kaybedilebilir. ancak bıçak gibi kesilmeyeceği için tekrar kazanılabilir elbette. örneklere kendi yaşadığım üzerinden cevap vereyim,
örnek 1: benzer bir şey yaşadım. birini sevdim ama uzaktaydı kavuşamadık edemedik benim için çok trajik bir ayrılık süreci olmuştu. ondan sonra sevgilim oldu, tamamen yanlış bir ilişkiydi... üstüne onun travması eklenince kayış hepten koptu diyebilirim. 20 yaşındayım, cinsel ilgim isteğim falan yerinde ama karşı cinsle iletişim kurmaya veya bir şey yaşamaya dair istek duymuyorum. yani şöyle söyleyeyim, hani süper bi' ilişkim olsa güzel sevgilim olsa sevişsek otursak oyun oynasak vs. bunları hayal ediyorum ama güzel bir kız görünce onunla iletişim kurmak, bu yönde bir hamle yapmak anlamında istek ya da heyecan duymuyorum. olacaksa kendiliğinden olurmuş gibime geliyor.
örnek olay 2: kapıları tamamen kapatmak çok çok zor. bu kişinin kendi isteğiyle yapabileceği bir şey değil bana göre. öyleyse bile yıllar süren sancılı, psikolojik anlamda sorunlu bir süreç olur sanırım. ilişkinin olmaması problem değil ama karşı cinse "kendini kapatmak" çok sorunlu bir durum. karşılık alamamak elbette ki insanın daha ürkek olmasına ve geri çekilmesine neden olur ancak kapıyı tamamen kapatmaz. biraz "istemem yan cebime koy" durumu olur. kapatmakla açmak arasında gidip gelirsin.
velhasıl, bence yaşadığımız sorunlar genelde karşı cinsten ya da ilişkilerden kaynaklanmıyor. tamamen kişisel bir durum söz konusu. bunlar çözüldüğü zaman tekrar eski haline dönüyor her şey. onları çözmek mesele ama tabii.
0