[]

2007 öncesinde oynadığım çiftlik oyunu

selamlar,
2007 veya bir kaç sene öncesinde oynadığım bi bilgisayar oyununu arıyorum. farmville tarzında bir şeydi ve onların öncüsüydü belki de. arada bir kümese ayı giriyordu. ayıya tıklayarak onu kafese koyuyorduk, belli bi sürede araca yüklemezsek kafesini parçalıyordu. animasyonları yoğun, neşeli, müzikli bi oyundu.

reflect studio gibi bir şeydi o oyunu yapan. ama muhtemelen ismini yanlış hatıyorlıyorum çünkü reflect, reflex gibi kelimelerle bulamadım.

o dönemlerde bilgisayar dergiler vardı, onlar her sayıda cd veriyorlardı. o cd'lerden çıkmış olabilir bu oyun.

bahsettiğim oyunu yapan şirketin başka bir sürü daha oyunu vardı. tüm oyunları efektli, müzikli, kendine özgündü o zamanlar için.

bir diğer ünlü oyunları da bir çeşit brick-breaker tarzda bir oyundu. ancak o yaştayken oyunların isimleri aklımda kalmamış.

bu bilgiler ışığında, oyunu ya da yapan firmayı bulabilir miyiz?

aradığım oyun farm frenzy'ye benziyor ancak o kasım 2007'de çıkmış. ben muhtemelen bu tarihten önce oynadım ve çok muhtemelen zaten çıktan epey sonra haberim olmuştur, çünkü interneti aktif kullanmıyordum.

bir de yapımcı şirketleri alawarmış ki bahsettiğim yapımcı bu değil.

 
virtual villagers mı?
youtu.be

  • rentts  (24.04.24 21:06:27) 
belki yukarıda verdiğim bilgiler yanlıştır.

sanırım bahsettiğim stüdyo reflexive games, brick-breaker dediğim oyun ise ricochet lost worlds. buna neredeyse eminim. ama bu şirketin çiftlik oyunu yok.

belki de bir kaç sene sonra farm-frenzy'i oynadım ve bir şekilde birden fazla anıyı bağdaştırdım.
  • biseysorcaktim  (24.04.24 21:10:03) 
[]

Şirketlerin ödedikleri vergileri görmek üzerine

Şu web sitesinden e-sirket.mkk.com.tr şirketlerin vergi numaralarına baktım, dijital.gib.gov.tr buradan ise ne kadar ödeme yapmışlar (çoğunlukla yapmamışlar) onu gördüm.

* bazı şirketler "matrahsız" yazıyor. bu kar etmedikleri (ya da böyle söyledikleri) için hiç vergi vermedikleri anlamına mı geliyor?

* ilk verdiğim linkte 2919 şirket var, her şirketin ismi çıkmıyor. neden sadece bazı şirketlerin bilgileri yer alıyor orada?

* vatandaş olarak her şirketin ne kadar vergi verdiğini (vermediğini) görme hakkım var mı? nasıl?

* küçük esnaflar için kasanın arkasına vergi levhası asılması yasal bir zorunluluk değil mi, çok az yerde görüyorum bunu. gördüklerim de okunmuyor zaten. internetten vs sorgulanıyor mu küçük esnaf?

* küçükler neyse de; amazon, çiçeksepeti, koç holding vs bi kaç aklıma gelen şirkette "matrahsız" yazıyor sonuçlarda. resmen rastgele sorgu yapıp vergi ödeyen şirket var mı diye baktım, pek başarılı olamadım.

 
Sadece vergi levhasına bakarak herhangi bir çıkarım yapmak güç. Örneğin bir şirket yıl sonunda 10 lira brüt kar yapmıştır fakat 12 lira da vergiden düşülebilen bir yatırım harcaması vb. yaptıysa matrahsız görünebilir ya da dediğiniz gibi kar etmemiş de olabilir, bunun da yüzlerce sebebi olabilir. Şirket halka açık değilse ne kadar vergi ödediğini göremezsiniz (vergi levhasını paylaşıyordur vesaire, o ayrı konu).

Halka açık şirketlerin mali verileri zaten kap’ta vardır, mali verileri okuyabiliyorsanız tüm detaylar orada mevcuttur.
  • orient blue  (22.04.24 11:15:11) 
[]

patatesi kaç liradan aldınız en son?

geçen markette 64liraydı kilosu. küçük ve özel bi patatesmiş. seçerek aldığım başka bi patates 19tl idi. haşladım ama eskiden olduğu gibi afiyetle yenecek gibi değildi.

pazara çıkmadım uzun zamandır, o yüzden pazar fiyatı çok farklı mı merak ediyorum. uzun zamandır lezzetli patates yemedim. muhakkak acı bi yeri denk geliyor artık, önceden sadece patates yiyerek yaşayabilirdim.

istanbul, avrupa, hal fiyatları 15-25 arasında olduğunu söylüyor. pazarda da 20-30 arasındadır sanırım. migrostan çok farkı yok bu durumda.

siz kaça aldınız, nereden alıyorsunuz, neye dikkat etmeli?

 
3 kg. 50-TL. pazardan - konum Çankaya, Ankara


  • ankarakecisi  (18.04.24 11:28:19) 
Migros'tan indirimdeyken 19.90'a almıştım ben de. En ucuz Bim'de 9.90'a görmüştüm ama hepsi tomurcuklanmıştı, o nedenle almadım.


  • peki madem  (18.04.24 11:49:34 ~ 11:50:08) 
su an taze patatesler cikmis olmali fiyatlar bu ara biraz yuksek gidebilir. ankara ortalamasi 15-20 tl arasidir. seyyarlarda fiyat daha dusuk olabiliyor.


  • duyulmasi gerektigi kadar  (18.04.24 13:27:23) 
Duyulması gerektiği kadar+1

Taze sarı patatesler çıktı, ince kabuklu, pazarda 3 kilo 50
  • grimavi  (18.04.24 14:55:25) 
Bugün pazarda 3 kilo 100 gördüm Erenköy /istanbul


  • SiyamkedisiZorro  (18.04.24 17:57:21 ~ 17:57:36) 
Patates ve sogan pazardan almaya calisiyorum. Cunku cok taze, markettekiler berbat. Patates kilosu 15-16 civariydi, alirken kizartmalik mi haslamalik mi aliyorum ona gore karar veriyorum. Nevsehir patatesi almis babam pazardan gecen, hayatimda bu kadar citir bu kadar altin sarisi kizarmis patates gormedim. Mukemmel patates kizartmasi oluyor bilgi vermis olaym.


  • arbre  (18.04.24 19:53:50) 
[]

otomobil sahibi olmak ve sabit giderler üzerine bazı sorular

bugünün piyasası ile 1.2 - 1.5m arası, bir kaç yaşında bir otomobil sahibi olsam, fazla kullanmıyor olsam bile sabit giderleri benim için aşağı yukarı gideri nedir?

---
otomobil lazım olmuyor genelde. tatillerde de kiralık araç kullanıyorum. bu yüzden borca harca girip bir araç sahibi olmak istemedim.

ancak zaman zaman ihtiyaç duyuyorum. vergisi, kaskosu, otoparkı, bakımı vs gibi kalemler yüzünden hep öteledim araç sahibi olmayı.

şu linkteki model ederinde/ayarında bir araç sahibi olsam, 30 yaş, erkek, daha önce arabası olmayan biri olarak, kasko/sigorta/vergi gibi bedeller nedir? başka ne gibi maliyetler çıkar bana? otopark yok, bir yere abone olmam lazım.

www.sahibinden.com
(linkteki araç temsili)

 
mtv var bu yıl 4 taksit halinde ödedik ne kadar ödediğimi hatırlamıyorum aracın özelliklerini girip mtv'sini öğrenebilirsin internetten.
yazlık kışlık lastik olayı var kışlık yeni lastik almıştım 16 bin civarıydı sanırım.
kaska sigortaya 10 yıllık kazasız bir araç için 17 bin tl ödedim toplamda biraz daha ucuz olsun diye birkaç özellik çıkarttırdım.yoksa 20-21 civarıydı.
iki yılda bir araç muayanesi var bu yıl 1800 tl civarındaymış. sitede otopark ücretimiz yok onu bilmiyorum.
çok kullandığım için yağ değişimi çabuk geliyor. bunlar dışında yılda bir kere ufak tefek sanayii ya da bakım işi çıkıyor.
yukarıda yazdıklarımdan mtv ile kasko sigorta her yıl, muayene iki yılda bir oluyor. lastiklerde uzun süre gidiyor.
  • ercu cozer  (13.04.24 14:12:00 ~ 14:12:41) 
Benzer rakamda bir araca sahibim geçen ay araç kasko vs yaptım
MTV :2400
Trafik sigortası :4500
Kasko :10000
Bakım 8000
Benzin aylık 2800 tl
Muayene 2200 tl
  • spacevan  (13.04.24 14:30:26) 
Benim arabanın masrafını yazayım, emsal olsun.

Bakım: 5.432 Ekimde yaptırmışım. Kötü sanayi tecrübelerim var. Asla sanayiye götürmem. Senede bir servis bakımı iyidir. İki senede bir şu parça deyip. Adamın dişini çekiyorlar, ama olsun. Akü ve lastik, raf ömürlüdür. Onlar da bir gün masrafa dahil olacak.
MTV;654 TL çarpı 2 ama muhtemelen bundan sonra hep çarpı dört olarak kitlenecek.
Kasko: 6233 TL Ekimde ödemişim. Yılların hasarsızlık indirimi ve özel torpil sayesinde az
Zorunlu taşıt sigortası : 3054 TL Ekimde ödemişim.
Araç muayene :533 TL Eylül 22'de vermişim. 2 senede bir.
Egsoz emisyon : ? Aklımda kalmamış ama cezalı ödediydim. Bu da 2 senede bir.
Otopark derdim yok. Buna bir fiyat alamazsın. Bulunduğun yer ve otopark durumları çok değiştirir fiyatları
  • Mirket  (13.04.24 14:39:10) 
benim tahminim sizin otoparkla beraber aylik isletme masraflariniz 8-10k civarina gelecektir.


  • duyulmasi gerektigi kadar  (13.04.24 14:50:29) 
Bütçelerken genelde aşağıdaki formülü kullanıyorum. Şimdiye kadar işe yaradı. Deneyin isterseniz.

Yıllık masraflar (kasko dahil) = 0.06 x ( Arabanın kasko değeri)

Tabii yakıt hariç.
  • alfired  (13.04.24 14:55:17) 
Bunların yanında pek konuşulmayan arabanın amortismanı var. Her sene %10 değer kaybedecek aracınız sıfırına göre. Yaş ilerledikçe değer kaybı azalacak tabi ama ilk seneler %10dur kabaca.


  • Mcfly  (13.04.24 18:06:22) 
benzer bir fiyatta araba için yazıyorum.

mtv en az 3000
sigorta 5-6000
kasko en az 15 bin - ilk araban olacağı için
bakım en az 5-6000
muayene 2200
yakıt kullanıma bağlı. otopark meselesi var o da değişken. yazlık kışlık lastik alma, taktırma, saklama masrafı var.

hangi şehirde kullanacaksın, trafik nasıl, park problemin olur mu bunlar da önemli. arabanın değer kaybına çok takılma. zaten binmek için alıyorsun. tutulan bir model alırsan ciddi bir değer kaybı da olmaz.
  • paintov  (13.04.24 22:45:12) 
[]

kiralık araçta alt muhafaza hasarı

selamlar,

bayram tatilinde bir araç kiraladım daha önce de kiraladığım kurumsal bir firmadan. full paket sigortası var. üst segment bir araç.

kırsal ama sürtmemesi gereken yolda altı sürekli sürtünce bi yerde kontrol ettim ki, plastik alt muhafaza kapağının vidalarından biri çıkmış ya da kırılmış, bir kaç cm aşağı sarkığı için hız kesicilerde bile sürtüyor. bayram dolayısıyla kaportacılar kapalıydı, ben de daha dikkatli sürdüm ve can sıkıcı bi durum olmadan seyahatimi tamamladım. buna ben mi sebep oldum, daha önceden var mıydı bilmiyorum. ama önceden var olma ihtimali yüksek. çünkü alırken sağını solunu incelesek de, altına bakmadım. sağında solunda ufak tefek çizik-çarpma vs olduğu için bu da önceden var olabilir diye düşündüm.

yarın sabah teslim edeceğim.


1 - kaportacıya gidip yaptırabilirim miyim ufak bi bedele? bi vida takıp çıktığı yeri taksa, ya da bir şey uydursa olacak. olur mu?

2 - hiç bir şey demeden bırakayım aracı, full paket sigortası var. ihale bana kalırsa bile oradan karşılarlar mı? mini hasar kapsamına giriyorsa bir beyan olmaksızın buradan karşılanıyor ama bu mini hasar mıdır bilmiyorum.

araç mercedes c200. plastik bir kapak bu. aracın altına girebileceğim bir yer bulamadığım için kendim girip bakamadım.

bahsettiğim duruma dair görsel
hizliresim.com

 
Aracın altına bakmazlar ve anlamazlar bilene. Sadece tak sök olayıysa bedeli 10 bin altında kalacağı için sigorta kapsamına girer.


  • JackDanielSparroww  (13.04.24 07:42:00) 
ön tamponun alt kısmını kasiste kırzıştım, teslim ederken gösterdim, kaskoya sunmak için bir belge imzalatıp 5 kuruş istemeden teslim aldılar arabayı. Saten kaskolu olduğu için usta vb aramayın, açıkça söyleyin burası böyle böyle diye


  • abbabaabbaababbabaababbaabbabaab  (13.04.24 09:16:57) 
Ben punto araçta sürekli yaşıyordum bunu. Sürekli yaşama sebebim de muhafazanın farklı bir araca ait olmasıydı tabi o ayrı. Gidip hemen vidalatıyodum, çok basit bir olaydı. Ben olsam gider vidalatırım, kimseyle uğraşamam. Ama eğer doğrudan aracı götürürseniz bence onlar da sorun etmeyecektir, sadece muhafaza çıktıysa basit bir olay bence. Kapak yani bir esprisi yok, su vs korumak için.


  • huzurlarinizda huzursuzluk  (13.04.24 12:43:19) 
1- aracı sakin bir yer de yanlamasına kaldırıma çıkar
2- yere gazete kağıtları koy aracın altına yat
3- japon ile bölgeyi sabitle sonra soğutucu sık
  • HellKeePer  (13.04.24 13:20:04) 
Aracın altına bakmazlar teslim alırken oldu ki baktınız tur küçük hasarları umursamıyorlar , zaten full paket sigorta yaptırmışsın niye dert ediyorsun ki ? Ben olsam kesinlikle gitmezdim öncesinde servise falan. Madem bu kadar dert edecektin niye sigorta yaptırdın :)


  • Mcfly  (13.04.24 15:19:50) 
[]

Sabahları daha kolay yorulmak

Sabah kalkıp duştan çıkınca kalp ritmim 90lara dayanıyor. Hani kimi insanlar çok kahve içer ve çarpıntı yaşar ya, öyle oluyor. Ya da aşırı heyecanlanınca ritim değişir ya ona benzer bir şey.

Sadece duşla daha doğrusu doğrudan buhar ya da sıcak su ilgili bir durum değil bu, evden çıkıp iki üç kata denk gelen yokuş/basamak çıksam da aynısı oluyor.

Bu durumlar sadece uyandıktan sonraki bi kaç saat oluyor.
Açlık, kan şekeri vs gibi durumlarla ilgili olabilir belki, tam olarak bunlar nedir bilmiyorum.

Bi kaç saat sonra her şey yolunda. Sabah 7buçukta spora gittiğimde spor biterken kendime geliyorum tam anlamıyla. O yüzden sabah sporu keyifsiz oluyor.

Velhasıl, ne olabilir bu bahsettiklerimin sebebi? Teşekkürler.

 
sabahları nabız ve tansiyon yüksek olur zaten.
ben sabah spor yapılmasını doğru bulmuyorum. kalp sağlığı için riskli. öğleden sonra veya akşam yapmak daha doğru.

  • benarrivo  (09.04.24 12:45:10) 
[]

Seçim bittikten sonra okulun kapatılması

Bugün oyumu kullandıktan sonra başka bir şehre geçtim ve akşam beşte okula sandıkları izlemeye gittim. Beş olunca içerideki tüm vatandaşları polis dışarı çıkardı, müşahitler girebiliyordu ama vatandaş okula yarım saat kadar giremedi. Zarflar sayılırken ya da tasnif edilirken vatandaşlar giremez dediler.

Sonra içeri girdik, zarflar daha açılmamıştı, yeni yeni açılıyordu. Sınıflara girip zarfların açılıp tasnif edilmelerini sorunsuz izledik.

Sayımlara gelince müşahitler dışında herkes sınıf dışına çıkarıldı. Engellenmedi kimse, kapıdan izleyebilirsiniz dediler ama kapıda yığılma oldu. Kapıdan pusulalar tam görülmüyor ya da duyulmuyor. Sınıflarda yeterli sayıda müşahit vardı.

Ben hiç bi seçimde bunları yaşamadım. Var mı böyle bir şey?
Bu bahsettiğim yer silme akpli bu arada.

 
Olması gereken bu zaten. Sizin orada bulunup bulunmamanız bir şeyi değiştirmez içeride partilerin ve YSK'nın temsilcileri var. Çoğunluğun belli bir partiden olmasıda işleyişi etkilemez.


  • doharkoman  (31.03.24 19:40:28) 
O ilk yarım saat, polisin dışarı çıkarma hakkı var mı bilmiyorum ama müşahit/görevli değilseniz ve başkan dediyse kapıdan izlemek durumundasınız.


  • substituent  (01.04.24 00:27:45) 
[]

Geniş aralıklı sineklik - elek

internette nasıl arayacağımı bilemedim, belki yardımcı olan çıkar.

ihtiyacım olan şey geniş aralıklı bir elek ya da sineklik. aralıkları yaklaşık 2-3 milimetre civarında olmalı. sinekliklerde "göz aralığı standart olarak 18x16" şeklinde açıklamalar gördüm. eğer bu 1.8 x 1.6 mm anlamına geliyorsa, benim daha büyük olanına ihtiyacım var. standart sinekliklerdeki aralığın iki katı genişliğe ihtiyacım var aşağı yukarı.

metal kedi sinekliklik teli de esnek tül gibi de olabilir. elek olarak kullanacağım.

internette ne şekilde arayabilirim?

 
Kalbur teli

Elek olarak kullanacağım deyince, direk olarak kalbur da alabilirsin.
  • Mirket  (03.03.24 19:00:15 ~ 19:03:54) 
[]

Bu ürünün kumandasını nasıl temin edebilirim?

www.hepsiburada.com

osram uzaktan kumandalı ledli lamba.

kumandası çok jenerik. farklı marka ürünlerde de gördüm. muhtemelen aliexpress'te ya da trendyol'da bu kumandalar satılıyordur ama nasıl arayacağımı bilemedim.

bu lambadalardan bir kaç tane var, kullanıyorum ama kumandaları bozuldu ya da kayboldu. o yüzden bir kaç tane kumanda alacağım, ampülsüz.

 
valla bende noname şerit led vardı. kumandası birebir aynıydı ama osram'a uymadı.


  • delidir yakalayin  (28.02.24 19:37:35) 
şöyle diyim, aynı ampüllerden bende de var. enteresan bir şekilde perdeme takılı olan yılbaşı ışığının kumandasıyla bile çalışıyor:) perde ışığını açarken bir bakıyorum ampülün rengi değişmiş.


  • wild honey suckle  (29.02.24 08:45:27) 
bende de bir led vardı şansa televizyon kumandasının açma kapama düğmesi onu da açıp kapatıyordu.


  • bravoteam  (29.02.24 09:48:48) 
[]

IOS - NameDrop özelliği - NFC - Arkadaş olarak eklemek

İki ios17 cihazı birbirine dokundurunca telefon numaralarını alıp veriyor. Bu özellik ya da benzeri bir özellik, kendi uygulamamda farklı amaçla kullanılabilir mi? örneği iki telefon dokundurulunca, eğer ikisinde de benim uygulamam varsa, birbirlerini arkadaş olarak eklesinler gibi.

Alternatif olarak, arkadaşlık özelliği olan bir cep telefonu uygulamasında, insanlar birbirlerine uygulamadan arkadaşlık isteği göndermek dışında nasıl arkadaş ekleyebilirler?

Mesela qr kodumu okut, app yüklüyse arkadaşlık daveti at değilse markete yönlendir. (bunu yapıyorum)

Onun dışında, NFC ya da benzeri bir yöntem bu amaçla kullanılabilir mi? Teknik olarak mümkünse bile, kötü bi fikir mi?

Popüler sosyal medya uygulamalarında arkadaşık isteği göndermek için ne gibi yöntemler kullanılıyor?

 
ios’ta nfc üçüncü tarafa kapalı olduğu için yapamazsınız. qr olabilir ama o konuda bilgim yok.


  • orient blue  (28.02.24 14:11:17) 
[]

içecek önerisi - meyve suyu alternatifi

merhaba,
kola vs gibi içecekleri pek az tüketiyorum. pek iyi gelmiyor. meyve suyunu özellikle AOÇ nar suyunu severim ama doğası gereği şekerli olduğu için o da iyi gelmiyor. bir bardak ya da biraz fazlasını içince uykum geliyor.

çay, kahve ve su dışında, böyle ferah ferah ne önerirsiniz sonrasında bayıltmayacak?

 
Meyve suyu olarak migrosta sekersiz yuzde yuz meyve sulari var ondan iciyorum

Evde elma ve erik kurusundan kompostu yapabilirsin yapimi asiri basit sadece kaynatiyorsun az bisey seker atarsin

Uludag sekersiz limonata var ama cok fazla tuketmesen iyi olur tatlandirici fln var

Migrosta kafeinsiz kahve var nescafe gold tavsiye ederim uyku sorunu falan yasatmaz

Bitki cayi var gene migrosta melisa + papatya cok guzel ve sakinlestiriyir huzur veriyor
  • Zetnikov  (23.02.24 17:24:39) 
karadut suyu, karadut ozunu satin alip soguk suyla karistirip icebilirsiniz.


  • gule gule  (23.02.24 17:25:30) 
Smoothie makinesi alıp deneyin. Benim favorim ananas, nane, limon smoothiesi. Çok ferah.


  • jazzabel  (23.02.24 17:37:32) 
naneli limonata.
soda ayran.
soda limon.
naneli fesleğenli ayran.
  • jelly bear  (23.02.24 17:45:57 ~ 17:46:21) 
Reyhan şerbeti.


  • Amaranta ursula  (23.02.24 18:10:45) 
maden suyu

su dışında en sağlıklı içecek herhâlde
  • ermanen  (23.02.24 18:59:10 ~ 18:59:35) 
Yeşil çay, mate, safran...


  • doharkoman  (23.02.24 19:02:04) 
[]

"kiracım çıkarsa yenisini bulamam" devri ne zaman kapandı?

ya da kapandı mı bu devir?

ben öğrenciyken evi tuttuktan kısa süre sonra vazgeçmek zorunda kalmıştık ve ev sahibi "ben yeni kiracı bulamam" deyip cayma bedeli istemişti, vermiştik.

şimdilerde ise ev sahipleri kiracıları çıkarmak için fırsat kolluyor. "yerine yenisi iki üç günde gelir, bir iki boş kalsa bile zarar etmem, yeni kiracıdan yüksek kira alırım" diye düşünüyorlar.

* evlerin kiracısız kaldığı durumlar hala var mı (çok fahiş, aşırı yüksek istenen yerleri görmezden gelelelim)
* ne zamandır bu durum oluştu?

 
Pandemi nedeniyle inşaat faaliyetinin yavaşlaması, durması sonucu arzın azalması
Kaçak göçmenler nedeniyle konut talebinin artması,
Türkiye'nin tekrar enflasyonist ortama geçişi,
Tuik'in efsane TEFE, TÜFE tespitleri,
Deprem nedeniyle konut talebinin artması,
Devlet'in %25 kararları.
Faiz oranlarında artış nedeniyle ipotekli satışların durma noktasına gelmesi.
Kentsel dönüşüm süresince kiralık konuta ihtiyaç duyulması

Yukardaki bileşenler bir araya gelince o devir kapandı ve artık hep kapalı olacak.
  • Mirket  (21.02.24 11:08:41 ~ 11:10:38) 
şu aralar fiyatlar çok yüksek olduğu için sanırım böyle bir durum var, yan dairem 3 aydır boş istenen fiyat beylikdüzü için 21 bin TL 3+1 için bakıyorum 571 tane ilan var bu bölgede, apartman görevlisi evi sorun bile yok diyor.


  • eja  (21.02.24 12:52:06) 
İstanbul için 2019'da bitme dönemi başlamıştı. 2017 de başlayıp 2020 ye kadar süren gayrimenkul kriziyle beraber 2018-2019 da yeni ruhsat sayısı düşmüştü. Bu dnemde fiyatlar neredeyse hiç artmıyordu. 2019 eylül ayından itibaren kiralık ev bulmak çok zorlaşmıştı ama insanlar pek farkında değildi. 2020 faiz kampanyasıyla beraber durum hem net anlaşıldı, hem de ekonomi nedeniyle yatırım iştahı arttı. Konut stoğu talebe cevap veremedi


  • iustitia omnibus  (21.02.24 15:01:34) 
[]

Balkan göçmeni olup da vatandaşlık alan var mı

Büyüklerim bulgaristandan geldiler ve hala yaşıyorlar. Bi kısım akrabamız hala orada ama pek bi bağlantımız yok. Zamanında bazı tanıdıklarımız vatandaşlık aldılar. Ancak süreç nedir ben bilmiyorum. Bu süreçten geçenler tecrübelerini aktarabilir mi?
Babaannemin buraya gelirken verilen denklik belgesi ya da kimliğini aldık.



 
Bir iş arkasım yaklaşık 10 yıl bu bahsettiginiz şey için ugraştı. Durumu aynı sizinki gibiydi. Sonra bu vatandaşlık konusunda bir zaman aşımı konusu varmış. En son orda takılıp kalmışlardı


  • limonlu eksi  (18.02.24 22:56:33) 
işten ayrılan bir arkadaşım aldı bulgaristandan annesi sanırım orada doğmuştu kendisi türkiyede doğdu vatandaşlıkla çok uğraştı şuan 3-4 ayda bir 1 hafta oraya gidip kalıyor vatandaşlığın geçerli olması için. çok fazla detay sormamıştım


  • eja  (19.02.24 13:36:24) 
sürecin içinde biri olarak bilgi vereyim. eja'nın bahsettiği yılda birkaç kez ülkeye girme zorunluluğu (sanırım yılda 2) ebeveyn üzerinden başvurularda geçerli değil.

babaanneniz haklarından vazgeçmeden Türkiye'ye göçtüyse eğer başvurup kimliğini kısa sürede alacak. bunun üzerine babanız annesi üzerinden vatandaşlık başvurusu yapacak. randevu her zaman kolay bulunmuyor. bulduktan sonra birkaç prosedürü atlatıp sofya'da vatandaşlık için bir mülakata girecek. bu mülakat sonrası 3 yıl kadar bekleyecek. bu başvuruyu yapabilmesi için ciddi bir hastalığı ya da sabıkası olmaması gerekiyor.

(bu mülakata çok yakın zamana kadar tercüman ile girilebiliyordu. yasanın değişmesi söz konusuydu. son durum nedir emin değilim.)

babanızın vatandaşlığı onaylandığında siz randevu alacaksınız. aynı süreçten bir de siz geçeceksiniz.
  • brakgn  (19.02.24 16:25:39) 
teşekkürler yanıtlarınıza.

babaannemim ciddi bi hastalığı yok ama 80 yaşını aştı.
haklarından vazgeçmemişler sanırım gelirken, öyle bir prosedürden bahsetmedi.

mülakata babaannem girmeyecek mi? ben tüm bu işlemlerde 80+ yaşındaki kadını götüreceğiz diye düşünmüştüm ve o zahmeti vermek istemiyordum.
  • biseysorcaktim  (19.02.24 18:56:00) 
haklarından vazgeçmediyse sadece konsolosluk üzerinden başvuru yapması yeterli. aslında diyecek ki ben bulgaristan vatandaşıyım zaten ama kimliğim, pasaportum yok. yenisini rica ediyorum. bu konularla ilgilenen aracılar var, destek alabilirsiniz.


  • brakgn  (20.02.24 12:10:40) 
[]

Araç kamerası yapışkanı

Takıp bi daha kullanmayacağız diye dikiz aynasının altına doğru yapıştırdım. Şoför koltuğundan ekranı görünmüyor. Ama bazen ekranı görmek de iyi olabilirmiş.

Yapıştırdığım yerden çıkarıp beş altı cm aşağı yapıştırmak istiyorum ama nasıl çıkaracağım yapıştırdığım yerden? Çok güçlü bi şekilde yapıştı. Çıkarıp başka yere yapıştırıken yapışkan özelliği zarar görecek mi?

70 mai s500 pro plus

 
Tekrar zor tutabilir ama zaten çift taraflı banttır üstündeki de. Herhangi bir yapı marketten ya da internetten iyi marka bir çift taraflı bant alırsanız işinizi görür. 3M marka bantlara bakabilirsiniz.
İz falan yaparsa da sıcak suya batırılmış bezle silin biraz, çıkar.

  • pianeta  (04.02.24 14:21:44) 
[]

arabadaki çizik ve bedeli

resimde gösterdiğim hasarın bedeli nedir sizce?

sağ ön ve sağ arka kapının altında bir tane, sağ arkada kapıda bir tane daha çizikler var. derin değiller. parmağıma belli belirsiz bi pütürcük geliyor gezdirdiğimde.

çamurluğun olduğu yerde de iki tane göçük var.

pegeout 508, bi kaç bin km'de kiralık araç.

i.hizliresim.com

fotoya göre 40 ila 70 arası tutar dediler. o kadar olur mu gerçekten? hangi koşullarda öyle olabilir.

teşekkürler.

 
40 ile 70 arası yetkili servis fiyatıdır. parça sayısı arttıkça ve düzeltmenin zorluğuna göre fiyat değişir.

sigortasız kiralık araçsa bir de aracın tamirde yattığı günleri talep edecekler.
  • orpheus  (29.01.24 01:57:47) 
40 bin olmasına imkan yok. kapı değişse belki. o da zor.


  • jelly bear  (29.01.24 09:21:11) 
çamurluk ve kapı sacı yırtılmışa benziyor. bence de tutar.
siz yapmamıştınız dimi zaten. sabah kalktığınızda yola parkettiğiniz aracı bu şekilde bulmuştunuz. polis çağırıp tutanak tutturun, park halinde çarpma şeklinde kaskodan yapılır. zaten kiralık araç. kaskosu vardır.

  • artci sarsinti  (29.01.24 10:03:36) 
[]

Neden 00.49 seçildi

Axiom 3 görevi dün yapılacaktı, hava şartları ya da muhtelif sebeplerle ertelendi ve 00.49'ta yapılacak, bir kaç dakika sonra.

neden 00.49?


 
genelde yydu yörüngeleri ve fenomenlerden kaynaklanıyor. belirli bir t zamanında x konumuna gönderilebilmesi için planlamalar yapılıyor. bunun yanı sıra, uçuş yörüngesinde risk oluşmaması için de uydu trafikleri de göz önüne alınıyor. mesela starlink'e ait 3500'den fazla uydu var, bunun harici çeşitli amaçlarla binlerce uydu daha var. trafik kısmı da son derece önemli.

en ekonomik ve ideal rota için de belirli gün ve saatler bekleniyor zaten. burda iss'e gidildiği için nispeten daha esnek olsa da hepsi bir arada değerlendirilince tahminim bir gün içinde çok fazla seçenek olmayan farklı dakikalar ortaya çıkıyordur. mesela bugün olmasa, yarına kadar 2-3 seçenek daha vardır, ekip ve kontrolleri de dahil edip sallıyorum, 09,12,15 seçenekleri elenir, 22:17 gibi bir tanesi seçilir.

genelde böyle işliyor. iss'e değil de mars gibi çok daha uzak bir yere gidiliyor olsaydı bu uçuşlar bu kadar esnek olamaz, günler içinde, en geç 1-2 hafta içinde tekrar denenmeye çalışılır, olmazsa da muhtemelen aylar hatta 1-2 yıl sonrasına ertelenirdi. tabi maliyet derdi olmayan bir fırlatma ise (ki artık ticarete döndü bu iş neredeyse ve birinci öncelik maliyet)
  • avatar is back  (19.01.24 01:21:34) 
Avatar is back'in söylediklerine ek canlı yayında şu söylendi: herşey saatine kadar belli, oraya gittiklerine o uzay istasyonunun universal bir time'ı var, ona uyabilmeleri için yemek saatleri dahi belli -2 yada 2.5 dedi tam hatırlamıyorum- yani tıpkı uçaklardaki yemek verme saatleri gibi gittiğiniz yere adaptasyonun sağlanabilmesi için herşey zamanlı.


  • baldan kaymak  (19.01.24 01:59:16) 
[]

Cihazdaki online videoyu TV'ye yansıtmak [chromecast]

Telefonumda ya da bilgisayarımda izlediğim online filmlerde, sağ altta, başka cihazlara chromecast yapabileceğim bir buton çıkıyordu.

ona basınca, aynı ağda bulunan mibox'ta o filmi açabiliyordum.

bir süredir o buton kayboldu. ne telefonumdan ne de bilgisayarımdan cast yapamıyorum. o buton çıksa bile asla mibox'a bağlanmıyor.

neden olduğu hakkında fikir sahibi olan var mı?

 
Ağın kendisini (router’ı) ve mi box dahil tüm cihazları resetleyip deneyin bakalım.


  • orient blue  (11.01.24 18:58:22) 
1) aynı kaynaktan mı deniyorsunuz? bazı video kaynaklarında o buton olmayabiliyor. Yani mesela Netflix'te ve Youtube'da da mı kayboldu?

2) cihazlar aynı network'e mi bağlı? Yeni bazı modemlerde 2 farklı wireless kanalı olabiliyor biri 2.4 ghz diğeri 5 ghz. bunun normalde sorun olmaması lazım ama yine de ilgili cihazları aynı tip network'e bağlayıp bir denenebilir.

3) başka bir olası sebep, modemlerde AP isolation ya da client isolation diye bir seçenek oluyor. Eğer aktif hale getirilirse ağdaki cihazlar birbirini görmüyor. Normalde bu seçenek aktif değil ama yanlışlıkla sizin modemde bir şekilde açıldıysa belki sebebi bu olabilir.

4) mi box'a yazılım güncellemesi vs. geldiyse onu yapmak yararlı olabilir.
  • king lizard  (11.01.24 19:36:16) 
[]

notepad++ karşılığı mac için

windows'ta en sevdiğim şeylerden biri notepad++ adındaki program. mac'te yok. karşılığı ne olabilir?

tecrübe ettiklerim arasında en yakını sublime text. daha iyisini bulamadığım sürece sublime text diyeceğim bu sorunu cevabı için

---
VSCode'u aktif kullanıyorum, text-editör'den ziyade editör benim için. çok ayarım eklentim var. bi de sürekli projeler açık.

atom, brackets ve ağır bunlar bi not defteri için.
vim for mac var ama alışık değilim vim tarzı kullanımlara.

notepad++ 'ın en büyük artısı büyük dosyaları bile hızla açması, text editing'le işleri çok hızlı yapması idi. boşlukları sil, trim et gibi basit fonksiyonları çok kullanıyordum. ya da not etmem gerekirse bir şeyi, hemen ona yazıyordum.

 
ben de sublime text kullanıyorum


  • nuevo  (10.01.24 12:15:48) 
sublimetext +100


  • foster  (10.01.24 12:22:28) 
[]

Esnafın fiş kesmemesi üzerine

durumu anlamak istiyorum. aranızda ticaretle uğraşanlar da vardır, tersi durumda olan da. polemik olmadan makul bi tartışma olsun lütfen.

esnaftan nakit bir şey aldığım zaman eğer fiş kesmezse yüzde 10-20 gibi bir oranda kdv'sini ödemiyor, bu ona kar kalıyor.

kredi kartı ile ödediğimde hem pos kullanım bedeli hem de vergisini veriyor. yani 100 liraya satılan ürünü nakit satarsa (ve çoğunun yağptığı gibi fiş kesmezse) 20küsür kadar ekstra kazanç sağlayacak.

ama şunu merak ediyorum, esnaf arada bir vergi vermemeyi gözönünde bulundurarak o ürünü 100e satıyor, eğer vergi kaçıramasa idi o ürünün bedeli 120 olmayacak mı?

yani günün sonunda esnafın ödediği vergi, aslında benim ödediğim vergi ve esnaf aracı yapılarak ondan tahsil ediliyor. günün sonunda onun ödememesi vatandaşın ödememesi anlamına gelmiyor mu?

 
Aslında doğru tarafından bakmışsınız, KDV satıcının değil, son alıcının cebinden çıkan bir vergi türüdür, sil sile yoluyla toplanıp devlete ödenir.

Ama tabi bizde hiç bir sistem doğru işlemediği için bu da tam anlamıyla doğru değil.

Her sektör birbirinden farklı, hem kar oranları hem de faturalı mal alıp almama durumları her sektörde farklı.

Aslında tüm fiyatlar fiyat + kdv olarak listelenmeli, böylece bu kavgalar da olmaz. Ama sanırım her sektör yasal olarak buna uygun değil. Eğer +kdv olursa fiyatlar, hemen hemen herkes yani kdv ihtiyacı olmayan sıradan halk "nakit alalım, kdv ödemeyelim" yaklaşımında olur.

Sözlükte okuyoruz kdv/fiş/esnaf başlıklarını hani, orada esnafa çemkirenlerin %90'ı "fiş almazsak kaça olur" kafasındaki senin benim gibi insanlar :)
  • John Bloor  (08.01.24 13:05:20) 
artık her yer ciddi şekilde kart kullanımına geçtiği için, tüm fiyatlar kdv eklenmiş, elde edilen karın ona göre belirlendiği yerler durumunda. nakit ödemeyip fiş kesilmediği zaman ise ekstra kar durumuna geçiliyor.


  • avatar is back  (08.01.24 13:21:18) 
avatar is back +1

şu zamanda tüm fiyat ayarlamaları pos komisyonu ve artı vergilere göre yapılır. Siz nakit ödediğiniz zaman özel bir indirim almıyorsanız, giydirilmiş vergi ve komisyon ücretini peşin ödeyerek , kredi kartı ile ödeme yapanlara göre daha fazla ödemiş olursunuz.
  • Rao  (08.01.24 14:12:01) 
[]

Kira artış üzerine

3 sene önce girdiğim evde geçen sene neredeyse iki kat artış ile 5000e oturdum. ev sahibi geçen ay aradı ve yeni dönemde 15bin istediğini söyledi. gerçek enflasyona göre hesaplayınca aşağı yukarı 12-13 eder dedim, ben bilmem falan dedi. makul bi noktada buluşuruz dedik ve kapattık.

%25 yasası devam ediyor ancak ben bunu doğru bulmuyorum. tüik enflasyonu %50 civarında, bu da gerçekçi gelmiyor. girdiğim zamanki dolar kurunun bugünkü karşılığı ve dolardaki enflasyonu hesaplayınca 11e yakın bir tutar ediyor. enag enflasyonu %125 civarında, bu da (5000 * 1.25)+5000 = ~12bin eder.

ben bu paradan fazlasını vermeyi doğru bulmuyorum.

aynı sokakta evler 17-19 arası, kimisi daha yeni, kimisi eşyalı. bu evin ederi tahminimce 15-17 gibi bir şey olurdu bugün tutacak olsam (diğer ilanlara bakarak bunu söylüyorum).

bir şey demeden 12bin göndereyim diye düşünüyorum. hata yapmış olur muyum?

 
Ben de %25 i mantıklı bulmuyorum fakat dolar da mantıklı değil bu noktada. Çünkü türkiyede herşeyin fiyatı dolarla birebir artmıyor iş gücü dolar ile orantılı artmıyor en basitinden. Enag enflasyonu belki piyasadaki enflasyonu gösteren en doğru sonuç fakat yine devlet bunu dikkate almayıp tüik tüfesine baktığı için memur zamları - asgari ücret zamları tüfe baz alınarayak yapılıyor. Dolayısıyla bu noktada bence en mantıklısı tüfe.

Ancak evinizin kirası piyasaya göre çok geri kalmışsa ve sizin de maaşınız geçen seneye göre tüfeden yüksek oranda arttıysa ben olsam biraz daha bonkör olurdum. Sonuçta her ev sahibi zengin değil belki o adam o parayla çocuk okutuyor bilemiyorsun. Mümkünse orta noktada buluşmak hem sizin hem ev sahibinizin huzuru için en mantıklısı.
  • nuevo  (04.01.24 16:25:51 ~ 16:26:35) 
Anladığım kadarıyla geliriniz Türkiye koşullarında enflasyona karşı korunduğu için ve niyetiniz iyi olduğu için en lehine olacak şekilde hesap yapmışsınız güzel de yapmışsınız, olaya bakınca ev sahibinin niyetinin kötü olması irrite edici ama siz niyeti kötü değil derseniz hesapladığınız tutar vicdanen gayet makul, ben de ev sahibime elimden geldiğince düzgün zamlar yapıyorum ama hiç daha 1 kez aramadı beni kira zammı için.


  • atom karincanin torunu  (04.01.24 16:48:42) 
12 veya 13 guzel. 12500de bulusalim. 15 cok ama kavga edecek duruma gelirseniz ona da razi gelin derim


  • ala09  (04.01.24 17:34:33) 
Çok güzel düşünmüşsünüz ama ben aynı sokakta yer alan yeni kiralanan diğer evlerle kıyaslamayı doğru bulmuyorum, evin değerini böyle ölçemezsiniz. Onlar şu an 17-19 olabilir ama siz sonuçta eski kiracasınız biraz avantajınız mutlaka olmalı. Bence de 11-12 teklif edin kabul etmezse kendi bilir yasal zamdan devam edin derim,çünkü bu işin sonu gelmez.


  • uzaydan kumanda  (04.01.24 19:21:12) 
12 13ten kapı açınca 15 istemiş heralde.

bu konularda adil olmak lazım.

yeni evler 17 falansa, sizden 15 istemesi makul değil. siz yeni kiralamıyorsunuz.

%25 de olmaz, enflasyon oranı %65, bunun karşılığı da neredeyse 9 bin yapıyor.

10 bin makul. 12 çok iyi bence.
  • gurur  (05.01.24 10:05:59) 
[]

VPN Engellemeleri

Geçen haftalarda türkiye'de bi çok vpn engellenmiş ve çalışmaz hale gelmişti. hala engelli mi vpn'ler? sorunsuz olarak kullandıklarınız neler var? expressvpn'i gözüme kestirdim, edinecektim. sorun yaşıyor musunuz?




 
Surfshark şu an Superonline ve ttnet de çalışmıyor.

Sözlükteki başlıklarında güncel bilgiler var. Oradan kontrol edebilirsin
  • jackyr  (04.01.24 15:18:09) 
oncelikle sunu birakayim bilgisayarda kullanmalik olarak

www.eksiduyuru.com

soruna cevap olarak acikcasi ben hicbir vpn'e guvenmiyorum. teknik olarak aciklamak istersem cok uzun surer. :)) bir ara mozilla vpn cikaracakti baktim hala cikarmamis turkiye icin. aralarinda en alinasi mozilla'ninki.

ben hetzner uzerindeki vps'lerimden birine openvpn server kurdum. kendi hususi profilimle bilgisayardan veya telefondan istedigim gibi almanya ip'si ile gezinebiliyorum.

hetzner uzerinde en ucuz vps sanirim 3 euro falandi. openvpn server icin de hazir script var (github.com) sadece kullanici adi ve sifreni giriyorsun. kuracak olan olursa yardim ederim.
  • arakaali  (04.01.24 20:44:14) 
[]

herkesin az-çok bildiği rap şarkıları

sanırım gansga's paradide, still, smoke weed everyday herkes tarafından en az bir kez duyulmuştur. bu şarkıların ne olduğunu bilmeyenler de muhakkak bi yerde denk gelmiştir.

bunlar gibi başka örnekler var mı?


 
lose yourself
without me
still d.r.e
the next episode
rockstar
  • jelly bear  (22.12.23 00:47:47) 
rap değil de hip hop olarak sayabilirim belki aklıma gelenlerden, gerçi herkes muhakkak bir yerde denk gelmiştir denebilir mi hepsi için tam bilemedim ama olsun:

snoop dogg/pharrell - beautiful
salt-n-peppa - let's talk about sex
house of pain - jump around
2pac - california love
sir mix-a-lot - baby got back
missy elliot- get ur freak on
outkast - hey ya
50 cent - in da club

birtakım eminem şarkıları da sayılabilir, herkesin kulağına çalınacak kadar meşhur oldu bazıları (jelly'ninkilere ek olarak stan, cleaning up my closet, my name is ve the real slim shady örnek verilebilir belki)
  • nimberjack  (22.12.23 01:34:00) 
[]

IPhone Pil Sağlığı

Yaklaşık bir buçuk yıldır iphone 13 kullanıyorum. yaza kadar pil sağlığı iyiydi, sonra bi ara 96 olduğunu gördüm. bugünlerde tekrar baktığımda 89 olmuş. düzgün düzgün kullanıyordum halbuki.

* iphone için bir buçuk yılda 89'a düşmesi normal midir?
* iki yıl içinde 80 altına düşerse garantiden yenileriz demişler garanti kılavuzunda, öyle mi? böyle kullanmaya devam etsem düşecek o zaman?
* dikkatli kullanırsam da garantisi bitene dek muhtemelen 81-82 civarında olacak. napayım, dikkatsiz kullanayım ve garantisi bitmeden servise mi vereyim 80 ve altına düşürüp de?

teşekkürler.

 
Dikkatli/dikkatsiz kullanımın kullanım ömrünü çok etkilediğini düşünmüyorum. Ben hep iyileştirilmiş şarj açık, orijinal şarj cihazı dışında şarj etmeden kullanırım. 2022 Nisan ayında aldığım cihaz şu an %87 pil sağlığı gösteriyor. Muhtemelen ne yaparsam yapayım 2024 Nisan ayına kadar %80'e gelmeyecek ki yaklaşık 5 aydır arabada carplay kullanımı sebebiyle kabloya bağlı geziyorum.

Garanti bitmeden %80 altına düşürebilirsen çok kral hareket yapmış olursun, garantisiz döneme yeni pil ile girersin.
  • en bi orijinal  (19.12.23 22:02:21) 
Ekim 2022'den beri (~14 aydir) iPhone 14 Pro Max kullaniyorum, baktim simdi %98'e dusmus pil sagligi. Esimle ayni gun almistik, onunkine baktim onunki hala %100. Yani sizinki biraz hizli dusmus gibi.


  • sertac akin  (19.12.23 22:10:10) 
nisan 22 alımlı 13 pro

%88 gece takar sabah çıkarırım, carplay ayda 1-2 kez kullanırım, ayda 4-5 kez gün ortasında şarj ederim.
  • prezarlatif  (19.12.23 22:57:43 ~ 22:58:11) 
büyük bataryalı telefonların ömrünün daha uzun gittiğini gördüm ben. Yani SE modeli 2 yılda %82'ye düşerken 12 Plus vs. o kadar düşmüyordu. 3 yıllık iPhone 11 de henüz %82'de mesela. Ama orantılı gitmiyor, ilk yıl hiç düşmeyip sonra birden deli gibi düşebiliyor, sonra %80'lerde stabil kalabiliyor. Apple'ın hesaplama yönteminde veya pillerin yapısında bir iş olabilir.

Benzeri Macbook Air ve Pro arasında da oldu. Herhalde şarj ettikçe ölen pil haneleri benzer sayıda ve 3000 mah olanda daha az yüzdeye tekabül ederken 2000 mah olanda daha çok yüzde gitmiş oluyor gibi yorumladım ben.
  • nhk ni youkosu  (19.12.23 23:12:20) 
Normal düşmesi. 2 yıl oldu benim de %86. herkesin telefon kullanma alışkanlıkları aynı değil. Doldur boşalt sayısı kapasiteyi etkiler.

Garanti şu durumda geçerli: 500 döngüyü geçmeden %80 altında düşmeli. Bu durumda ücretsiz değişim olur ancak.
  • jelly bear  (19.12.23 23:34:34) 
[]

çamaşır makinesi vs portatif mini yıkama makinesi

2-3 litre hacmi olan, içinde minik bir motoru bulunan kova tarzı makineler var. fiyatı aşağı yukarı 1bin lira bugünlerde. çorap, havlu, iç çamaşırı, tişört gibi şeyler yıkanabiliyor. öyle bi ürün almak istiyorum.

tek yaşıyorum ve büyük makine için çamaşır biriktirmeye kalktığımda bi haftayı geçiyor.

onun yerine ufak bi şey olsun da, bi tişört, iki çorap olsa bile yıkayım diye düşündüm.

günümüz modern çamaşır makineleri, bir çorap da olsa ekonomik olarak yıkayabiliyorlar mı? harcadığı zaman, su ve elektrik için, bir tişört iki çorap yıkamak istemiyorum. eski bi çamaşır makinem var. benim makinemin ekonomik olduğunu ya da içindekini algıladığını sanmıyorum.

bu amacım doğrultusunda, portatif makine kulllandınız mı hiç? tecrübeleriniz var mı?

örnek (daha iyi ya da kullanışlı modelleri de var)
www.amazon.com.tr

 
Öyle bir şey yıllar önce vardı bende.
Bir leğene su deterjan ve çamaşırını koy. Parmağını sokup 20-30 defa saat yelkovanında 20-30 defa da tersi tarafta döndür. Sonra çamaşırını çıkar, durula, sık. Ne kadar temizlenirse işte onu yapıyor.
Durulamayı da sıkmayı da kendin yapıyorsan bizahmet yıkamayı da yaparsın zaten. Çok gereksiz bir alet.
  • Mirket  (30.11.23 12:22:27) 
[]

elektrikli araçların çekilememesi üzerine

sözlükteki yolda kalan elektrikli araç başlığında öğrendim, elektrikli araçlar itilemiyormuş.

daha doğrusu, boşa alalım, 3-5 adam bi el atalım kenara çekelim deyince bile bir sürü arıza yapıyormuş.

bunun sebebi de elektrikli araçlarda vitesi boşa alıp tekerlekler ile motor arasındaki bağlantının koparılamamasıymış.
çok şaşırdım bunlara.

ittirince motor döneceği için elektrik üretip aküye ve diğer elektrikli aksamlara zarar veriyormuş. soğutma mekanızmalarının çalışması için de aracın çalışıyor olması gerekiyormuş.

1- cidden, yol ortasında kalan aracı yol kenarına çekmek için 15 metre çekince de bozulabiliyor mu araçlar? çekiciye yüklemek için beş metre çekmek bile zarar veriyor demişler ama aklım almıyor. yavaş yavaş 15 metre çekince ne ısınacak, ne elektrik üretecek (teker motor dişli oranı 1e10 gibiymiş, tekerlek 15 defa dönse motor 150 defa dönecek. yine de çok problem değil ki?

2- neden üretim yapılırken bu konuyu gözardı etmişler. opsiyonel olacak bir şey değil ki bu. aracı motor çalışmazken de ittirmek/çekmek gerekebilir.

gerekirse manuel bi yöntemle bile tekerlekler ile motorun bağlantısını kesmek ne kadar zor olur ki araba üreticileri için.

 
Bence şehir efsanesidir, mutlaka bu düşünülüp manuel bir yöntem eklenmiştir. Aynı şey otomatik araçlarda da var, araç çalışmıyorken boşa alınamadığı için itmek çekmek imkansız.

Ama genelde vites kolu yanında, ya da vites körüğü/kapağı altında bir manuel basılan zımbırtı olur, ve buna basıp manuel olarak vites boşa alınabilir.
  • John Bloor  (10.11.23 12:13:22) 
[]

Dünyanın En Borçlu ülkeleri

En büyük borcu olan ülkeler arasında ABD, Çin, Japonya gibi büyük ülkeler var. hatta listeye bakınca, bi kaç istisna dışında, ne kadar büyük ve gelişmiş ise o kadar borcu var.

bu ülkelerin borcu neden bu kadar yüksek?
kime borçları var?
nasıl hesaplanıyor bu?
sanıyorum ki, abd'nin 32trilyon borcu var ama bir sürü de alacağı var. bu 32 trilyon net borç değildir

meraklısı için;
www.usdebtclock.org

 
Borçlandırmaya dayalı kapitalist sistem böyle gerektiriyor.

Son yüz yılda kurulan ve sözde bağımsız sayılan çoğu ülkelerin gerçekte ekonomik olarak tam bir bağımsızlığı yok. Burada kredi dağıtan İmf ve Dünya bankasını iyi incelemek gerekiyor.

Çoğu devlet, maliye politikalarında dışarıdan yönlendirilir. diğer yandan askeri darbeler de ileriki zamanda alınacak ekonomik kararlar için yön verici nitelikte oluyor.
Yine geçmişte bir ülkedeki yaşanan toplumsal olayların hemen öncesinde hükümetin aldığı/alamayı düşündüğü parasal politikalara da bakmak gerek.
  • diyecevaplandı  (06.11.23 22:31:06) 
Abi devletler de sirketler de cash para ile çalışmaz.
Misal Fransa'nın borcu olayını heralde milattan önceden beri duyuyoruz bir şey olduğu yok. Çünkü dönüyor sistem.

Kimse senden çıkıp tefeci gibi "borcunu öde" yapmıyor. Bahsedilen paralardan anlarsın zaten.

Çoğu borç bu arada öyle imf falan değil bondlar ile. Ha tabi ülkeye göre değişir de çoğu sana bana borçlaniyor. Misal Amerika'nın %53ymus 2020 istatistigine göre. Tabi içinde sirketler falan da var ama asıl olay bireyler. Ama Fransa'da misal eu merkez bankası varmış baya.

Misal Fransa örneği gene; kişi başına düşen borç 45 bin euro. Acayip fantastik bir para değil.

Kısacası borç olması normal, ancak küçük ülkeler için sıkıntı borç. Ama kontrol altında olması ve düzenli yatırım alıp odemelerin yapılması önemli.
  • logisticsmanager  (07.11.23 00:35:11) 
borclari var ama alacaklari da var. sonucta dunyadaki her ulkenin borcu alacagindan fazla olamaz teknik olarak. dunyada her ulkenin borcu vardir, her ulkenin de alacagi vardir. borc ile alacak birbirine esittir zaten.

kisinin kredi kartiyla iphone alip zengin hissetmesi gibi dusun. sisirme ama ise yariyor, iphone aldigi icin acliktan olmuyor.
  • baldur2  (07.11.23 06:31:54) 
Tek başına borç bir şey ifade etmiyor. Ödeme gücün var mı, o önemli.

* 500 milyon borcun var ama cebinde 100 milyon varsa sıkıntı.
* 500 trilyon borcun var ama 5.500 trilyon paran varsa, borcun diğerine göre bin kat daha fazla olsa bile sıkıntı değil.

Öte yandan dünya ekonomisi bir süredir büyük sıkıntıda. Bu durumda ülkeler birbirine sarıyor. ABD-Çin, Abd-Rusya vs. gibi. Bunun sonucu birisi delilik yaparsa, sonu kötü biter.


.
  • kartallar yuksek ucar  (07.11.23 08:46:50 ~ 08:48:34) 
Para ilk zamanlar altın karşılığı basılırdı , artık para ve alın ilişkisi koparıldı , bu nedenle para borçla yaratılıyor. Yani para =borç demek.
Bankalar aslında parayı borçla çoğaltıyor, yani para sistemini borçla yürüyor.
Borcun büyüklüğünün bir önemi yok, önemli olan borcu ödeyebilme gücü.
Bu haliyle para sistemi aslında sürdürülebilir de değil, o nedenleki krizler , savaşlar oluyor maalesef.
  • Rao  (07.11.23 09:17:20) 
[]

Gün içinde AI Chat araçlarını ne şekilde kullanıyorsunuz?

Benim için bir süredir chatGPT elim ayağım oldu.
biraz daha informal şeyler için de bard iyi cevaplar veriyor.

gün içinde özellikle iş konusunda (yazılım) çok faydalanıyorum. (şu kodda hata nedir, bunu şu hale getir benim için, böyle böyle yaptım ama daha iyi yolu nedir) şeklinde soruyorum çoğunlukla.

* bu iki araç dışında kullandığınız yerler var mı? chatGPT'nin ücretsiz hali yetiyor şimdi, ücretli özellikleri gözardı edebilir (muhteşemse paylaşabilirsiniz yine de)

* gün içinde işi hızlandıracak, zaman kazandıran başka yöntem ya da pratikleriniz varsa paylaşabilirsiniz.

teşekkürler.

 
excel için kullanıyorum ben de arada güzel çözüm üretiyor gerçekten.


  • veritaslibertas  (03.11.23 13:39:27) 
dertleşiyorum.

onun pek derdi yok ama benim derdimi onun derdi gibi yapıyorum işte.
  • Lubb  (03.11.23 16:22:07) 
kod yazdiriyorum.


  • taurina  (03.11.23 18:22:33) 
[]

THY - 100üncü Yıl Reklam Çalışması

www.youtube.com

cumhuriyet'in 100üncü yılı sebebiyle yukarıda verdiğim linkten görülen çalışmayı yapmışlar. istiklal marşı yaklaşık 80 farklı enstürmanla kaydedilmiş, uçakların anlın konumuna göre melodi değişiyormuş.

ben anlamadım tam olarak, uçakların listesi var ekranda, hangisine tıklarsa müzik ona göre mi değişiyor? hangi bölge üzerinde en çok hangi uçak varsa o bölgeye dair müzik mi geliyor.

yapılan uğraşa ya da ortaya çıkan işe dair bir eleştirim yok, sadece anlamadım.

 
o esnada ekranda gördüğümüz uçak hangi bölgenin üzerindeyse o bölgenin özel enstrümanları veya müzik tarzı ile istiklal marşı çalınıyor diye anlamıştım


  • delidiyorum  (03.11.23 08:10:06) 
thy uçaklarının anlık konumuna göre istiklal marşını çalışıyor karışık enstrümanlarla. 190 tane uçağın konumu alınıyor. 81 tane de müzik aleti var. yani 81! (81 faktöriyel) farklı şekilde bu parça çalınabiliyor. çalınma sırasını hangi enstrümanın çalınacağını da uçakların konumu belirliyor.


  • jelly bear  (03.11.23 09:37:34) 
[]

çok kısa kesilen tırnaklar nasıl düzelir

tırnaklardan çok rahatsız oluyorum. birazcık uzayınca hemen kesiyorum, zaman içerisinde, kesilen beyaz kesimin parmaklarımın epey gerisinden başladığını farkettim.

kısalta kısalta, kesim noktasını çok geriye taşımışım yani. normal hali bana uzun geliyor beyazlıkları görünce.

nasıl düzeltebilirim? manikür falan bu işe mi yarıyor
(erkeğim, kesmek dışında hiç tırnaklarım üzerine düşünmemiştim)

 
Tırnak kesmek güzel.
Sadece burada ölçü biraz fazla kaçmış. Sanırım tırnağın uzarken edindiği o beyazlıkları daha erken göreceksin.
Keserken tırnakları, deriye yakın noktadan az bir pay burakın ve çok hafif törpüleyin.
Normal koşullarda düzeltileceğini sanmıyorum.
  • diyecevaplandı  (01.11.23 19:00:47) 
Cildiye hekimine görünün tırnak yatağı zarar görmüş olabilir hekimin tavsiyelerine uyun.


  • doharkoman  (01.11.23 19:41:38) 
[]

macbook ve harici klavye

harici klavye kullananlar touchpad'i kullanmıyorlar mı? fare mi kullanmak durumundayız..

ben mouse kullanmak istemiyorum (mac'in touchpadiyle mutluyum) ama harici klavye almam gerekiyor. klavye'li touchpad var mı (apple marka olmayan ve aynı mac touchpadini aratmayan)?




----
macbook klavyesinden çok şikayetçi değilim ama bazı tuşlarda sıkıntı yaşıyorum ve fonksiyon tuşlarının olmaması işimi zorlaştırıyor.

mac'e uyumlu istediğim gibi ve makul fiyatlı bir klavye buldum ancak harici klavye kullanırsam mac'teki touchpad'i kullanamayacağım. harici bi mouse kullanmıyorum yıllardır, sadece touchpad'i kullanıyorum ve bundan vazgeçmek istemiyorum.

ne yapabilirim bu konuda? günde 18-20 saat bilgisayar başındayım bir süredir, ve böyle devam edecek. laptopu masadan uzaklaştırıp sadece ek monitörden çalışmak istiyorum. haliyle ve dolayısıyla fareye ihtiyaç duruyorum.

 
mac touchpadini aratır aratmaz bilemem:

www.amazon.com.tr
  • inheritance  (20.10.23 15:25:35) 
Apple marka olmayan demişsiniz öyle bişey mümkün değil. Touchpad klavye kombinasyonlarındaki touchpad'ler meh at best çalışıyor. Apple olmayan klavye ok apple uyumlu güzel klavyeler var ama apple olmayan trackpad ben rastlamadım.

Magic Trackpad 2 ekstra masraf olmakla birlikte başka çözüm yok.

Ben macbook önümde klavye trackpad + mouse + 2. harici monitör olarak kullanıyordum.

Mac mini geçince trackpad alırım dedim ama magicmouse yetiyor şimdilik.
  • hedep  (20.10.23 16:34:22 ~ 16:36:35) 
magic trackpad alman lazım. eşi benzeri yok.


  • jelly bear  (20.10.23 17:05:05) 
[]

Neden çok fazla ödeme sistemi var

vodafone pay, turkcell pay, migros pay, papara, ininal, bkm express, colendi, sipay... her bankanın ya da büyük kurumun dijital cüzdan uygulaması var.

son bi kaç yılda böyle çok fazla hizmet ortaya çıktı.

kullanıcı parasını cüzdana atıyor, firma bu paraları değerlendiriyor ve oradan gelir mi elde ediyor? bunu yapıyordur da tek olayı bu değildir, sebebi ne bunca yatırımın?

 
dijital bankacilik olmasa sen benden aldigin 100 TL ile baska bir yere olan borcunu öderdin, o kisi baska bir yere borcunu öderdi vs. Sonuc olarak o 100 tl hep piyasada dönecekti.

Dijital bankacilik ile kesilen komisyonlardan dolayi o para belli sayida el degistirme sonrasinda sifirlaniyor. Yeni cikan servislerin hepside bir sekilde bu pastadan pay kapma derdindeler.
  • VIPCH  (19.10.23 14:15:11 ~ 14:15:35) 
O uyguamalardan birinde çalışmış biri olarak cevap vereyim. Çünkü olabildiğinden dolayı... Bunlardan bazıları para kazanıyor. Mesela ininal, Papara... Bazıları da (Özellikle bazı GSM şirketi ve bankaların sunduğu ürünler) başkaları yaptığı için para kazanmamasına hatta kaybetmesine rağmen yapıyor. Bunlar kağıt üstünde "Efendim bizim X milyon müşterimiz var zaten, bunların %Y'si kullansa, onlardan da Z lira komisyon alsak... Zaten bakın onlar da yapıyor, biz yapmazsak ve gelecekte bu alan patlarsa onlar aya giderken biz yaya kalırız" falan diye üst yönetime pazarlanan, sonra sağda solda sektörel ödüller alıp, reklamların gazıyla belli sayıda kullanıcıya ulaşan ancak hiçbir zaman gerçek anlamda kara geçmeyen işler. Bunlara harcanan yazılım, bakım, reklam vb. gideri düşünüldüğünde bunların tamamının kar etmesi imkansız zaten. Zira Türk insanının finansal hizmete para ödeme alışkanlığı sınırlı. Haliyle sürekli kampanyaydı, bedave işlemdi falan diye sübvanse edilmeleri lazım.


  • salihdt  (19.10.23 14:27:00 ~ 14:27:49) 
[]

Gazze'den canlı yayınlar

Youtube'da canlı yayın ile gazze'nin bombalanmasını gösteren bir çok yayın var. farklı açılardan, dünden beri devam ediyor bu yayınlar.

bir kaç dk'da bir bombalar düşüyor. gece karanlığında ise şehir aydınlanıyor tam anlamıyla. çok korkunç.

yorumlar aktif kimi yayınlarda. insanlar zevkten dört köşe, heyecanla izliyorlar. ama bazı yorumlar insanlıktan çok uzak.

bu insanlık dışı değil mi? savaş suçu olmuyor mu bu? festivalde bir çok insanı öldüren hamas yüzünden filistin'e yapılan bu saldırıya onay verebiliyor muyuz? asıl şunu merak ediyorum, hamas ile filistin farklı kavramlar değil mi? tüm şehrin hamas destekçisi olduğunu düşünmek yanlış sanki?

savaşlar hep korkunçtu, hala korkunç. dünden beri israil yüzlerce sivilin ölümüne sebep oldu. bazı hesaplar ölen insanların, enkaz altında kalanların fotoğraflarını paylaşıyor. israil'e yakınlık duyanlar bu ölüleri görünce mutlu oluyorlar. bu nasıl iş?

sözlükte de filistin bunu haketti diyen entry'ler yüzlerce favori almış. aksini düşünenler ise linçlenmiş.

ben mi yanlışım bu konuda? dediğim gibi, hamas'ın yaptığı terör faaliyetleri, filistin halkının bu denli bombalanmasını, elektrik-su kesintisi ile halkı yok edilmesini haklı çıkarır mı? siviller isterlerse şehri terk edebiliyorlar mı?

 
Hiçbir sivilin öldürülmesi sebep ne olursa olsun haklı değildir. Benim kafamda bu olay halen oturmadı, 11 Eylül nasıl ki amerikanın politika ve savaş sıkılaşması için bir bahane olduysa bu durumda bana İsrail'in Filistin'e saldırması için açılan bir yol olarak görünüyor, tabii ki gerçekleri biz asla bilemeyiz.


  • mirty  (10.10.23 17:33:46) 
dünya kurulduğundan beri bu böyle. herkes kendi açısından değerlendirir. savaş zaten haklı olanın değil güçlü olanın kazandığı bir durum. teoride israil bombalayacağı yerleri önceden bildiriyor veya hamas'ın roket fırlattığı noktaları bombalıyor. prtikte bu ne kadar doğrudur bilmiyorum.


  • orpheus  (10.10.23 17:40:53) 
evet kolektif olarak halka roket atmak, suyunu kesmek, halkın diktiği geçimini sağladığı zeytin ağaçlarını da kesmek savaş suçu fakat bu dediğin sadece kağıt üstünde ve bunu kimin uyguladığına göre değişiyor


  • freebird5406_2  (10.10.23 17:47:56) 
tr'de su anda bir arap nefreti var gocten dolayi o yuzden milletin israil tarafinda durmasi normal.

simdi sen kendini adamlarin yerine koy, birisi senin evini bassa, yakin akrabalarini oldurse, kacirsa, eziyet etse vs. Ne yaparsin? Adamlara cicek mi yollarsin yoksa peslerine dusup yok etmeye mi calisirsin? Yok etmeye calismak insanlik sucu mu yoksa nefi mudafa mi?

su anda yasanan olay tamamen "filler tepisir, cimler ezilir" bu arada diger arap ulkeleri nerde, neden izliyorlar? Su anda ustlerine bomba yagdirilanlar arap degil mi?

Yaw bu araplar.. neyse..
  • cooperr  (10.10.23 17:59:23) 
Savaşların görünürdeki askeri ekonomik siyasi nedenlerinden daha başka temelinde her zaman inanç/din vardır. Kim, kimi seviyorsa kendisini ona yakın hisseder veya onu destekler.

Devletler arasında hukuka uygunluk genelde menfaat paylaşımı ortak olduğunda oluyor diğer türlü her şey gerçekte güçlü olanın istediğine göre şekil alır. Birinci ve ikinci dünya savaşlarından sonra diğer devletler halsiz ve kendi yatalarını sararlarken uluslararası her tür ilişki, emperyalizm görevini İngiltere'den devralan ABD merkezli şekillendi.

Evet, savaşta çocuk, yaşlı ve silah kullanmayan kimseler öldürülmez. Öldürülmemeli. Müslümanların yanı sıra az da olsa israilin şu an yaptıklarını desteklemeyen ve bunu eleştiren yahudileri de görüyoruz medyada.

Olayları sadece bir anlık, senelik veya 10 yıllık olarak değil, tarihe uzanan yönüyle incelemek lazım.
diğer yandan arzı mevud gerçekleştirmeye yönelik Yahudilerin kitabında yazılı olanlar da bu olayların ana sebeplerindendir. bölgede kendilerinden olmayan ve her tür nefes alana neler yapılacağı kitaplarında yazılıdır.

Dahası, geçmişte İsrailli bakanlardan birinin: bu savaşı bitirmek istiyorsanız Tevrat'ı değiştirin.. türünde açıklaması her şeyi özetliyor.
  • diyecevaplandı  (10.10.23 18:16:02 ~ 18:39:38) 
Savaş böyle birşey. İki taraf ta insanlıktan çıkıyor.
Bu son olayda sivillere karşı böyle büyük ve pratikte bir kendilerine de yarar sağlamayacak saldırı yapan Filistin tarafı daha suçlu.

  • parka  (10.10.23 18:49:57) 
burada birde gazze ile filistin ayrımı yapmak gerekli, gazze filistin'e ait bir yer değilmiş gibi duruyor buradan bakınca, eğer filistin / batı şeria yönetimi gazze'yi sahiplenmiş olsa idi, o kısımdan da saldırılar olur veya şu anda batı şeria'dan roketler israil tarafına ateşlenmiş olurdu, destek gelirdi veya diğer ülkelerden cihatçıların geçişleri için kapılar açılırdı bişiyler olurdu.

sanırım gazze şehri kendi başına biraz, filistin'e ait bir pasaport taşımıyorlar sanki öyle olsa batı şeria'ya taşınırlardı. hamas orada komple devlet gibi olmuş, baksana ordu kurmuş, silah üretmiş, plan yapmış.

filistin derken fisiltin'i bir toprak bütünü olarak mı bir devlet olarak mı ayırdığın önemli.

sanırım gazze'de kendini filistinden ayrı tutuyor, zira batı şeriadan destek gelsin derdi, onun yerine diğer cihatçı müslüman örgütlere çağrı yapıyor.

elektirik yok, su yok, yemek yok, ilaç yok, şehire giriş çıkış yok, bir yandan o yayınlarda gazze'de şehirin kenarından israil'e roketlerin atıldığını da görüyoruz. bir tek sen ben değiliz ki, o videoyu çekende, israilde görüyor, o bölgedeki insanlarda görüyor.

anladığım kadarı ile gazze şehrinde yaşayanlar hamas ile bir fikir ayrılığında görünmüyor.

insanlık suçu mu? bu da tartışılır, kimisi israil'e nazi oldun dedi, kimisi net bişi demedi, UN tam olarak net bişi demedi mesela, zaten zor olan durum daha da zorlaştı, acil ihtiyaçlara izin verilmeli. türkiye de bişi demedi henüz, aman sakin olalım arkadaşlar bi durun yaw zaten ortam gergin dedi.

her iki tarafında birbilerine yıllar içerisinde yaptıkları ayrı ayrı vicdana sığacak şeyler değiller.

edit: gazzedeki halk hamas ile fikir ayrılığında değil gibi dedim ama fikir ayrılığında olsa ne olacak, silahı yok bişiyi yok, nasıl dirensin zaten. hamasa karşı eylem yapsa hamas git buradan diye pankart taşısa vurular onu hemen. gazzeden bağlanan amca haması destekliyor mesela.
  • selam  (11.10.23 01:47:33 ~ 01:56:54) 
[]

Sürekli dışarı çıkmak isteyen kedi

Önce pencereye, sonra pencere önüne derken, bi iki kez bahçeye kaçtı. dışarısının tadını almış olmalı ki sürekli çıkmak istiyor.

dışarıdan eve girerken kaçmaya çalışıyor. apartmanda bi ses olduğunda, zil çaldığında, dışarıdan ayak sesi duyduğunda hemen kapıya koşuyor.

bunlar klasik kedi davranışları aslında, problem olduğunu düşünmüyorum.

ancak son günlerde acı acı ses çıkarıyor, ağlıyor gibi, yalvarıyor gibi.
bir şey mi oldu, mama/su vermeye mi unuttum, kumu mu temiz değil diye gidip bakıyorum sonra anlıyorum ki dışarı çıkmak istiyormuş.

en sonunda açıcam pencereyi, ister gel ister gelme diyeceğim.

ne yapmak lazım? duymazdan mı geleyim? üzülüyorum da. arada bi kapıdan kaçıyor. açık bırakıyorum dönsün diye, apartmanda turluyor sonra geri geliyor.

 
[]

Sözlükte arama yapmak

Bir başlıkta yüzlerce entry var ve "en iyi" ifadesini içeren entryleri görmek istiyorum.

başlıkta ara dediğim zaman "ben, sen, kendi, evren, uyarıyı, ciddiyim" gibi bir çok kelime içeren entry'leri de getiriyor.

google da olduğu gibi "en iyi" ifadesi şeklinde getir diyemiyor muyuz?

ya da "en" diye aratıyorsam, başına sonuna boşluk koysam da ben, sen gibi sözcükler gelmeye devam edecek.

nasıl yapıyorsunuz?

 
Basina sonuna bosluk koyun. Tirnaksiz sekilde " en iyi " seklinde yani.


  • sertac akin  (06.10.23 11:59:53) 
[]

Macbook'ta ikinci ekran

2019 model intel işlemcili macbook pro cihazım var ortalama kalite eski bi monitörüm var.
monitörü takınca fanı çok çalışıyor, çok ısınıyor. bazen can sıkıcı oluyor.
kronik bi durummuş bu.

* zaten monitör almak istiyordum, iyi kalite bi monitör alsam yine bu kadar ses yapacak mı?
* bu sesi kesmenin bi yolu var mı?
* geçen sene de kullanmıştım bu monitörü o zaman ses yapmıyordu sanırım. güncellemeyle falan mı oluştu bu sorun?

 
bildiğim kadarıyla sıkıntı gpu nun 2. monitor takıldığında full performansta çalışmayı istemesi.

* monitor farketmeksizin yapıyor
* eğer monterey kullanıyorsanız alttaki değişiklik işe yarayabiliyor.
Go to Settings -> Battery => Check the Low power mode both for Battery and Power adapter

apple.stackexchange.com

* hep vardı bildiğim kadarıyla, yazın daha fena hale gelebiliyor.
  • alembic  (25.09.23 16:34:35) 
Kronik bi problem olduğuna aşırı eminseniz mac fan control yazlımı ile gpu ile alakalı fanın devrini düşürebilirsiniz.

Fakat kronik bi problem değil de gerçekten ısıntıyla alakalı bir şey ise çok güzel olmaz :D genel sıcaklık seviyelerine en azından ilk etapta kontrol edin sıklıkla.

Bu dediğim bence çok müthiş bi çözüm değil başkaları napmış ona da bakın bence.
  • hedep  (25.09.23 21:51:16 ~ 26.09.23 00:36:08) 
[]

Aile hekimliği tetkiki ve tiroid fonksiyon testi

Tiroid fonksiyon testi yaptırmam gerekiyor.
aile hekimliği tetkiki adı verilen testlere dahil bir şey mi yoksa farklı kavramlar mı? kandaki t3, t4, tsh gibi değerlere bakılıyormuş. kan tahlili verince bunlara da bakılmış mı oluyor?



 
aile hekimliğine gidip tiroid değerlerime baktırmak istiyorum diyeceksiniz (t3-t4-tsh rutin bakılan şeyler değil sizin söylemeniz gerek)

ancak 11 senelik hipotiroidi hastası olarak hiç aile hekimliğinde kan vermedim. aile hekimliğinde kanlar belirli saatte toplanıp laboratuvara gönderiliyor ve geçen sürede az da olsa kan da bozulma oluyormuş. aşağı yukarı aynı değer olur belki ama takipli hastaysanız o riski almayın demişti doktorum.
  • melodi  (20.09.23 15:57:16) 
[]

BES'in hangi kurumdan olduğunun bir önemi var mı?

Yaklaşık 1buçuk sene önce çalıştığım yerde otomatik bes açılmıştı, kapatmadım. devam etmek istiyorum. o bankayı sevmiyorum, kullanmak istemiyorum.

* bes'imi taşıyınca 1buçuk yıllık hakkım da gelecek diye biliyorum, doğru mu?
* hangi şirkete geçtiğim önemli mi? bes fonları belli zaten. X şirkete geçsem Y şirketinin kurduğu fonu alamıyor muyum?
* komisyon, kesinti vs gibi şeyler az-çok aynı değil mi?
(sağlık sigortamın olduğu ve hali hazırda memnun olduğum kuruluşa geçmeyi düşünüyorum)

 
Şöyle bir yazı var bakabilirsiniz

www.zeynepcandanaktas.com

Temelde sıkıntı şu, bağlı olduğunuz şirkete girerken çıkışa ertelenmiş giriş aidatı diye bir kesintiyi kabul etmiş oluyorsunuz bütün şirketlerde var bu. Bunun miktarı brüt asgari ücretin %8,5'i ve süresi 5 yıl. Siz değişiklik yapmak isterseniz bu beş yıllık aidatın alınmadığı ve artık alınamayacağı her yıl için toplu şekilde bu kesintiyi yapıyor. Bu da yaklaşık 5 bin lira civarında bir tutara denk geliyor.
  • akhenaten  (14.09.23 13:18:02 ~ 13:25:01) 
Bunu BES'i taşıyacağınız kuruma sorsanız bence yardımcı olmaya çalışırlar. Hatta geçiş kesintisi filan varsa pazarlığını yaparsınız.


  • SiyamkedisiZorro  (14.09.23 14:03:32) 
[]

İç Mimar ne iş yapar, bana lazım mı?

Evimde bir odam boş. Ofis yapmak istiyorum orayı. evden çalışıyorum uzun süredir ama çalışma düzenimin yeterli olmadığını farkettim.

masa, kitaplık vs alacaktım. bir profesyonele danışmak iyi olabilir diye düşündüm.

iç mimar ne yapar, bu tarz durumlarda mı destek verirler. oda aşağı yukarı 15-20 m2. kiracıyım, fazla kır dök yapılamaz.

armut'a yazmak istemedim teklif etmek ücretli olduğu için. bu tarz bir işlemin piyasasını bilen paylaşırsa sevinirim.

 
instagramda çeşitli accountlar var. mesela mimarıntersi diye bi account var, yıllardır taki edereim. o hem bu tarz danışmanlık veriyor, hem de bu konularda giriş niteliğinde bi eğitim de verebiliyor. son dönemde story paylaşımları azaldı ama eski paylaşımlarına ve websitesine bakabilirsiniz.


  • sirkelimon  (14.09.23 07:56:32) 
mimarintersi +1 demeye geldim


  • 65 derece  (14.09.23 13:01:55) 
[]

Kortizonlu iğne - dipromed (diprospan)

nisan-mayıs ayında doktora gittiğimde alerjik rinit çok fazla olduğu için hap falan tek başına yeterli değil, bir ay etkili iğne gerekiyor dedi. ismi de dipromed (diprospan muadili).

iğneyle beraber derdim tasam kalmadı. şahane bir şeydi.
haziran'da tekrar iğne yaptırdım. zaten yazın az oluyordu alerji, yine beni çok mutlu etti.

bir kaç haftardır azar azar yine alerjik rinit etkisini gösteriyordu. bugün dayanamadım, ilacı aldım ve tekrar iğne yaptırdım.

bu kadar şahane bir ilaç olduğu için "so good to be true" diye düşündüm ve içime bir kurt düştü. bu ilaç kortizonlu olduğu için öyle her ay gideyim yaptırayım denmiyormuş. kortizonlu olduğunu bilmiyordum. prospektüsten: (DİPROMED’in içeriğinde etkin madde olarak betametazon dipropiyonat ve betametazon sodyum fosfat bulunmaktadır. genellikle bir kortikosteroidtir. Betametazon, inflamasyonu (iltihabı) ve bağışıklık yanıtını baskılayarak çalışan güçlü bir steroiddir.)

ayda bir yaptır dediğine eminim. iyi bir doktordu, ilgisinden ve tedavisinden çok memnun kaldım ama kortizonlu bir ilacı bu kadar sık kullanmama teşvik etmesi yanlış değil mi?

kortizon zararlı mıdır, kötü müdür emin değilim ama doktorların ve tanıdıklarımın kortizonlu ilaçlardan imtina ettiklerini bildiğim için biraz tedirgin oldum.

soru: dipromed iğneyi alerjinin arttığı zamanlarda, bir-iki ayda bir yaptırmak kötü mü? sözlükte biri "senede birden fazla olmamalı" demiş.

 
Hocam benim bildiğim 6 ay - 1 yılda bir yaptırılıyor. Doktoronuz 6 ayda bir falan demiş olmasın? Başka bir doktora da danışın bence.


  • jangbogo  (10.09.23 05:07:34) 
[]

ayıklarak pire temizlenir mi [kedi]

kedim pirelenmiş.
bir kaç gün evde yoktum, o sırada çoğalmışlar.

frontline adlı pire ilacını kullandım veteriner önerisi ile. iki-üç gün oldu. etkisi olmadı mı yoksa henüz etkisini göstermesi için erken mi emin değilim.

dün bugün kediyle oynarken üzerinde gezenleri yakaladım sürekli. etrafı temizledim, bir çok şeyi yıkadım vs. her kucağıma geldiğinde üç-beş yakalıyorum. artık yakalamak zor oldu. sadece çenede kaldı -ki oralara dokundurtmuyor kedim.

ilk gün kocamandı pireler, onlar öldüler sanırım. şimdi minicik minicik, belli ki yumurtadan yeni çıkmışlar kaldı. gördüğüm yumurtaları da alıyorum.

1 - ilaç etkisini henüz göstermedi mi? yoksa yeterli mi gelmedi?
2 - tekrar ilaç uygulamak kedi için zarar verici olabilir mi?
3 - elle ayırarark pire sorununu bitirebilir miyim?

zararı olabilir diye hemen tekrar ilaç kullandırtmak istemiyorum, bir süre geçmesini istiyorum.

 
ilaç yumurtaları öldürmüyor, haliyle bi süre daha yumurtalar kırılarak içinden pireler çıkacak ama kediden kan emdiklerinde zehirlenerek yeni yumurta yapamadan ölecekler. bu yüzden daha ufak pireler görmeye devam ediyorsunuz. tekrar ilaç uygulamayın. o ilaç kedinin kanında 2 ay kadar kalıyor. fazlası zararlı.


  • orpheus  (04.09.23 20:11:55 ~ 20:12:26) 
Eve aldığım 2. kediye yolda gördüğüm rastgele veterinerde kontrol sırasında iç dış paraziti yaptırmıştım. Dandik ilaç mı koydu ne anlamadım, evdeki kediye de pire bulaştırdı. Yaklaşık 2 ay boyunca her gün ikisini de pire taragı ile taradım. Sonunda git gide küçülerek yok oldular. Pire tarağı düzenli kullanımda çok etkili tavsiye ederim.

Not: Tekrar ilaç kullanmam için 2 ay beklemem gerektiğini söyledi asıl veteriner o yüzden tekrar ilaç da kullanamamıştım.
  • koskoca kirpi  (04.09.23 22:57:08) 
[]

kiralık araçta tampon çıkması

kiralık araçla geri yanaşırken tampon hafiften kaldırım benzeri bi yükseltiye sürttü. sağ tekerleğin üstünden tamponun tırnağının attığını gördüm. 2-3 cm atmıştı. tampon çıkmak deyince düşmüş gibi anlaşılmasın. elimle ittirdim, düzeldi. ama hafifçe eğrilmiş. sağlam tarafına bakınca farkını anladım. yoksa çok anlaşılmıyor.

resimde görüldüğü üzere, üst tarafta hafif bir bombe var. elimle bastırıp yerine taksam bile hafif bir boşluk kalmaya devam ediyor.
ibb.co


1- nasıl düzeltebilirim? boşuna para kesmesinler benden (kurumsal, global bi acente)
2- full paket sigortam var ama böyle şeyleri kapsaması için polis çağırıp tutanak tutmalıymışım. tatilde uğraşmadım. ben zaten böyle şeylerde kafam rahat olsun diye sigorta yaptırmıştım :/
3- bedeli ne olur bunun? benden önce olmuş bile olabilir bu. alırken farketmedim. çarpan ben olsaydım bunu farketmezdim zaten.

 
böyle ufak bir problemde polis çağır diyen kim? kiralama şirketinin böyle bir şey söylediğini zannetmiyorum. sigorta için ekstra ücret ödeyip paket vs aldıysanız zaten o paket bunları kapsıyor olmalı. kiralama öncesinde araç kontrolü kiralama çalışanı ve kiralayan kişi arasında yapılır, kiralama sonunda yine beraber kontrol edilir. oluşan herhangi bir problem varsa belirtilir, sigorta paketine göre de ordan düşülür ve ekstra herhangi bir ödeme yapmazsınız.


  • isveperver  (29.08.23 00:00:57) 
Sigorta bunlar icin var


  • mirty  (29.08.23 00:03:19) 
ben de sürtmüşküm, teslim ederken gösterdim. iyiniyet beyanı mı ne bi şey varmış, 2500tl'ye kadar problem olmuyormuş. Teslim alanla aramızda bir tutanakla olayı detaylandırıp imzaledım. Arayan, soran olmadı


  • abbabaabbaababbabaababbaabbabaab  (29.08.23 08:29:49) 
[]

Apple dışında Retina ekran üretilmiyor mu

üretilmiyorsa, buna en yakın ekran nedir?

mac için ikinci ekran almak istiyorum. 1080p ortalama kalitede viewsonic marka bir monitörüm var. eski bilgisayarımda severek kullanıyordum ama mac ile birlikte kullanınca çözünürlük farkı çok fazla ve bu rahatsız ediyor, göz ağrısı yapıyor. 1080p bir monitör alsam yine göz ağrısı devam eder mi? en az 2k ya da 4k bi monitör mü almalıyım?

şu cihaz nasıl sizce? tasarımını beğenmedim ama özellikleri iyi sanki?
www.benq.com

farklı ekran çeşitleri var. ips yazanlara mı bakmalıyım?

en önemli kriterim mac'in ekranına yakın olması ve göz ağrısı yapmaması. dediğim gibi, ekran cinsinden ziyade çözünürlük farkı yüzünden göz ağrısı oluyor olabilir.

bi o bi bu ekrana gözlerimi çevirirken saniyenin üçte biri kadar bi görüntü farklılığı hissediyorum. sanki o sırada gözlerim odaklanmasını değiştiriyor gibi oluyor.

 
retina ekram apple tarafından patenti alınmış bir üründür. kendilerinden başka da üreticisi yoktur. aslında retina ekranın olayı muadillerine göre piksel yoğunluğunun daha fazla olmasıdır.

iş yerinde bir süre imac kullandım. bir süre sonra da alışınca diğer monitörleri beğenmemeye başladım. sonrasında windows kullandığım workstation için viewsonic vx3268-2kpc-mhd monitörü aldım. 144 hz olayı da iyi oluyor.
  • bravoteam  (15.08.23 17:45:46) 
Retina ekran diye bişey aslında yok. Retina'nın olayı ölçeklemesi. Örneğin normal 1 pikseli 4 piksel ile gösterip sub pixel smoothing uygulaması kısaca yüksek ppi.

4k ekran tam olarak integer olarak scale edilemediği için retina'ya çok uygun değil tam retina ancak 1080 scale edebiliyor 2k'ya ise yarı retina gibi scale edebiliyor diyelim.

tam 2k integer scaling için 5k çözünürlüğe ihtiyacımız var (ki zaten imac'ler yıllardır bu sebeple 5k ekran kullanıyor) piyasada 5k ekran az var ve epey de pahalı cihazlar.

Mac'in ekranın tüm olayı yoğun pikseli de değil tabii ekran parlaklığı ve rbg doğruluğu, kaç bit çalıştığı vs.

Şu an ben bir mac ile 2k scaled bi 28" 4k monitör ve yanında da eski 24" 1080 viewsonic monitörümü kullanıyorum. Çözünürlük farkı elbette var pencere birinden birine geçerken çağ atlıyor fakat ayarlardan birbirine olabildiğince benzer renk profili atadım yandım allah mahvoldum bi fark yok birbirine barkarken.

Macbook kullanıyorsanız ufak retina ekrandan büyük 1080 ekrana gerçeken bi sıkıntı yaşıyor olabilirsiniz, tavsiyem bütçeniz sınırsız değilse orta ayar bi 28"/32" 4k ekran alıp 1. monitörünüz yapın mac'inkini de 2. monitör olarak kullanırsanız daha rahat bi senaryo olur gibi geliyor bana.
  • hedep  (16.08.23 10:01:36) 
[]

afrika'daki bu ülkeler hk söylenen bu sözler doğru mu

pbs.twimg.com

bu ülkelerin tarihini bilmediğim için merak ediyorum. çünkü bu caps'te yer alan ifadelere benzer ifadeler çok kez duydum.

afrika'yı sömüren, onları köleleştiren bi çok ülke var. ama hiç sömürü olmasaydı da acaba yine benzer durumda olacak mıydı?

caps'teki ülkelerde hala beyaz adam etkisi var mı?

(cevapları yarın okuyacağım, teşekkürler)

 
tarihlerini bilmem ama bu durum tavuk yumurta ilişkisini hatırlatıyor bana.

sömürüldükleri için mi geriler yoksa zaten geri oldukları için mi gelen direkt sömürebildi/sömürebiliyor? bence ikisi de birbirini besliyordur.
  • nhk ni youkosu  (10.08.23 01:16:09) 
Dünyada hiçbir devlet diğerlerinin refahı için uğraşmıyor bence en önemli nokta bu. Birlikte hareket eden devletler dahi kendi grupları içerisinde öne çıkmak için politik münakaşalara giriyor.

Yani refaha ulaşan devletler bunu hiçbir zaman başka devletlerin yardımlarıyla değil, aksine kendilerini bastırmak istemelerine rağmen yapıyor.

Bu açıdan bence evet, bu kadar yine böyle olurlardı.

Toplumların da kişiler gibi belli öncelikleri olur. Eğer toplum eğitim, gelişim, strateji gibi konuları önceliklendirmek yerine daha farklı arayışlara girer ve bu süreçte de diğer devletler tarafından dokunulmamak isterse bu gerçekçi bir beklenti olmaz. Dünya böyle işlemiyor, hiçbir zaman böyle işlemedi, hiçbir zaman da böyle işlemeyecek sanırım.

Bakın devletler içerisinde, o devletin karakterine göre o ülkenin vatandaşları görece eşit haklara ve fırsatlara sahip olabilir ancak ülke sınırlarından çıkıp ülkeler arası ilişkilere gelindiğinde tamamen orman kuralları hakim.

Ülkeleri birer kişi gibi düşünüp yaptıklarını kafanızda canlandırınca bu daha iyi görülüyor.

Keşke böyle olmasa, ama bunun böyle olmaması için ya dünyadaki bütün ülkelerin masayı devirmeden bir uzlaşı içine girmesi gerekiyor ya da dünyanın tek bir elden yönetilmesi. İkisi de çok mümkün değil.
  • akhenaten  (10.08.23 08:14:26) 
Tanzanyada bulundum. halkta inanılmaz bir ingiliz hayranlığı var. bize medeniyet getirdi para getirdi turizm getirdi diyolar. kimse bizi sömürdü demiyo. çünkü sömürülmeden önce daha kötü durumdalarmış.


  • hobarey  (10.08.23 12:28:21) 
Bu son zamanlarda sağcılar tarafından popülerleştirilen "Ya sömürdük, köleleştirdik de sanki yapmasak farklı olacaktı" söylemi. Ülkelerin gelişmişliği, medeniyet seviyesi vb. tartışılır ancak bu durum Afrika'nın neredeyse tüm yakın tarih boyunca sömürüldüğü ve ülkelerin şu anki hallerinin kökenlerinde de bunların etkisi olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Batılı ülkeler her fırsatta doğal kaynaklarını sömürmüş, insan kaynağını köleleştirmiş, daha kolay nüfuz edebilmek için farklı kabile ya da ülkeleri birbirine düşürmüş, işlerine gelmeyen biri iktidara geldiğinde darbe yaptırmış... Bunların hepsi yıllar boyu, tekrar tekrar yaşandıktan sonra "Yea zaten onlar olmasa da farketmezdi" demek bir nevi "Bu ırkların kendisinde bir problem var; beyazlar kadar ahlaklı/akıllı/çalışkan/kontrollü değiller" demek.


  • salihdt  (10.08.23 12:51:40) 
Corumlu Amir diye bir youtube kanali var, adam çad'li, supermarket videosunda, somurgenin modern bir sekilde devam ettigini soyluyordu. Tipki ingiltere-hindistan'da oldugu gibi, hammadde satin alip islenmis urunu cok daha pahaliya satiyorsun, marketini domine ediyorsun. Yoksa illa boynuna tasma takilmiyor.

"Tufek mikrop celik" diye bir kitabi oneriyorlar ben de okuma firsati bulamadim.

Bir de kimse somurmese dahi, adamlarin topraklari corak, yagmur yok, hava asiri sicak bunlar da etken. Kitap buna da deginiyordu herhalde.

Benim arkadasin arkadasi da fasli. O da seviyor fransayi, "somurulmek harika bir sey" demiyor tabi. Somurulme olarak gormuyor. Yapabilecegin bir sey de yok sonucta.
Cok sukur tarih boyunca bagimsiz olmusuz. O duygulari anlamamiz biraz zor bence bu nedenle.
  • WithWorth  (10.08.23 13:11:18) 
Bu herseyin sorumlusu Amariga ve İsrail diyenlerin uydurduğu temelsiz bos masal.

Modern devletlerin sekillendigi ve sanayilesmenin de costugu 19.20. Yüzyıllarda bu afrika devletleri gevşek feodal/kabile düzeninde yaşıyorlardı. Haliyle teknoloji yok onu geç artı ürün yok. Kabile savaşları var. Üstüne coğrafya çoğu yerde modern bir devletin devamlılığını sağlayacak kaynaklardan yoksun.

Haliyle sömürüye işgale ilhaka çok açıklar.

Avrupa devletleri kaynakları ve insan gücünü sömürdü lakin somurebilmek için bile bir teknolojik altyapı hizmeti sağladılar. Yani tamamen kendi hallerinde bırakılsalardi bugünkünden daha beter olacaklardı.

Yani somurulmeselerdi mutlu mesut yaşayamayacaklardi. Ezbere konuşmalar hep.
  • wilhelmwasmuss  (10.08.23 14:24:21) 
doğru biraz ya. ulusların düşüşü diye bir kitap var burada detaylı anlatıyor. bu biraz sarmal gibi bir şey. bundan kurtulmak mümkün değil pek. bu bazen halkların elinde olmayan nedenlerden oluyor. ülkenin içinden geçen nehir bile etkili olabiliyor bu tarz şeylerde.

merkeziyetçilik veya feodalite gibi orta çağ sistemleri bile bugünün medeniyetlerinde mimari, sanat, ekonomi gibi olguları etkiliyor.

keza bizim bugünkü durumumuz binlerce yıllık geleneğin bir sonucu. insanlar böyle. atatürk uğraşmış ama olmuyor tam olarak hiçbir zaman.
  • bohr atom modeli  (11.08.23 12:42:11 ~ 12:42:58) 
[]

ChatGPT 4 kullanımı, ChatGPT API

chatgpt'nin chatbotu üzerinden GPT3.5'e erişebiliyoruz. ben 4'ü kullanmak istiyorum. bunun için illa plus abonesi mi olmalıyım?

api'ye üye oldum, api sayfasındaki playground üzerinden kullanıyorum. seçenekler 4 görünmüyor. ancak openai'nin web sayfasında, api ile GPT4 modeline erişim sağlanabileceği yazıyor.


aylık 20 dolar vermek istemedim, api key ile istek yapayım, kullandığım kadar ödeyim. bir kaç dolara mal olacak bu şekilde bana. hep kendi app'lerimde de kullanırım bireysel olarak.

soru:
* api ile chatgpt4'e erişim sağlayamıyor muyum?
* 20 dolar vermeden gpt4 ya da plus'ı deneyebilir miyim? bir hafta deneme falan yok sanırım, doğrudan kart bilgileri istiyor. deneyim, beğenirsem satın alırım.

 
- plus abonesi olunca, kendi dashboard'u üstünden 4 e erişim sağlayabilirsiniz.
- plus aboneliği başka API'da key alıp kullanım başına para ödemek başka.
- api özelinde 4 e erişimi geçen ay kısıtladılar. 3.5 kullanıp fatura çıkaran developer'lar 4 e erişebiliyor.

- 4 ile çalışan uygulamam cortladı. 3.5'a düşürdüm. 3.5 da çok ucuz olduğu için fatura generate etmiyor :) edince, tekrar 4 e erişim verecek.

bu bilgi de documentation'da yer alıyor update olarak.
  • wct3 org  (31.07.23 20:37:47) 
[]

Maden alanları neden ağaçlandırılmıyor

terk edilmiş ya da artık kullanılmayan madenler neden ağaçlandırılmıyor?
maden sahasını örten toprak kazıldıktan sonra nereye dökülüyor? mesela kömür ya da mermer madenleri toprağın altında olsa gerek.

başlıkta yazan soruyu google'ladığımda "göstermelik" bazı çalışmalara denk geldim ama bunların etkili olmadığı aşikar.

çok fazla "kel" arazi var bir çok yerde. öylece ve çirkince duruyor. hadi lazımdı toprağı kazdın, yok ettin, durduramadı seni kimse, işin bitince neden düzeltmeye çalışmıyorsun?

sebebi nedir? olmuyor mu? olur bence.

 
Hocam öyle bir derdi yok ki yetkili kurumların. Adamlar doğaya, hayvana düşman. Yoksa çöllerin bile yeşertildiği bir dünyada o bölgelerin de yeşertilmemesi mümkün değil.


  • giovanne  (27.07.23 11:23:05) 
maden sahasından bidiriyorum, ağaçlandırılıyor. hatta bu sene ağaçlandırılan bu alanlarda 60 ton zeytin hasadı yapılmış. sanırım bu ağaçlandırma için sahanın bir süre oturması topraklaşması ekilen fidanların büyümesi vs vakit alıyor.


  • orpheus  (27.07.23 12:10:44) 
[]

Portatif Klima önerisi

12btu'luk bir portatif klima almayı düşünüyordum. koçtaş'taki good-feel marka kalmamış. düşündüğüm ürünler de tükenmiş ya da yüksek fiyatlıydı.

hava sıcaklıkları mevsim normallerine döndüğü/döneceği için bu sene almasam da olur dedim.

şimdi insanlar kapış kapış klima aldığı için pahalıdır ve sonraki ay alsam talep azaldığı için daha ucuz olur mu? yoksa, zaten çin'den vs geliyorlar, talep azaldığı için fiyatı düşse bile döviz ve vergiler yükseldiği için artar mı?

bana ikinci gibi geldi.

 
Fiyatı düşmez, lazımsa, alabiliyorsanız alın. Portatif falan da almayın, gerçek klima alın.

Ekleme: içine su konanlar, ortamı soğuttuğunu iddia edenler vesaire, ısı pompası (klima dediğimiz şey) haricinde hiçbir cihaz ortamı soğutmaz, içine su konanlar bir süre sonra ortamı nemlendiriyor. Vantilatör ise sadece terinizi daha hızlı buharlaştırarak geçici bir ‘serinlik hissi’ oluşturur. Hatta tamamen kapalı, yalıtılmış bir ortamda vantilatör ortam ısısının artmasına sebep olur. ısı pompası adı üstünde içerideki havada birikmiş olan ısı enerjisini ve nemi dışarı atar, gerçekten soğutur.

Portatif klima zannediyorum gerçek bir klima ile aynı şekilde çalışıyor teknik olarak. Eğer böyleyse evet o da soğutur, nemi de azaltır fakat dış ünitesi olmadığı için egzozu dışarı vermek gerekiyor. Bunu pencereyi aralayarak yaparsanız zaten büyük bir enerji kaybı olur. Cam aparatıyla kullanıp odayı dış havadan yalıtmak verimli olabilir ama bunun yerine birkaç bin lira daha verip klasik bir Split klima almak çok daha verimli.
  • orient blue  (27.07.23 09:14:57 ~ 12:34:13) 
Merhaba

Şimdi size portatif klima almayın diye bir çok öneri gelecek. 3 sene boyunca her yaz klima almak istedim ama kiracı olduğum için portatif klima düşündüm. nereye kime sorsam herkes alma dedi. işe yaramaz dedi. bu yaz gittim electrolux 12000btu portatif klima aldım. 3 yıl boyunca onları dinlediğim için çok pişmanım. yaşam kalitem arttı.

yok efendim boruyu pencereden salmak gerekiyormuş pencere delmek gerekiyormuş.
-yalan delmeye kırmaya gerek yok. İster pencereyi arala oradan sal, istersen pencere kitleri var al onlardan tak.

yok efendim çok ses yapıyormuş
-valla geceleri vantilatör açık uyuyordum ama bu vantilatörden bir tık daha sesli. Üstelik ses uğultu sesi olduğu için uykuya çok etki etmiyor aksine yardımcı oluyor.(bkz: kolik sesler)

üstelik odadan odaya taşıyabilme rahatlığı da bambaşka. evet split klima gibi odanın derecesini dramatik olarak düşürmez bu klimalar fakat; odada durulmayacak hale getiren nemi kırar ve oda derecesini 23-24 dereceye çeker bu da gayet rahat bir ortam sağlar.

split klima ile odayı 18 dereceye düşürürsün ama kim o kadar düşük derece ister?(ben isterim bu arada)

velhasıl kelam kısaca öncelikle portatif klima alınır mı ? alınır.
portatif klima ucuzlar mı ? normal ülkelerde evet ama bizde hayır. enflasyon,döviz vs.. zor.
Fakir ya da Electrolux markalarını öneririm. yurtdışında LG marka olanları var ama bizde yok maalesef.
  • MustafaCan  (27.07.23 09:17:58) 
içine su koyulup serinlik veren de var. o portatif mi bilmiyorum ama o da güzel ve daha ucuz


  • ShadowOfMoon  (27.07.23 10:10:59) 
alma demeye geldim. poponu üstüne koysan serinliği hissetmiyorsun.


ayrıca camı arala dışarı sal da iyi tavsiyeymiş.:) dışarıya vereceği serinlik kaçsın diye herhalde...
  • naksidil  (27.07.23 11:57:54) 
portatif klima alacaksan koyacağın yer çok önemli. evinde dikey cam varsa ve camı kestirebileceksen al. O pencere aparatları hikaye.


  • administ  (27.07.23 13:16:08) 
üstteki 2 arkadaşın daha önce portatif klima değil sulu vantilatör kullandığını düşünüyorum :)


  • MustafaCan  (27.07.23 16:01:21) 
[]

ChatGPT (ya da benzerlerine) benim gibi kod yazdırabilirim miyim?

chatgpt'ye ihtiyacım olan şeyi tarif edip işimi hızlandırabiliyorum. ya da kod parçası verip refaktör ettiriyor ya da temiz olmayan data'yı temizlemesini sağlıyorum vs.

peki, çalıştığım projenin kurallarına ve tarzına uygun olarak iş yaptırabilirim miyim? bu şekilde eğitmenin yolu var mı?


 
copilot bu dediginizi yapiyor chatgpt ile. github uzerinden subscribe oluyorsunuz $10 aylik, kullandiginiz IDE icin pluginini ekliyorsunuz, sonra kodu sizin projenize uygun sizin standardinizda oneriyor.


  • tahtakafa  (26.07.23 19:02:12) 
[]

Web Projesini Refactor etmek Hk [NextJS, GRPC, Typescript] - AI

Özetle; bir projeyi refactor etmek için kullanabileceğim bir araç ya da AI hizmeti var mı?

---
Basit olduğunu düşündüğüm, bazı kavramları ilk kez kullandığım, çok büyük olmayan ama bir türlü iyi yapamadığım bir web projem var. Gitgide büyüdü. Bu şekilde başkasına teslim etmek ya da sıfırdan yazmak istemiyorum.

Kendim hakkından geliyorum ama bir sürü de eksiğim var. Ne klasör yapısı tam doğru, ne isimlendirmeler. Bir sürü de kullanmadığım dosya/bileşen var.

Nasıl ki kod bloğunu chatGPT'ye verince refactor etmek konusunda yardımcı oluyor, tüm projeyi bu şekilde analiz edip de best-practice'lere göre bana bi liste çıkarıp da şunu şunu şöyle yapmalısın diyen bi hizmet var mı? Makul olmak kaydıyla ücretli de olabilir.

 
[]

chatgpt vs chatgpt api

chatgpt arayüzünü kullanmak yerine api alsam ve kendime basit bi arayüz yazsam, chat'i bu arayüzden kullansam mantıklı olur mu?

--

chatgpt arayüzü biraz yavaş, bi de bazen limite takılıyor. o yüzden bunu düşündüm. api ücretli ama çok az olacak maliyeti.

chatgpt plus ise 20 dolar. aylık bunu vermek istemedim. plus versiyonu almaya değer mi? ben sadece işle ilgili şeyler soruyorum, şu kodu yaz, bunu çevir, burada neden hata var falan diye.

 
[]

Büyük projelerde component havuzu / yönetimi - Frontend

mobile/front-end geliştirme için soruyorum özellikle. eminim bu konuda bi tool/yöntem vardır ama nasıl soracağımı bilemedim.

bi uygulamamız var, bir sürü component, state yönetimi, metotlarımız var. ürün büyüdükçe component sayısı da artıyor.

nasıl ki temaların dökümantasyon bölümü var, ne lazımsa oraya bakıyor, hangi component lazım nasıl kullanılıyor bakıyorsun, ona benzer bir şey kendi projemiz için nasıl yapılır, büyük takımlarda bu iş nasıl yönetiliyor?

her yaptığımız değişiklikte manual olarak dökümanı güncelleyemeyiz. mesela code'u commit ettiğimde otomatik olsa falan.

sadece dev-team için değil, prod ve diğer ekipler için de ortak kullandığımız bi component havuzu olsa güzel olur?

mesela zeplin'de ekran ekran her şey var, tasarım ekibi onları oluşturuyor, bi de bi tool olsa o ekran içinde hangi component var, ne tarz prop alıyor şu-bu falan.

 
123456  Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.