aynı meraka ben de zamanında kapıldım ve sorup soruşturdum. tıp doktoru bir arkadaşım (ki kendisi de csi tutkunu) adli tıpta çalışanlarla bu konuları görüşmüş, haberler iyi. benzer aletler türkiye'nin büyük suç laboratuarlarında da varmış ama öyle "dna analizlerini on dakika içerisinde masamda görmek istiyorum greg" filan durumları yok. işler daha uzun ve zahmetli. ki bu da gayet doğal, dizi içerisinde greg'in (gerçi greg sahaya indi di mi) grissom'a "hacım bir haftadan önceye gün veremiyoruz" demesi konsepte sıçar batırırdı. aletler mühim değil de yetişmiş eleman, titizlik vs mefhumları tamamen ütopikmiş, çok daha sallapati çalışıyormuş bizim elemanlar.
her neyse, ben de samsun'da bizim çorumlu aydın abi'nin yanına gittim. kendisi olay yeri incelemede kıdemli ve de göbekli polis memuru. iki csi seyrettik diye adamı soru yağmuruna tutacam ya, açtım ağzımı yumdum gözümü. gerçi bir soru sorabildim, sonrasına gerek duymadım. soru evet saçmaydı ama merak etmiştim: "abi" dedim "bu kanıt torbaları filan bizim kullandığımız, kilitli torbalardan olmaz di mi", "ne ganıt torbası yiğenim, gazete kaadına sarıyok" demişti. istanbul, ankara dışına çıkınca laboratuarlar csi çizgisinin biraz dışına çıkıyor anlaşılan. zaten çeşitli vesilerle sohbet ettiğimiz komiserlerin ortak bir söylemi var; "beyan esastır" diyorlar.
kısaca metropollere has olmakle beraber: aletler gerçek, elemanlar ve süreçler sallamasyon.
0