidir
ama eski göründüğü için cat aldım. bu da iyidir
0
deadstar
sevgili frigyalılar,kablosuz bağlantımla başım dertte, ne yapsam bilmiyorum, canımdan bir parça söküp atamıyorum...şöyle ki; ben bağlıyken apartmandan bir arkadaş modemini açması (modem neden kapatılır ki diye sormayın bana hiç bir fikrim yok) ve ulaşılabilen ağlarda listemde o ağ çıktığı zaman bağl
sevgili frigyalılar,
kablosuz bağlantımla başım dertte, ne yapsam bilmiyorum, canımdan bir parça söküp atamıyorum...
şöyle ki; ben bağlıyken apartmandan bir arkadaş modemini açması (modem neden kapatılır ki diye sormayın bana hiç bir fikrim yok) ve ulaşılabilen ağlarda listemde o ağ çıktığı zaman bağlantıma bir haller oluyor, bir süre sonra da kopuyor. ne yapmak lazım ki bu durumdan kurtulayım. kanal ayarıyla mı oynamalıyım? şu an auto'da.
şahane cevaplarınız için şimdiden teşekkürü borç bilirim. hepiniz şahane insanlarsınız.
kablosuz bağlantımla başım dertte, ne yapsam bilmiyorum, canımdan bir parça söküp atamıyorum...
şöyle ki; ben bağlıyken apartmandan bir arkadaş modemini açması (modem neden kapatılır ki diye sormayın bana hiç bir fikrim yok) ve ulaşılabilen ağlarda listemde o ağ çıktığı zaman bağlantıma bir haller oluyor, bir süre sonra da kopuyor. ne yapmak lazım ki bu durumdan kurtulayım. kanal ayarıyla mı oynamalıyım? şu an auto'da.
şahane cevaplarınız için şimdiden teşekkürü borç bilirim. hepiniz şahane insanlarsınız.
0
kablosuz ag ozelliklerine girin, orada baglanma sirasinda o diger aglari degil de kendi aginizi en tepeye alin. sorun kalmaz muhtemelen (dogru anladiysam tabii ki)
0
yok benimki zaten varsayılan ağ. yayın yapılan kanalların çakışması en mantıklısı geliyor bana ama... bilemedim. teşekkür ederim yine de.
0
Eğer arkadaşınızın ağı sizinkiyle aynı kanaldan yayın yapıyorsa sinyallerin karışması muhtemel, kanal ayarını el ile kullanılmayan bir kanala atayarak değiştiriseniz çözüm olabilir gibi geliyor bana.
0
1. kanali elle ayarlarin.
2. mac id'nizi kendi modeminize tanimlayin.
3. modeminizi sadece siz kullaniyorsaniz, mac id (adresi) filtrelemeyi etkin hale getirin.
www.gelen.org
2. mac id'nizi kendi modeminize tanimlayin.
3. modeminizi sadece siz kullaniyorsaniz, mac id (adresi) filtrelemeyi etkin hale getirin.
www.gelen.org
0
deadstar
sevgili romalılar,çok kez linux'a geçmeyi denemiş, yüklemiş; fakat bir süre sıkılmış ve şimdi tekrar linux'a geçmeyi tekrar planlayan bir insan olarak bir takım sorularım var.1) ubuntu 64 bit olayını çözdü mü? kullanan var mı? stabil midir?2) dvd sürümü ile cd sürümü arasında çok fazla fark yok bild
sevgili romalılar,
çok kez linux'a geçmeyi denemiş, yüklemiş; fakat bir süre sıkılmış ve şimdi tekrar linux'a geçmeyi tekrar planlayan bir insan olarak bir takım sorularım var.
1) ubuntu 64 bit olayını çözdü mü? kullanan var mı? stabil midir?
2) dvd sürümü ile cd sürümü arasında çok fazla fark yok bildiğim kadarıyla ama nedir bunun olayı?
3) 1 gb ram'e sahibim. üzülür müyüm?
4) ubuntu artık tek kullanıcı olarak da ayarlanabiliyor mu? yoksa önceden de ayarlanıyordu da ben mi becerememiştim?
5) son versiyonu olan 9.04 kullanan var mı? herhangi bir memnuniyetsizliği olan var mı bundan?
6) farzet ki 64 bit'i kurdum. wine ile çalıştıracağım 32 bit uygulamalarda sıkıntı yaşar mıyım?
teşekkür ederim şimdiden.
ek: 7) hani windows üzerinde virtualbox kurup çocuklar gibi şen olabiliyoruz ya var mı ubuntu'da da bu tarz şeyler?
çok kez linux'a geçmeyi denemiş, yüklemiş; fakat bir süre sıkılmış ve şimdi tekrar linux'a geçmeyi tekrar planlayan bir insan olarak bir takım sorularım var.
1) ubuntu 64 bit olayını çözdü mü? kullanan var mı? stabil midir?
2) dvd sürümü ile cd sürümü arasında çok fazla fark yok bildiğim kadarıyla ama nedir bunun olayı?
3) 1 gb ram'e sahibim. üzülür müyüm?
4) ubuntu artık tek kullanıcı olarak da ayarlanabiliyor mu? yoksa önceden de ayarlanıyordu da ben mi becerememiştim?
5) son versiyonu olan 9.04 kullanan var mı? herhangi bir memnuniyetsizliği olan var mı bundan?
6) farzet ki 64 bit'i kurdum. wine ile çalıştıracağım 32 bit uygulamalarda sıkıntı yaşar mıyım?
teşekkür ederim şimdiden.
ek: 7) hani windows üzerinde virtualbox kurup çocuklar gibi şen olabiliyoruz ya var mı ubuntu'da da bu tarz şeyler?
0
1) gecmis olmasi lazim diye biliyorum fakat, hic kullanmadim bilmiyorum..
2) ikisi arasinda hic bir fark yok, ama dvd den yüklemek oldukca kolay, cd nasil oluyor gene bilmiyorum, tak cikar tak cikar dir herhalde..
3) ne üzülmesi, öyle selyer vista da oluyor genelde.. fakat youtube da vs. gördügün compiz fusion ile calisan efektleri kullanmayi düsünüyorsan kimi zaman 2 gb ram bile yetmiyor.. ama yok sadece calissin os diyorsan, yeter..
4)tek kullanicidan kastin nedir tam anlamadim? fakat sen bir admin sin ve eger istersen baska kullanicilari da ekleyebilirsin.. onun ötesinde personal versiyonunda var mi bilmiyorum fakat baska admin ler yüklemen de mümkün.. ne sormak istedigini söylersen, daha iyi cevaplar alabilirsin..
5) 6 lardan beri kullanan biri olarak ictenlikle söyleyebilirim, 9.04 ile kendilerini astilar.. ilk aklima gelen en büyük sorunlardan birisi olan ses kanal problemi dahi kalkti, browser acikken mp3 dinleyememek ya da mp3 dinlerken video dinleyememek sorunu kalmadi.. benim su ana kadar karsilasitigim tek sorun ise cisco nun vvpn i ile oldu, fakat onun yerine de open-source vpn gelince sorun kayboldu ki cisyo sürümü ile de tam uyumlu..
6) üzgünüm buna da bir sey diyemem..
2) ikisi arasinda hic bir fark yok, ama dvd den yüklemek oldukca kolay, cd nasil oluyor gene bilmiyorum, tak cikar tak cikar dir herhalde..
3) ne üzülmesi, öyle selyer vista da oluyor genelde.. fakat youtube da vs. gördügün compiz fusion ile calisan efektleri kullanmayi düsünüyorsan kimi zaman 2 gb ram bile yetmiyor.. ama yok sadece calissin os diyorsan, yeter..
4)tek kullanicidan kastin nedir tam anlamadim? fakat sen bir admin sin ve eger istersen baska kullanicilari da ekleyebilirsin.. onun ötesinde personal versiyonunda var mi bilmiyorum fakat baska admin ler yüklemen de mümkün.. ne sormak istedigini söylersen, daha iyi cevaplar alabilirsin..
5) 6 lardan beri kullanan biri olarak ictenlikle söyleyebilirim, 9.04 ile kendilerini astilar.. ilk aklima gelen en büyük sorunlardan birisi olan ses kanal problemi dahi kalkti, browser acikken mp3 dinleyememek ya da mp3 dinlerken video dinleyememek sorunu kalmadi.. benim su ana kadar karsilasitigim tek sorun ise cisco nun vvpn i ile oldu, fakat onun yerine de open-source vpn gelince sorun kayboldu ki cisyo sürümü ile de tam uyumlu..
6) üzgünüm buna da bir sey diyemem..
0
öncelikle pardus 2009 dene bence...
2) ben cd'den kurdum öyle tak çıkar falan yok, hatta en kolay kuruluma sahip dağıtım ubuntu bence.
4. sorudaki kasıt; açılışta kullanıcı adı parola girmeden, windows gibi, açabilmek midir? eğer öyleyse ise mümkün, değilse bilemedim.
5) beni memnun etmeyen, diğer dağıtımlarda da bulunan, linux özellikleri dışında; kurulduktan sonraki ilk hali ile dosyalar arasında rahat cirit atamama ve medya dosyalarında yan çizme gibi sorunları oldu bende(gerekli değişiklikler ile çözmek mümkündür ama sevmedim işte.) pardus 2009 bu açıdan çok önde diyebilirim. Kafadan dolphin ile geliyor, ki bence çok başarılı, medyalarda da sorun çıkarmadı...
cebelleşmeyi seviyorsan ubuntu, "ne uğraşacağım ya, son kullanıcıyım ben!" diyorsan pardus derim.
2) ben cd'den kurdum öyle tak çıkar falan yok, hatta en kolay kuruluma sahip dağıtım ubuntu bence.
4. sorudaki kasıt; açılışta kullanıcı adı parola girmeden, windows gibi, açabilmek midir? eğer öyleyse ise mümkün, değilse bilemedim.
5) beni memnun etmeyen, diğer dağıtımlarda da bulunan, linux özellikleri dışında; kurulduktan sonraki ilk hali ile dosyalar arasında rahat cirit atamama ve medya dosyalarında yan çizme gibi sorunları oldu bende(gerekli değişiklikler ile çözmek mümkündür ama sevmedim işte.) pardus 2009 bu açıdan çok önde diyebilirim. Kafadan dolphin ile geliyor, ki bence çok başarılı, medyalarda da sorun çıkarmadı...
cebelleşmeyi seviyorsan ubuntu, "ne uğraşacağım ya, son kullanıcıyım ben!" diyorsan pardus derim.
0
2) dvd sürümü için "additional languages" yazmışlar. cd'den yükleyince zaten türkçe seçeneği var. bence cd'den yükleyin.
32-bit: ftp.linux.org.tr
64-bit: ftp.linux.org.tr
3) hayır.
4) ya çok mantıksız bi soru ya da ben anlamadım.
5) ses problemi vardı en son kullandığımda. raizti'nin dediğine göre o problem kalkmış.
7) var. ben 2 program biliyorum: virtualbox ve vmware
late viper'ın bahsettiği medya problemini çözmek kolay. öncelikle problemin sebebini söyleyeyim. ubuntu özgür codec'leri yaygınlaştırmaya çalışıyor, o yüzden mesela extra yükleme yapmadan mp3 dinleyemiyorsun kurulumdan sonra. benim tavsiyem şöle: önce medibuntu deposunu ekle. nasıl ekleyeceğin şurda yazıyor: tinyurl.com sonra synaptic paket yöneticisinden; ubuntu-restricted-extras, w32codecs, libdvdcss2, smplayer, mozilla-mplayer paketlerini kur, totem-mozilla paketini kaldır. smplayer ile bütün videoları sorunsuz izleyebilirsin. (smplayer benim linux için bulduum en iyi video oynatıcı.) müzik dinlemek için de; rhythmbox, amarok, audacious gibi player'ları deneyebilirsin.
ben late viper gibi pardus tavsiye edemicem. çünkü pardus'un paketleri (pisi paketleri) az sayıda, ama ubuntu'nun deb paketleri çok yaygın. nerdeyse bütün programların deb paketini bulabiliyorsun. bunun dışında ubuntu'nun çok yaygın olması faktörü de var. forumlarda ve google'da daha fazla yardım bulabilirsin.
32-bit: ftp.linux.org.tr
64-bit: ftp.linux.org.tr
3) hayır.
4) ya çok mantıksız bi soru ya da ben anlamadım.
5) ses problemi vardı en son kullandığımda. raizti'nin dediğine göre o problem kalkmış.
7) var. ben 2 program biliyorum: virtualbox ve vmware
late viper'ın bahsettiği medya problemini çözmek kolay. öncelikle problemin sebebini söyleyeyim. ubuntu özgür codec'leri yaygınlaştırmaya çalışıyor, o yüzden mesela extra yükleme yapmadan mp3 dinleyemiyorsun kurulumdan sonra. benim tavsiyem şöle: önce medibuntu deposunu ekle. nasıl ekleyeceğin şurda yazıyor: tinyurl.com sonra synaptic paket yöneticisinden; ubuntu-restricted-extras, w32codecs, libdvdcss2, smplayer, mozilla-mplayer paketlerini kur, totem-mozilla paketini kaldır. smplayer ile bütün videoları sorunsuz izleyebilirsin. (smplayer benim linux için bulduum en iyi video oynatıcı.) müzik dinlemek için de; rhythmbox, amarok, audacious gibi player'ları deneyebilirsin.
ben late viper gibi pardus tavsiye edemicem. çünkü pardus'un paketleri (pisi paketleri) az sayıda, ama ubuntu'nun deb paketleri çok yaygın. nerdeyse bütün programların deb paketini bulabiliyorsun. bunun dışında ubuntu'nun çok yaygın olması faktörü de var. forumlarda ve google'da daha fazla yardım bulabilirsin.
0
deadstar
arkadaşım yurt dışına gideceği için kedisine ev bulma telaşı içinde. kedi fotoğrafta görüldüğü gibidir. bakımlı, tertemiz, efendi, karakter sahibi ve bütün türkçülerin örnek alması gereken bir kedidir.
arkadaşım yurt dışına gideceği için kedisine ev bulma telaşı içinde. kedi fotoğrafta görüldüğü gibidir. bakımlı, tertemiz, efendi, karakter sahibi ve bütün türkçülerin örnek alması gereken bir kedidir.
0
bu arkadaşın yurtdışına nerden gidiyor?
bir de; gelince alacak mı aynı yerden?
bir de; gelince alacak mı aynı yerden?
0
evet onu yazmayı unutmuşum pardon. kedi istanbul'da ikamet ediyor. sahibi de tek gidiş biletine sahip. yok öyle dönünce geri alma falan.
0
deadstar
kıymetli sinemaseverler!`the bank job` gibi her yanı londra kokan filmler arıyorum. hem londralı hem the bank job gibi iyi film olursa da tadından yenmez.teşekkür ettim şimdiden.
kıymetli sinemaseverler!
the bank job gibi her yanı londra kokan filmler arıyorum. hem londralı hem the bank job gibi iyi film olursa da tadından yenmez.
teşekkür ettim şimdiden.
the bank job gibi her yanı londra kokan filmler arıyorum. hem londralı hem the bank job gibi iyi film olursa da tadından yenmez.
teşekkür ettim şimdiden.
0
(bkz: sweeney todd)
konusunu sever misiniz bilmem ama londra kokuyor bu da :) no place like london!
konusunu sever misiniz bilmem ama londra kokuyor bu da :) no place like london!
0
Büyük ihtimalle izlemişsinizdir ama, The Bank Job'un atası sayılabilecek 2 film:
Lock, Stock and Two Smoking Barrels (1998)
www.imdb.com
Snatch (2000)
www.imdb.com
Bir de Demi Moore ve Michael Caine'den:
Flawless (2007)
www.imdb.com
Lock, Stock and Two Smoking Barrels (1998)
www.imdb.com
Snatch (2000)
www.imdb.com
Bir de Demi Moore ve Michael Caine'den:
Flawless (2007)
www.imdb.com
0
0
