"cinselliği keşfetmiş ve bunun bir ihtiyaç olduğunu, doğallığını kabullenmiş, ne istediğini/istemediğini bilen, seksi yaşamına entegre etmiş bireylerden oluşan toplumlarda bu tür çarpıklıklar daha az yaşanıyor."
cümlesinde anlatılmak istenen, bahsettiğim toplumlarda kadınların kimseyi aldatmadığı değildir.
aldatıyorsa bilerek aldatıyor.
buradaki gibi ne yapacağını bilemez halde, kimi görse arzulayan, gördüğü ya da seviştiği her erkeğe aşık olduğunu zannedip, kendini ona buna kullandırarak değil.
"bahsettiğim gibi toplumlarda kocasını aldatan kadın yok" diye bir düşünceye, hayatında bir kere film izlemiş, 5 dakika insan içinde dolaşmış tek bir kişi bile sahip ol(a)maz.
eminim dünyanın ücra köşelerindeki kabilelerde bile aldatma oluyordur.
mesele, buradaki bilinç düzeyi.
bahsi geçen çarpıklık kendini tanımama çarpıklığı, eşi aldatma değil.
ama sorduğunda "mutlu değilim, kocam beni tatmin edemiyor" diyebiliyor kadın.
yani tatmin edilemediğinin bilincinde.
burada sorduğunda, "bilmiyorum" oluyor cevap.
tatmin olmadığı gibi, gizli ilişki yaşadığı adamla da tatmine ulaşamıyor zaten.
tatmin olmayı bilmiyor/öğrenmiyor hiçbir zaman.
ya da belki hak etmediğini düşünüyor.
ya da tatmin edilmesi gerektiğinin farkında bile değil.
artık matematik denklemi sorsanız 2+2'yi açıklayarak başlamamız gerekecek herhalde.
0