bir yabancilastirma unsuru olarak tarihsel filmler sıklıkla kullanılır, yani bu dönemin dertlerini, meselelerini, sorunlarını tarihte paralel kurgularla anlatır yönetmen yazar, sen de aaaaa demek o zaman öyleymis aha simdi de böyle olmus dersin (bir er ryan i kurtarmak mesela bush doctrine i olmadan, AB-ABD zıtlasmasi olmadan anlasilabilir mi, hayır) bu sebeple ikinci dünya savasi seyrediyorken 2010 senesinde oldugumuzu ve bu dönemden bakarak ancak o dönemi algıladigimizi unutmayalim, fredrick jameson gibi historicize ! historicize ! diye ic sesimizle bagiralim.
bir de tabii genre sinemasi acisindan her dönem belli filmler moda oluyor, aynı konuyu cok baska anlatacakken ikinci dünya savasi ortaminda anlatiyorsun, dönemin ruhuna uymus oluyor. atonement ya da the reader mesela ayni özü koruyarak bilimkurgu da olabilirdi, fantastik kurgu da. hikaye dönemin önüne geciyor bazen, ayni hikaye farkli bicimlerde ama ayni özle anlatilabiliyor.
0