Zor işiten insanlar duymak için, ses dalgalarının toplayan konik boruyu kulaklarına yaklaştırırlar.Bazı deniz hayvanları kavkıları da, duyamayacağımız kadar hafif sesleri toplarlar. Bu kavkıları kulağımıza yaklaştırdığımız zaman, denizin uzaktan akseden uğultusuna benzeyen bir ses duyarız.
Deniz hayvanları kavkısı, yeteri kadar ağız genişliğine sahip olmak şartıyla, rezonatör (seselim yoluyla titreşim yapan aygıt) görevini yapar. İçindeki spiral biçiminde olan boşluk, havayla doludur. Ağzının yakınında oluşan sesler içerde birikmiş olan havayı titreştirir. Bu titreşimlerin, kabuğun iç çeperine yansıması, duraklı dalgaların doğmalarına sebep olur. Saniyede belirli bir titreşim sayısından itibaren, ses güçlenir. Böylece, denizin uzaktan akseden uğultusuna benzeyen bir ses duyulur.
kaynak :
www.ayi.org----
konuyla alakali "tubitak" da soyle buyurmus
Sürekli olarak çoğu yerde söylendiğinin aksine, deniz kabuğunu kulağımıza dayadığımızda duyduğumuz sesin nedeni kan basıncımız değildir. Deniz kabuğunun kıvrımlarına çarparak farklı şekilde yansıtılan ses, aslında çevremizdeki olağan ses/sesler. Deniz kabuğunun büyüklüğüne, şekline ve içindeki kıvrımların yapısına göre belirli frekanstaki sesler güçlenir ve geri kalan sesler boğulur. Biz de, etrafımızdaki çevresel sesin bu halini, dalga sesine benzer şekilde duymuş oluruz.
tubitak kilcal damarlardaki kanla alakali degildir diyor yani..