türkiye'de üretilen bir malın piyasa fiyatı 1000 tl olsun. 1$=1 TL olursa bu malı yurtdışından alacak kişiye malın fiyatı 1000$ olur. ama tl değer kaybederse, yani tl'nin alabileceği dolar azalırsa ve örneğin 1$=2TL olursa, malın fiyatı yurtdışından bu malı alacak kişi için 500$ olur. teoride ihracat yapmak kolaylaşır.
diğer yandan yurtdışında 1000$'a bir mal satılsın. 1$=1TL iken türkiye'den bu malı almak isteyen kişi mal için 1000 TL öder (+ diğer maliyetler). ama tl değer kaybederse, yani tl'nin alabileceği dolar azalırsa ve örneğin 1$=2TL olursa, bu malı türkiye'den almak isteyen kişi mal için 2000 TL (+diğer maliyetler) öder. dolayısıyla teoride ithalat yapmak zorlaşır.
yani teoride tl'nin değer kaybetmesi ithalatı zorlaştırken ihracatı kolaylaştırır.
ancak gerçekte durum tam olarak böyle değil. türkiye'nin ithalatının kabaca %75'i aramal, hani üretim için gerekli ham maddeler. üretim için bu malların ithalatı, ikameleri olmadıkça zorunlu olduğundan, döviz kuru ne olursa olsun bu mallar ithal edilmeye devam edilecek. dolayısıyla ithalatın önemli bir bölümü döviz kurundan anlamlı bir şekilde etkilenmiyor. diğer yandan ihracatın tek belirleyicisi fiyat değil. türkiye'nin tüm dünyaca talep edilen malları yok. tüm dünyaca talep edilen türk malları olsaydı, bu mal ucuzladığında bu mallara olan talebin artacağı beklenirdi. ama ihraç edilen ürünlerin fiyatı, bu ürünlere olan talep üzerinde önemli bir değişken olarak görünmediği için ihracat da bu durumdan önemli ölçüde etkilenmiyor.
yani türkiye için konuşacak olursak; döviz kurundaki değişim dış ticaret üzerinde anlamlı bir etkide bulunmuyor. döviz kurunun; enflasyon, faiz gibi değişkenler üzerinde anlamlı etkisi var. ancak dış ticaret üzerinde yok, veya yok denecek kadar az.
0