evli değilim, evlenmek için çok gencim zaten daha. ama ileride eğer sevebileceğim, beni sevecek, çok iyi anlaşabileceğim, hayata bakışlarımızın paralel olduğu, duygusal olarak uyuştuğumuz, zevklerimizin örtüştüğü, birbirimize bir şeyler katabileceğimiz, bir şeyler öğretebileceğimiz, anlayışlı ve her şeyden önce iyi bir insan olduğunu bildiğim bir kadınla tanışırsam çok isterim. balayında beraber dünya turu falan yapardık hatta. paramız olursa en iyi yerlerde kalırdık, çok olmazsa da gerekirse sırtımıza çantaları alıp interrail yapardık hostellerde kalarak. birlikte olduğumuz için mutlu olurduk yine. salak toplumsal kurallara uymak zorunda hissetmezdik kendimizi. ailelerimizi mutlu etmek için, tanımadığımız insanlar düğünümüzde göbek atıp dedikodu yapsın, parmağımızda yüzük olsun da toplum bizim seviştiğimizi kabul etsin diye değil de; sadece ömrümüzü beraber geçirmek istediğimiz için evlenirdik. kitap falan okurduk beraber, birer enstrüman çalmayı öğrenir, beraber bir şeyler çalıp söylemeye çalışırdık akşamları mesela, beraber yemek falan hazırlardık. ya da sadece birer kahve yapıp mutfakta sohbet ederek otururduk sabaha kadar. hiçbir şey yapmasak bile yan yana sıkılmayıp huzur içinde oturabilirdik. çok güzel olurdu yani kısacası.
ama böyle bir kadın muhtemelen yok, olsa da tanışma ihtimalim milyarda bir. o yüzden evlenmeyi istiyorum ama düşünmüyorum diyelim. evlilik hakkındaki düşüncelerim, yukarıda olduğu gibiyse harika bir şey, ama türk toplumundaki evlilik algısını soruyorsan, düpedüz iğrençlik. ailelerin gösteriş yarışı, kadının aşağılanması, erkeğe yüklenen komik sorumluluklar vesaire. bu da beni soğutuyor zaten.
0