lisans derecenizi aldıktan sonra genelde fark edersiniz ki, dereceniz çok geniş bir alanı kapsıyor. sevdiğiniz ve sevmediğiniz alt alanları var. sevdiğiniz alt alanda iş bulmak zor olabiliyor. iş buldunuz diyelim, alt alanların da alt alanları çıkıyor sonra, yine ilgilenmek istemediğiniz bir konuda çalışmak zorunda kalabiliyorsunuz.
akademisyen olursanız, alanınız hakkınızda ilginizi ne çekiyorsa onunla ilgili olarak çalışabilirsiniz. istediğiniz alanda kendinizi geliştirebilirsiniz. ve de yukarıda söylenen gibi "orada öğrenci için varsın" diye bir şey yok. orada araştırma için varsınız, önceliğiniz araştırmadır. yeri geldiğinde ders verme yükümlülüğünüz bile olmayabilir.
bunun dışında, klasik-devlet-üniversitesi-akademisyeni olmak yerine proaktif bir şekilde işinizi yaparsanız, konferanslara katılırsanız bir sürü ülke gezip görebilirsiniz, oraya/oradaki ulaşım/konaklama masraflarınız karşılanır.
diğer cevaplarda dendiği gibi, genelde birçok şekilde danışmanlık yapabilirsiniz. doktoranızın sonunda, doktora tezinizin anlattıklarını dünyada en iyi bilen insan olursunuz. o konu ile ilgilenen birileri çıktığında size muhtaçtır. fırsatı değerlendirirseniz yeterince para kazanabilirsiniz.
türkiye'de kalmanıza rağmen, yurtdışı kaynaklı para kazanma şansınız da var. eğer alanınızla ilgili öğretim materyaline ihtiyaç varsa (kitap gibi) uzman olduğunuz konu hakkında lisans seviyesinde kitap yazıp dünyanın parasını da kazanabilirsiniz. dünyada ihtiyaç duyulan alanlarda yetkin kitaplar milyonlar satabiliyor -- ama her akademisyen de kitap yazmıyor tabii ki, uygun bir alanınız/piyasada boşluk varsa tabii.
ve de patentler. sonuçta araştırma yapıyorsunuz, ve de insanların işine yarayacak herhangi bir sonuç aldığınızda patentleyerek hayal edemeyeceğiniz kadar para kazanabilirsiniz. bunu yapma şansınız endüstride çok küçük.
0