[]

almancayı kendi başıma ne kadar öğrenebilirim?

bir yabancı dil öğrencisi olarak, dil öğrenmekten kastım daima o dili akıcı bir şekilde konuşabilmek olmuştur. grameri ve deyimleriyle. niye araba reklamı gibi giriş yaptığımı bilmiyorum.

ingilizceyi okulda ve kişisel çabamla öğrendim/öğreniyorum. kurallı ve basit bir dil olduğu için zorlanmadım. italyancanın zaten eğitimini alıyorum. bu ikisi için sorun yok.

almancayı tek başıma öğrenebileceğimi sanmıyorum çünkü sadece der-die-das adamı öldürmeye yeter sanırım. ama şu an almanca kursuna gidecek maddi imkanım yok, ismek'in almanca kurslarının da en yakın olanı bile bana bayağı uzak kalıyor.

sorularım şöyle,

1) internet üzerinden, birilerinden yardım almadan, ÇAT PAT DEĞİL DOĞRU DÜZGÜN almanca öğrenme şansım var mı? bahsettiğim bu konuları gerizekalıya anlatır gibi anlatan, pratik yaptıran kitaplar var mı? ingilizce-almanca olabilir, hatta o şekilde daha rahat öğrenirim. hani DO YOU FEEL'in karşılığını FÜHLST DU (böyleydi di mi) vermeleri kafama daha rahat girmesini sağlıyor, HİSSEDİYOR MUSUN'a kıyasla daha iyi.

2) "öğrenirsin şapşik" diyorsanız, önerebileceğiniz kitaplar neler? internet üzerinden sipariş de verebilirim, .pdf formatında da takılabilirim.

rosetta stone kurmuştum zamanında ama hiçbi şey anlamadım lan. açamadım bile. ki 8-9 yıldır bilgisayarla çok içli dışlıyımdır. anlamadım yani. pimsleur diyosunuz mesela o nasıl, onu deneyeyim mi?

duolingo'ya da bakmayı düşünüyorum ama en başta saydığım sebeplerden dolayı, orayı sadece almancamı geliştirdikten sonra kullanmayı düşünüyorum. çünkü orada "des şudur, şurada kullanılır" tarzı dersler yok. sadece pratik. ben der-die-das-des-dem falan bunları öğrenmek istiyorum en başta.

***

son not olarak ekleyeyim: 6 yaşımdan beri ramştayncıyım, neue deutsche härte'ciyim. telaffuzda bir numarayım, nefis bir kulak aşinalığım var. tek bir almanca dersi almışlığım yok (lisede derse müdür yardımcısı giriyodu, boş geçtiği için basket oynuyoduk) ama küfretseniz anlarım mesela.

 
öğrenirsin tabi ki. ben bir ara youtube'dan çalışıyordum ama dersler başlayınca bırakmak zorunda kaldım.
şu linkleti kız iyiydi:
www.youtube.com
  • kuzey li  (23.12.14 17:42:28) 
Ben B1 seviyesini bitirdim en son onun için otorite gibi konuşursam eğer ağzıma kürekle vurun. Ben yolun başında sayılırım ama bir iki şey söylemek istedim;

İlk öğrendiğim yabancı dil ingilizceydi. Sonra rusça kursuna gittim. Sonra İtalyanca, en son Almanca. İngilizce öğrenirken zorlandım çünkü direk türkçe düşünüp ingilizceye çeviriyordum.

Rusça öğrenirken zorlandım çünkü rusça zor. Yani günlük konuşmaları anlayacak kadar öğrenme kısmı elbette her dildeki gibi basit. Ama daha derin muhabbetleri yapmak çok zor. Dilin yapısı da ters zaten özel isimler bile gelen ekle birlikte çok farklı hallere giriyordu.

İtalyanca öğrenirken zorlanmadım çünkü önümde hem ingilizce'nin mantığı hem rusça'nın mantığı vardı. İtalyanca öğrenirken türkçe düşünmeden öğrendim.

Almanca öğrenirken en rahatıydım. Yapısal olarak rusça ile benzerlikleri var, kelime olarak ingilizce ile benzerlikleri var.


Şimdi bunu niye anlattım elbette artistlik yapmak için değil. Yukarıdaki dillerden bir çoğunu %90 unuttum zaten.

Eğer dil öğrenme sıralamamda ingilizceden sonra almanca, sonra italyanca sonra rusça olsaydı rusça'yı çok rahat öğrenecektim. Çünkü bir iki dilin yapısına aşinalık kazanınca artık türkçe düşünmeden öğrenmeye başlıyorsunuz diğer dilleri.

Siz de italyanca eğitimi aldığınıza göre ve ingilizce bildiğinize göre 3. yabancı diliniz almanca olacak. O zaman çok zorlanacağınızı sanmam.

Ne kadar öğrenebilirim konusu tabii kişinin potansiyeline bağlı tamamen. Ben 6 yıldır Almanya'da almanların içinde yaşayıp sipariş verecek kadar bile almanca öğrenemeyen doktoralı mühendis tanıdım. Aynı zamanda erasmusa gidip 1 yılda ana dili seviyesinde almanca konuşan öğrenci de tanıdım. Ne seviyeye geleceğinizi sizin potansiyeliniz ve azminiz belirler.

Bunun için deutsche welle'nin sitesinden yararlanabilirsiniz. Radio D diye bir radyo hikayesi vardı 2 sezondu sanırım. Muhteşem bir şey yeni başlayanlar için. Bunun gibi şeyleri hayatınızın doğal bir parçası yapmanız lazım. Yani ben bir iki ay çalışayım sonra bir iki ay ara vereyim derseniz olmuyor o iş. Ama kendinizi adarsanız inanılmaz yerlere gelebiliyorsunuz. Biraz ilerleyince almanca öğrenenler için yapılmış özel dizileri izlemeye başlarsınız. Oradan alman radyolarını dinlemeye geçersiniz, derken almanca sizin için normalleşir.

Ama almanca yapısal olarak çok farklı bir dil. der-die-das demişsiniz ama o bana kalırsa almanca'nın zorluğunu arttıran şeyler listesinde ilk 10'a giremez.


Bir de michael thomas diye biri var. Onun almanca setlerini çok övüyorlar. Ama gramer kurallarını öğretmeden konuşturuyor o amca. Onun derslerini malum yerlerden bulup mp3 olarak dinleyebilirsiniz.
  • godsparticle  (23.12.14 17:53:31) 
(bkz: pimsleur) (bkz: rosetta stone)


  • spankenstein  (23.12.14 18:08:07) 
2 senedir almanca öğreniyorum. 7 ay türkiyede kursa gittim. 6 ay almanyada kursa gittim. son 1 senedir almanyada yaşıyorum. akıcı konuşamıyorum, almanları ancak yüzde 60 anlayabiliyorum.

dil biraz yetenek işi ama almancayı kendim öğreneyim olayını bir kere geçin, imkansız. onun harici akıcı konuşabileyim istiyorsanız minimum 3 sene derim ben. 2 senesi de almanyada olsun mümkünse.

yalnız 1 yılda erasmusla ana dili seviyesinde almanca konuşan arkadaşlara saygılar. ben öyle biri tanımıyorum, almanca da öyle bir dil değil. c1'i olan onlarca arkadaşım var, hiçbiri henüz akıcı konuşamıyor.

edit: pescador sen miydin lan :d bakmadıydım nickine ama rammstein muhabbetinden anlamalıydım. rosetta stone ile başla, bir yandan kursa git. kursa gitmeden almanca öğrenmen çoooook zor. akıcı konuşma beklentin olmasın. burda doğup büyüyen insanlar hariç akıcı almanca konuşabilen tanıdığım yok.
  • fayfim  (23.12.14 18:28:27 ~ 18:34:08) 
Öncelikle ne kadar öğrenebileceğin sorusuna Mark Twain cevap versin: "Never knew before what eternity was made for. It is to give some of us a chance to learn German."

Gramerle boğuşmayı dil öğrenmek için kötü bir yöntem olarak görüyorum, dolayısıyla ben çocuk kitapları ve/veya kısa hikayeler okuyarak öğrenmeye çalışıyorum ki şu an ileri seviye kelime bilgim var lakin dilin yapısını çözemiyorum. Peki neden? Bir daha Mark Twain'e danışalım:

"A dog is "der Hund"; a woman is "die Frau"; a horse is "das Pferd"; now you put that dog in the genitive case, and is he the same dog he was before? No, sir; he is "des Hundes"; put him in the dative case and what is he? Why, he is "dem Hund." Now you snatch him into the accusative case and how is it with him? Why, he is "den Hunden." But suppose he happens to be twins and you have to pluralize him- what then? Why, they'll swat that twin dog around through the 4 cases until he'll think he's an entire international dog-show all in is own person. I don't like dogs, but I wouldn't treat a dog like that- I wouldn't even treat a borrowed dog that way. Well, it's just the same with a cat. They start her in at the nominative singular in good health and fair to look upon, and they sweat her through all the 4 cases and the 16 the's and when she limps out through the accusative plural you wouldn't recognize her for the same being. Yes, sir, once the German language gets hold of a cat, it's goodbye cat. That's about the amount of it."

Şurada iyi bir sözlük var (git: www.linguee.de), işine yarar.

Bir daha Mark Twain'e sözü bırakacağım:

"The Germans have an inhuman way of cutting up their verbs. Now a verb has a hard time enough of it in this world when it's all together. It's downright inhuman to split it up. But that's just what those Germans do. They take part of a verb and put it down here, like a stake, and they take the other part of it and put it away over yonder like another stake, and between these two limits they just shovel in German."

(git: www.merianschule-seligenstadt.de)
(git: www.bsu.edu)

Yukarıda bir örneğini verdiğim gibi Almanca hikayeleri İngilizce çevirisinden takip ederek okuyabilirsin. Ben gayet faydalı buluyorum bunu. Tabi en azından a1-a2 seviyesinde dil bilgin olsun.
  • vonkaiser  (23.12.14 19:02:13) 
he oturdugun yerden ogrenirsin almanca


  • hjarteblod  (24.12.14 18:16:10) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.