Güzel bir şeyi keşfettiğinde veya önüne sunulduğunda kendini "seçkin" hissediyor insan. O şey biraz fazla yayıldığında artık seni seçkin yapan bir şey olmaktan çıkıyor. Herkesin sevdiği bir şeyde seçkin hissetmenin yolu o şeyi sevmemek.
Bir de şu var, hem benim asla anlaşamayacağım bir insana hem bana aynı şeyi hissettiren şeye dönüp de bir bakarım "İçinde nasıl bir populizm var da ikimizi birden etkiliyor" diye.
Diyelim bir şeyi çok seviyorsun, sonra bir milyon insan gelip çok sevdiğini iddia ediyor ve eğer sevilenin sana özel kalmasını istiyorsan, o şey çoktan orta malı olmuş oluyor.Orta malı bir şeyden soğuyabiliyorsun. Şu anda abuk subuk Gucci çantalarn binlerce dolara satılması, aynı çanta pazara düşse kimsenin yüzüne bakmayacak olması gibi.
Ya da şu var, "Keep Calm & Carry On" posterleri ilk başta çok orijinal gelmişti, envai çeşidini gördükten sonra artık bıktım ve görmek istemiyorum. Gavurlar buna "over-exploitation" diyor, biz ise bokunu çıkarmak diyoruz. Ya da sözlükte
vay anam vay neler dönmüş serhat ya'nın ilk bkz verildiği entry günün en beğenilenlerine girdi, sonradan birkaç kişi daha denedi, eskiden görmeyenler yine beğendi ve bu bir iki tane de en beğenilenlere girdi. Sonrakileri yavaş yavaş kimse takmamaya başladı. Artık gördüğümüzde şukela falan vermiyoruz, hatta bıktı isek eksiyi basıyoruz. Çünkü ilki orijinaldi, artık sadece bir kopya veya replika. Değeri yok.
Ben samimi olduğuna inanıyorum, çünkü insanın farkında olmadan bu şekilde yönetilebileceğini düşünüyorum.