şöyle diyebilirim: hem kitap için, hem de genel olarak "devrimci islam" içindir bu söyleiklerim; bu fikir "tehlikeli" bir fikirdir, düşünüştür; "tehlike"yi hem olumsuz hem olumlu anlamıyla aynı anda kullanıyorum.
yani insana ali'nin yolunu da gösterir, ali'yi hançerleyerek öldüren haricinin yolunu da. sana ve senin yorumlamalarına, kendine, muhataplarına ve toplumlara bakışına bağlı. bana kalırsa, bunu okumadan insan bu konulrada bir birikim oluşturmalı kendinde. lütfen üzerine alınma, sadece bir çekince benimkisi ve sana yönelik şahsi bir şey değil "sen ne biliyosun da bunu okuyacaksın" minvalinde kesinlikle. çünkü bizzat ali'yi sırtından hançerleyen haricileşenlerin bu dönüşümüne de şahit oldum, alileşenlere de. elbette bu kitap bunun tek anahtarı değil.
çakal carlosunki de "devrimci islam"ın içinden farklı bir bakış ve teoridir. doğruları ve yanlışları ya da eksikleri tartışılır, tartışılmlaıdır, dili çekici ve kendine bağlayıcıdır; dolayısıyla sürükler ve dikkatsizce yaklaşılırsa doğrularının yanında eksik yanlarını da benimsetir insanlara. bu aslında birçok kitap ve yazar için de böyle belki ama, eksikleri iyi belirleyip içinde bulunulan toplumun dinamiklerini iyi okumak da gerekiyor, bana kalırsa.
"devrim"i kendi mülklerinde sanan bolşevik moskofçular da sevmez mesela böyle şeyleri, onların hakkında yazıp çizdikleri şeyler de yüzeysel ve karalamaya yönelik propagandalardır.
yani çakal carlos ya da bu konuda yazan çizen amel eden herkesin de az çok anlattığı gibi aslında islam zaten devrimcidir ve onu muhafazakarlaştıranlar yüzünden başına "devrimci" sıfatı eklenmek zorunda kalınır. çakal carlos eylem adamıdır, zaten hayatına bir göz attıysan görmüşsündür de ve tehlikeli "deli cesareti"ne sahiptir ama müthiş akıllıdır da. dolayısıyla devrimci islamı anlatışında da bu yanı ağır basıyor. ama eğer fikir cezbetti de "giriş" maiyetinde okuyorsan "bence" sonraya bırakmalısın ama sen bilirsin tabi, belki de yanılıyorum bu kısımda.
0