bazı gerçekleri tekrarlayayım, bazı yeni gerçekleri ekleyeyim, bazı yanlışları düzelteyim:
evrim gereksizi eler.
hiçbir memeli canlı anne sütünden kesildikten sonra bu tür beslenmeye dönmez. süt dişleri gider, süt şekeri (laktoz) sindirilmez olur. inanmıyorsanız alın bi kedi, besleyin. annesi yeni yavru doğurmak için yavrusunu terk ettiğinde yavru da bir daha asla emzirilmeyeceğini bilirmiş gibi süt emme alışkanlıklarından vazgeçmeye başlar.
laktoz bir protein değildir, iki monomerli bir şekerdir. "kazein gibi bir başka süt proteini" de değildir dolayısıyla.
"çoğu memeli" derken kastettiğim azınlıklardan biri de yoğun süt tüketebilen kuzeyli insanlardı zaten. süt üretimi dünyadaki medeniyetler arasında en çok kuzey avrupada gelişmiştir. bunun doğal sonucu, sütü zorlanmadan sindirebilen kuzeylilerin sağladığı avantajla son derece yaygın bi laktoz toleransı geliştirmeleridir. fakat olayın süt proteinleriyle alakası yok pek.
herhangi bir meselede "memeliler" diye ayırmak yerine "insanlar" demek memelilere haksızlık olur, zira insan memelidir. bende var mesela bir çift meme. memelilerin olayı budur zaten, süt verir, süt emer, sütü sindiremez.
0