[]

Sağlıklı ve yapması kolay yemekler

Ne olabilir?




 
Brokoli, karnabahar buharda haşlanır, sonra üzerine zeytinyağı-limon dökûlüp yenir.


  • msb  (27.10.21 17:56:04) 
Fırın poşet alınır, içine kemikli veya kemiksiz tavuk butlar atılır. Kafana göre parçalanmış soğan, patates, varsa havuç falan atılır. Biraz tuz, zevke göre baharat konur. Poşetin ağzı bağlanıp 2-3 kürdan deliği açılır. sıcak bi fırında 45 dakika tutulur. Afiyetle yenir.


  • Mirket  (27.10.21 18:03:17) 
Yarım fincan limon, zeytinyağı karışımı, temizlenmiş bir çupranın içine dışına her tarafına sürülür. Çupranın içine bir dilim limon bir dilim soğan bir defne yaprağı konur ve balık fırın poşetine konur. Soğan, patates havuç vs ye ve daha sonra fırın poşetine yukarıdaki işlem uygulanıp afiyetle yenir.


  • Mirket  (27.10.21 18:11:34) 
Balkabağı, patates, havuç, karnabahar, brokoli, dolmalık kabak, patlıcan zevke göre doğranıp bir fırın tepsisine güzelce doldurulur; tuzu eklenir, üzerine de içerisinde biraz kekik ve sarımsakla hafif kızdırılmış zeytinyağı dökülür (yağ çok değil, karıştırınca hepsini ince bir film şeklinde kaplamaya yetecek kadar)

sonra olduğu gibi fırına. (önceden 10dk ısıtılmış, 200C) Sebzelerin üstü minik minik kararmaya başlayınca alınır ve yenir.

pişince cidden güzel oluyor tatları.
  • akhenaten  (27.10.21 18:24:18) 
Menemen ve bulgur.


  • j r r tolkien hayrani  (27.10.21 19:04:08) 
Dun yaptim. 200gr kiyma, tuz ve karabiberle yogrulur. Tepsinin ortasina yuvarlak sekilde dagitilir. Cevresine dilimlenmis domates ve kuru sogan koyulur. Domates ve soganin uzerine hafif yag ve tuz gezdirilir. 180derece firinda yarim saat pisirilir. Afiyet olsun.


  • dedim ben sana  (28.10.21 08:48:16) 
[]

Kettle ve sürahinin içini nasıl temizlerim?

Elim girmiyor. Nasıl temizleyebilirim?




 
uzun saplı fırçalar var 1 milyoncularda onlardan alıp bilimum temizlik kimyasallarıyla çalkalayıp durulayabilirsin iyice


  • nahtoderfahrung  (27.10.21 17:34:24) 
Marketlerde kettle için kullanılanilir kimyasallar var, kireç çözücü kategorisinde ama kettle diye özellikle belirtilenlere bakın. Ben Frosh almıştım, iyi temizledi.

Edit: Ben kimyasal diyorum da, sirke bazlı falan bir üründü benim de kullandığım.
  • dreamnesiac  (27.10.21 18:41:58 ~ 19:06:05) 
Kettle'ın temizlik ihtiyacı kireçten olur diye tatmin ediyorum?

Hiç kimyasala falan gerek yok. Gidin limon tuzu alın marketten, kettle'da kaynattiginiz suyun içine 1 yemek kaşığı atın. Suyu sıcak tuttuğu modda yarım saat beklesin son 1 kez daha kaynatın dökün lavaboya. Sonra da suyla çalkalayın, içi pırıl pırıl olacak.
  • materyalist imam  (27.10.21 18:52:07) 
materyalist imam +1
Hatta ben kaynatmadan geceden ağzına kadar su ve 1-2 kaşık limon tuzu atıp bırakıyorum. Sabah çdöküp temiz suyla çalkalıyorum.

Sürahi de aynı şekilde, içine 1/4'üne kadar sıcak (kaynar değil, kendinizi yakmayın) su ve bir kaşık limon tuzu koyun. Kapağını kapatın (ya da kapağı yoksa streç filmle falan, bir şeyle kapatın) sonra bütün hıncınızı sürahiden çıkarır gibi hiddetle ve şiddetle sürahiyi çalkalayın. Sonrasında temiz suyla çalkalayın.
  • kobuzchu kiz  (27.10.21 19:00:06) 
Sirke ve su koyup kapagini acik birakip 15 dakika kaynatiyorum. Sonra kapatip soguyana kadar bekletiyorum.


  • congratulationsyouwon  (27.10.21 19:11:56) 
limon tuzu temizler


  • all girls dream  (27.10.21 22:35:23) 
Limon tuzu +1

Su ve limon tuzunu ekleyip kaynatın, kaynadığı an bütün kireç ve kir kaybolacak.
  • John Bloor  (28.10.21 10:22:36) 
[]

İstanbul trafiğindeki artışın nedeni nedir?

Mahalle aralarında bile trafik sıkışık. Özellikle son zamanlarda daha da arttı. Bunun nedeni ne olabilir?




 
benim gördüğüm ve sinir krizi geçirdiğim sebeplerin başında herkesin şahsi aracını alıp kendini yollara vurması. her arabanın içini özellikle inceliyorum trafikteyken, her araba sadece 1 kişi var. toplu taşıma kullansalar incileri dökülecek sanırım. ekremin yerinde olsam iş çıkışı ve işe gidiş saatlerinde şahsi araç kullanmayı çok özel durumlar dışında yasaklarım. paşalar toplu taşıma kullanmayı öğrensin.


  • pelovann  (27.10.21 16:55:34) 
insanlar covid nedeniyle toplu taşıma kullanmayı azalttı doğal olarak.
paşalıkla ilgili bir durum değil, gayet doğal yani.
taksi bulmanın zorlaşması da aynı sebebe dayanıyor bence.
  • blatta hiberna  (27.10.21 17:00:16) 
blatta, istanbul trafiği covidle beraber ortaya çıkmadı malumunuz, ben genel bir yorum yaptım. paşalıkla ilgili bir durum maalesef ki.


  • pelovann  (27.10.21 17:06:45) 
Okulların açıldığı ilk günden beri kriz geçiriyorum ben. Okul servisi zorunlu falan olsun, ne güzeldi trafik aylarca swh.


  • akhenaten  (27.10.21 17:10:10) 
gelen araplar ile birlikte artan nüfus,
ekonomik sebeplerle yatırım amacıyla alınan araba sayısındaki artış,
covid nedeni ile toplu taşıma yerine özel araç tercihi

artıştaki sebepler bunlar
  • dafuq  (27.10.21 17:33:39) 
pandemi nedeniyle özel araç kullanımı çok arttı.


  • co2s2  (27.10.21 17:37:08) 
blatta hiberna +1


  • since1907  (27.10.21 18:14:06) 
blatta + 1


  • dreamnesiac  (27.10.21 18:32:14) 
istanbul nufusundaki artışın nedeni nedir sorusuyla aynı bu sorunun cevabı. 25 milyon vatandaş ufacık bi alana toplanmış ne olacağıdı demek lazım.


  • roket adam  (27.10.21 18:52:17) 
Otomatik vitesin yayginlasmasi artirdi. Gecerken dikkat et hepsi otomatik.
Eskiden yetenek sebepli insanlarin yarisi eleniyordu trafige cikamiyorlardi.
Diger yarisi da debriyajdan yoruldugu icin cikmiyordu.

Ben manuel sahibiyken yokusli trafikli yerlere gitmek istemezdim, ise hayatta arabayla gitmezdim sol ayagim felc olurdu.
Simdi tuvalete bile arabayla gidiyorum.

Manuel arabayi da istanbul'da cok zor sattim, soran herkes manuel deyince kapatiyordu telefonu.
  • divit  (27.10.21 19:22:57) 
Valla toplu tasimada multeciler gibi surunmemek icin ciddi para verdik arabaya, paşa olmasam da İstanbul halki belki bir nebze trafikten kurtulur diye kendimi toplu taşımada heba edecek kadar erdemli duyarlı ve kolektif düşünen biri değilim sahsen.

Of bu ne trafik yaa diyen insanlarin rahatini degil kendi rahatimi dusunmek tercihim. Trafiğe bayilmiyirim ama iki saat sogukta durakta arac bekleyip ondan sonra tikis tikis aracin icinde saga sola donemeden yolculuk yapmaktansa tikanmis trafikte arababin icinde oturarak muzigimi acip agir agir giderek işten eve gitmek daha mantikli geliyor. Yani buna pasalik mi denir bilmiyorum istanbul trafiği belki azalır diye toplu tasimada sürünmek istemiyoruz genel olarak, olay bu. Ahmet mehmet eve hizli gitsin diye ben neden rahatimi bozuyorum? Boyle bir kolektif düşünceyi kimseden bekleyemezsin.

Arabada da daima tek kisi oluyorum, ne yapayim konu komsuyu arabaya mi toplayayim trafikte kalabalik etmesinler diye? Arabayi zaten toplu tasima lanetinden kurtulmak icin aldik zamaninda, keriz miyiz o kadar mtv, sigorta, benzin, bakim masrafi odeyelim yoksa değil mi?

Trafik artisinin sebebi dedikleri gibi covidden sonra cogu kisinin sahsi aracini kullanmaya baslamasi. Bunun yanı sıra araba fiyatlari surekli arttigi için araba almaya normalde pek yanasmayan insanlar son iki yılda "simdi almazsak ileride asla alamayacagiz" mantigiyla arabaya saldirmak zorunda kaldilar ve cok daha fazla kisinin arabasi oldu.
  • stavro  (27.10.21 21:30:22 ~ 21:37:00) 
Nufusun 10 milyon olduğu zaman var olan yollar ile, şu anki var olan yollar arasında çok büyük bir artış farkı yok.

Aklıma gelen büyük ilçeleri/semtleri şöyle bi hayal ettim;

Saymaya ve yazmaya başladım ki sildim sonra hepsini, neredeyse eski semt ve ilçelerin tamamının yollarında belki de 50 senedir hiç bir değişim ve genişleme yok.

Aksine yaya kaldırımı için daralmalar bile var, aslında iyi bir inceleme yaparsak belki de 1970-1980'lerden beri İstanbul'un ana arterlerinde hiç bir değişiklik olmadığını görebiliriz.

Sürekli artan araç nufusu, hiç artmayan yollar ile başka bir sonuç imkansız.
  • John Bloor  (28.10.21 10:32:40) 
[]

İELTS writing bölümü için konu önerileri

Yazma alıştırması yapacağım. Hangi konular üzerinde yazmalıyım?




 
Aklıma gelen üç konu, tabii akademik taraf için;

1.eşcinsel evlilikte çocuk evlat edinme hakkı
2.temel bilimler okuyanların özel sektöre yönelmesi
3. Okulda üniforma giyme zorunluluğu

İlk iki soru benzeri zaten ieltsde daha önce çıkmıştı.
  • gokank4  (24.10.21 15:41:28) 
toplumun güvenliği için suçlulara daha uzun ve caydırıcı cezalar mı?

suçlunun topluma kazandırılabilmesi için daha kısa cezalar ve dışarıda rehabilitasyon mu?

bana da bu çıkmıştı
  • egokalp  (24.10.21 21:42:46) 
[]

Yeni mezun bir avukat için hangisi uygun olur?

İstanbul'da çalışmak mı yoksa diğer şehirler mi?




 
İstanbul'da kiralar çok yüksek. Yeni mezun için zor olabilir. Geliriniz artana kadar kazandığınızı harcarsınız.


  • dissendium  (22.10.21 14:10:21) 
İstanbul'da ailesiyle yaşayıp kira ödemeyecekse iyi ama buraya sıfırdan yerleşip ev tutacaksa @dissendium +1


  • kobuzchu kiz  (22.10.21 14:15:03) 
Bence İstanbul.

Avukat arkadaşlarımın çoğu İstanbul'da başladı. Bogulacaksan büyük denizde boğul. Küçük şehirde başlarsan gelirin de küçük olacak zaten. İstanbul'da yeni mezunda 4.5 veriyorlarsa küçük şehirde asgarî ücret alırsın. Ayni yere gelir.
  • westblack  (22.10.21 18:01:28) 
diğer şehirde network kurmak daha kolay olur sanki. 2 ayrı konuda 2 ayrı avukatımız var, birine tüm aile topluca vekalet verdik ki daha öncesinde aileden sadece bir kişinin avukatlığını yapmıştı başka bi davada. diğer avukatla da hemşerilik üzerinden iletişim kurup karar kıldık. istanbul'da bu tarz ilişkiler kurulamaz sanki.


  • mtfbwy  (22.10.21 21:39:38) 
kesinlikle istanbul değildir.
babanız holding yönetmiyorsa evinizi kiranızı arabanızı cep harçlığınızı vermeyecekse istanbuldan koşarak uzaklaşın

  • photo85  (22.10.21 21:42:06) 
not: avukatlık için büyük şehrin getirisi büyük değildir. tam tersine küçük şehir avukatları her zaman büyük kentlerdekilerden daha çok kazanırlar. pastayı istanbula pay edersek kırıntı koklanıyor sadece. ama memleketiniz olan küçük illerde dolu dolu bir dilim yersiniz.


  • photo85  (22.10.21 21:44:00) 
Ben bunun İstanbul versiyonunu seçtim. Evet çok zor. Ama İstanbul’da avukatlık yapmak cepte milli piyango biletiyle gezmeye benziyor. Her an her şey olabilir, ben de bunu seviyorum.

Kendi memleketimde eminim çok daha iyi şartlarda mesleğimi icra edebilirdim. Ofisim, arabam, aile evi, anne yemekleri…

Yine de İstanbul diyerek geldim. En azından 3-5 sene geçmeden dönmeyi düşünmem.
  • adwokat  (22.10.21 22:24:23) 
[]

Doğa yürüyüşlerinde vahşi hayvan saldırısına önlem

Ne yapılabilir sizce? Her hayvan için kovucu bir cihaz var mıdır?




 
Ayilar icin spreyler var. Digerleri icin de ise yarayacagini dusunuyorum. Kurusiki bir silah sprey kadar birbirinize yakinlasmanizi onler sanirim. Tabi hayvan size dalmayi kafaya koyduysa kurusiki silah pek ise yaramayacaktir.


  • tezek  (21.10.21 04:13:56) 
Yavrulu hayvana denk gelmedikçe o senden korkuyor sen ondan korkuyorsun herkes başka tarafa gidiyor.

Hayvana tehdit unsuru olup da kendini korumasını veya saldırmasını sağlamaya gerek yok bence.

O kadar kamp, yürüyüş yaptık yıllardır dağda, yaylada, ne arabanın ne insanın olduğu yerlerde izler harici vahşi hayvana rastlamadık onu da belirteyim.
  • chicha_v2  (21.10.21 09:27:54) 
Çantanıza ya da belinize bir çan takın ve yürürken sürekli ses çıkarın, sizi duyan hayvan sizden uzaklaşacaktır.

Süpriz çıkabilecek alanlara girmeyin, sık çalılık, içi arkası gözükmeyen otluk alan vs.

Gözünüzün görebildiği açıklıkta başınıza bir iş gelme olasılığı çok çok düşük.

Ne olur ne olmaz bir kamp bıçağı bulundurmakta fayda var her zaman.
  • John Bloor  (21.10.21 09:50:07) 
nerede yürüyorsun buna bağlı. yürüyüş öncesi bölgenin köylülerine ve özellikle avcılarına gittiğin rotadaki vahsi hayvanları sorabilirsin. muhtemelen risk yoktur. türkiyede ayı ve yaban domuzu dışında sana saldıracak hayvan yok. bu ikisi de aşırı aç ya da tavrusu yanında değilse senden uzak duracaktır.


  • orpheus  (21.10.21 12:42:17) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.