Biraz içeriğe bağlı. Örneğin, bir arkadaşım RPG delisi, haftada bir masaüstü oyunlar için sabahlıyorlar ve adamın en büyük tutkusu bu. Ya da başka bir arkadaşım astronomi manyağı, iki haftada bir oraya buraya gözlemlemeye gidiyorlar, fotoğraflarına bakarken gözlerinde kocaman parıltı görünüyor astronomi tutkusunu belli eden. Böyle bir şeyse, hiç dert bile etmem. Adam tabii ki tutkusunu yaşayacak, ben onun hayatına engelleyeyim diye gelmedim ki. Böyle bir şey olsa her gün gitmesine bile bir şey düşünmem. Hatta her dönüşünde değişik bir şekille karşılaşırım.
Arada bir arkadaşlarla eğlenip stres atmada da sorun yok bence. Yapışık ikiz gibi gezmek zorunda değiliz. Çok bunaltıcı olur bu. Arada bir iki tarafın da kafa dinleyip birbirini özlemesi, ilişkinin nefes alması, insanların "Onunlayken mi daha mutluyum, onsuz mu" sorgulamasını yapması ve bunu düşündüğünde korkması iyidir, sağlıklıdır bence. Ama çok sıklaşırsa, evde hapismiş gibi volta atıp dışarıdan çok eğlenmiş dönerse veya kaputt'un dediği gibi kendi alışkanlığı değilse, yeni bir alışkanlıksa bunalıma girerim "Demek ki ilişkiyi tükettik veya benim yanımda artık eskisi kadar eğlenmiyor ki bu adam artık evde durmak istemiyor. Olmuşuz biz artık, hayır çıkmaz bu saatten sonra" diye. Kısa bir süre arpacı kumrusu gibi düşündükten sonra birtakım şeyleri tükettiğimize karar verirsem hiç soru-cevap, şüphe-doğrulama olayına girmeden bitiririm. Aynı şüphenin ilerleyen zamanlarda içimi kemirmesi ile uğraşamam, değeceğini düşünmem. Evliyken daha zor tabii böyle şeyler.
0