mp3'e dönüştürülme aşamasında, duyulabilir frekansların birçoğu atılıyor. bu frekansların büyük kısmı daha alt frekansların (gerçek enstruman seslerinin mesela) harmonikleri.
o harmonikler de işte yukarıda bir yerlerde üst üste binip bambaşka frekanslar oluşturuyor. siz eseri mp3'e dönüştürdüğünüzde o harmoniklerin önemli bir kısmını silip süpürmüş oluyorsunuz. mp3 kalitesi ne kadar küçükse, o kadar büyük bir frekans aralığı yok oluyor, haliyle "sadakat" (fidelity) o kadar düşüyor, ama dosya boyutu da o kadar küçülüyor. bitrate daha da küçültüldüğünde, mesela 48kbps yapıldığında, artık doğrudan duyulabilir frekanslar (harmonik olmayanlar, bizzat sesin kendisi yani) kesilmeye başlanıyor.
peki ne fark hissediliyor siz eserin bitrate'ini azalttığınızda? ses "berraklığını" yitiriyor.
yağın üzerinde kaymaya bırakılan kibrit kutusu gibi değil, kuru bir yüzeyde kaymaya bırakılan kibrit kutusu gibi.
0