[]

müzik kulağı, ritim duygusu

merhaba. herhangi bir müzik kültürüm olduğunu iddia edemem, hiç yok hatta odunum ama genel geçer şeyleri sevdim (harlem shake dışında).
insanın bir şarkıyı ilk dinlemesinde sevmesi zordur ya mesela "zaz - je veux, lenka - everything at once, leyla the band - yokluğunda" nasıl oluyor da oluyor bu kadar genel bi dinleyiciye kendini sevdirebiliyor?



 
"yokluğunda" üzerine cevaplıyorum; diziyi izlemeseydim büyük ihtimalle beğenmezdim şarkıyı, ama dizi oyuncularını ilgiyle takip ettiğim için yaptıkları her işi de takip ediyorum, hatta grup kurduklarında "arkadaşlarım kursa bu kadar sevinmem" demiştim. genele hitap etmesi bana da mantıklı gelmiyor.

je veux'u da çoğu kişinin anlamadığını düşünüyorum, amatör görüntülü klipten yürüdü bence.
  • bykush  (08.04.13 01:50:37) 
catchy denen olay önemli bu konularda. catchy şarkı yaptığın an hit oluyor her türlü.


  • cinsi kisi  (08.04.13 01:52:03) 
catchy terimini bilmiyodum çok teşekkür ederim. aslında demek istediğim bazı ritimlerin ardarda gelmesi insanın şarkıyı kolay sevmesini sağlayabilir mi gibi bir şeydi. bahsettiğim şarkıların üçü de farklı dilde olmasına rağmen hemen hemen ilk dinleyişte sevilebiliyor. sanırım benim çiğliğimden.


  • libertine  (08.04.13 02:03:34) 
söylediğin parçaların armonik yapılarını bilemiyorum ancak genel anlamda bu tip popüler müziklerde genel yapılar vardır. çok fazla klişe olacak ama ilk bu geldi aklıma ne yapayım; mesela i will survive diyelim, hani şu dünyadaki heralde en fazla bilinen parçalardan biri. genel olarak standart, jazz'da kullanılan bir kadans vardır ortada (ii-v-i) ve özellikle 60'lar ile 70'lerde dilden dile dolaşmış birçok müzikte sıklıkla bu yapıya rastlanılır. ve tabi bunun haricinde o "catchy" denilen olayın gerçekleşmesine ön ayak olan "good melody" kavramı dikkate alınarak, parça içerisinde kullanılacak olan motif ya da cümlelerin işleniş tarzı gibi bir takım teorik numaralar giriyor işin içerisine. yani çoğu popüler müziğin kendi içerisinde, kendine has bazı ufak numaraları var, dinleyici de bu numaraları bir nevi yiyor. bunu gören de, elindeki formülle yeni parçalar yapmaya devam ediyor. mesela şu adele denen kızımızın sözde herkesi ağlatan parçası vardı ismini bilemiyorum şimdi, o parçada, yanlış hatırlamıyorsam, bir ton değişikliği varmış ki, o anda dinleyici salya sümük olurmuş.

ama dediğim gibi elindeki malzemeyi ne kadar amacına uygun ve kendine göre doğru kullanabiliyorsun, işin sonucunu belirleyen de bu. bunu becerebilenler, genel dinleyiciyi uzun seneler boyunca kendisine bağlayabiliyor. ancak mesela "yokluğunda" gibi parçalar, 5-10 sene sonra hatırlanmayacak bile ya da tekrar yapacakları bir parça bu kadar sevilmeyecektir, ya da dizi bittiğinde müzik yapmaya devam ederlerse, dinleyicide aynı etkiyi bırakmayacaktır. müzik biraz da matematik hani. bu arada bu yazdıklarım sadece, dinleyicisinin beklediğini, ona verme üzerine dayalı olan, popüler müzikte geçerli.
  • soso  (08.04.13 04:48:54) 
çok teşekkürler aslında aradığım cevap bunun gibiydi. amerikan sinemasında senaryo yazımlarında seyircinin dikkatini çekecek ritimler olduğunu öğrenmiştim müzikte de işin bu derece kalıplaşmış bir hali olduğunu bana birisi açıklayacak mı diye bekliyordum çünkü gerçekten odunum.

ama yine aynı odunluğumla popüler müzik kavramının tanımı olarak sana katılmıyorum. kavramın herhangi bir dizide/filmde kullanılan zaten var olan bir eserin örneğin türk sanat müziği parçasının tekrar izleyici kitlesi tarafından sevilmesiyle değiştiğini düşünüyorum.
  • libertine  (08.04.13 05:28:18 ~ 05:29:15) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.