Giriş
(15)

Aşk acısı

mermaidd
Biz kadınlar olarak daha çok aşk acısı çektiğimizi daha doğrusu bunu daha çok yansıttığımızı düşünüyorum. Siz erkekler de yoğun şekilde aşk acısı çekiyor musunuz? Duygularınızı özellikle belli etmemeye çalışıyor musunuz ve çalışıyorsanız ne yapıyorsunuz? Ve en merak ettiğim aylarca aşk acısı çeken v
Biz kadınlar olarak daha çok aşk acısı çektiğimizi daha doğrusu bunu daha çok yansıttığımızı düşünüyorum. Siz erkekler de yoğun şekilde aşk acısı çekiyor musunuz? Duygularınızı özellikle belli etmemeye çalışıyor musunuz ve çalışıyorsanız ne yapıyorsunuz? Ve en merak ettiğim aylarca aşk acısı çeken var mı?
0
mermaidd
(17.11.25)
4-5 yıl kadar aşk acısı çektim. güzel eski bir anı olarak kaldı şimdi... aklıma gelince tebessüm ediyorum. zaman her şeyin ilacı.
0
HellKeePer
(17.11.25)
Kadınlar bu konuda daha paylaşımcı, çevrelerine arkadaşlarına anlatıp bu süreci daha sağlıklı atlatıyor

Erkeklerin böyle bir sosyal etkileşimi yok, bunu kendi içlerinde yaşayıp tek başlarına çözmeye çalışınca daha zor atlatıyorlar

Atlatamayanları da youtube daki bazı şarkıların altlarındaki yorumlarda görebilirsin :)

Son aşk acım 2 ay yemeden içmeden kesilmeli geçmişti
+3
grimavi
(17.11.25)
Her ilişkiyi aşk zannetme saçmalığına inanmıyorum.
Kadınlar ilişkiye hangi gözle bakıyor bilmiyorum ama abarttıkları kesin.
Erkekler için ilişkinin yüzde doksanı seks gibi bir şey. Erkeklerin duygusal hezeyanlarına çok inanmayın.
-8
Cezcez
(17.11.25)
Nefes alamaz hale gelmiştim. Benim kadar aşk acısı çeken kadın tanımadım. Erkek tanıdım. Erkek aşk acısı çekmiyorsa zaten aşık olmamıştır. Eğlence, partner falan aramıştır.
+1
yadigar
(17.11.25)
aşk acısı çeken hiç kadın tanımadım.

aşkla ilgili şiirlere şarkılara bi bakın zaten %80’i erkeklerdir
+3
asap raki
(17.11.25)
Bu konuyu yıllar önce bir kadın arkadaşla konuşmuştuk.

Hemcinslerinin aşk acısı çekmediklerini, çünkü yeni bir dalı tutmadan eski dalı bırakmadıklarını erkeklerin ise yapısal olarak asla bir B planına ihtiyaç duymadıklarını, dolayısıyla aşk acısının erkeklere özgü bir şey olduğunu söylemişti.

İnandırıcı gelmiştir hep bana.
+2
Mirket
(17.11.25)
@mermaid
Aşk acısı çekmedim diye mi tik yok bana:/
-1
Cezcez
(17.11.25)
@cezcez aşk acısı çekmedin diye değil elbette. Yaptığın genellemeyi hoş bulmadım.
0
🌸mermaidd
(17.11.25)
Cinsiyetle alakali oldugunu dusunmuyorum belki iliski dinamigiyle alakalidir cok verici davranmak, iliskide buyuk hedefler koymak ve ona ulasamamanin acisi, aldatilmak vs ask acisini percinleyebilir. duygu yasayabildiginiz icin sukredeceginiz yerde hayiflaniyorsunuz siz de.
0
ala09
(17.11.25)
Aldatılmanın sonucu hayal kırıklığı, kandırılmışlık ve tiksintidir. Çok verici davranıp karşılık bulamamanın sonucu yıpranma ve önemsiz/değersiz hissetmedir, ilişkideki hedeflere ulaşamamanın neticesi de mağlubiyet/yenik düşme, mutsuzluktur. Yani @ala09’un bahsettiği dinamikler insanı üzgün, mutsuz ve depresif yapabilir.

Aşk acısı ise “onsuzluk”tur. Fazlası değil. O olmayınca, yerini acı alır.
+1
yadigar
(17.11.25)
@ala09 bu bahsettiklerinden dolayı aşk acısı çekene pek rastlamadım hayatımda. Ayrıca burada konu ne şükürsüzlük ne de hayıflanmak merak ettiğim bir şeyi danışmak istedim hepsi bu.
+1
🌸mermaidd
(17.11.25)
Benim gördüğüm örneklerde kadın da var erkek de. Genetik bence. Bizim sülale ayrılıklarda aşırı hassas. Kadını da erkeği de. Ayrılıklarının ilk gecesi horul horul uyuyan kadında erkekte gördüm, uyuyamayanını da gördüm. Cinsiyet değil gibi mesele. Zaten kaygılı bağlanma güvenli bağlanma gibi konular da direkt aileyi gösteriyor.
0
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(17.11.25)
ben kahroluyorum ya. çünkü arkadaşlıklar ve hatta esnaf ile düzenli alışveriş neticesinde oluşan tanışıklık dahil bütün insan ilişkilerinin çok değerli olduğunu düşünüyorum. hele ki romantik ilişkiler , deli gibi aşık olduğun bir insanla kurduğun bağ o kadar değerli ki. çok büyük özen gösterilmeyi hak ediyor.

ama çer çöp sebeplerle bu tesadüfi ve biricik eşleşmelerin öylece güme gittiğini, kaderlerin ayrı yollara savrulduğunu görmek beni çok ama çok üzüyor.
+1
loch ness
(17.11.25)
daha çok yansıtmak konusunda haklı olabilirsiniz ama erkeklerin aldığı darbe büyük bence çoğu zaman. bunda yine çoğunlukla kadının bitirmek istemesi, erkeğin devam etmek istemesi de olabilir. belki yanlış düşünüyorumdur ama bence çoğu kez kadınlar bitirir.

belki erkek ilk bir kaç hafta hatta bir kaç ay boyunca farketmiyor durumu.
ama mevsimler değişmeye başladığı gibi artık o kişinin hayatında olmama hali tüm ağırlığıyla çöküyor. "aylardır yok zaten, bak hayat devam ediyor. hatta her şey daha güzel artık. hem özgürsün hem de sürekli tetikte olmanı gerektiren bir durum yok. üstelik sen de ona iyi gelmiyordun belki. belki birbirinizi kötü ediyordunuz, bitmesi iyi oldu" diye düşünsen de ve bu düşüncelerin doğru olduğunu bilsen de, yine de acını hafifletmiyor.

kadınlarda durum daha farklı gibi geliyor bana.
dışarıdan bakınca çok etkilenmiş oluyorlar. kimisi yemekten kesiliyor, kimisi çok yiyor, kimi çok geziyor ya da alışveriş yapıyor. bir gün çok mutlu ertesi gün çok mutsuz. fiziksel değişiklikler yapıyor. bazen mutlu görünüyor, bazen mutsuz. ama bir kaç hafta sonra her şey yoluna giriyor.

erkek tarafı "ben şimdi ne b*k yicem, kavgalarımız manasızdı aslında, düzeltebilirdik" diye düşünürken kadın tarafı artık ona uzatılan yeni davetleri görmeye hatta yanıt vermeye başlıyor. aradan geçen aylarda artık alışkanlıklar da değişmiş, diğer kişiden pek fazla bir şey kalmamış oluyor.

"erkek kadından daha yoğun yaşar"ın sebebi belki de ilk cümlem, yazarken farkettim.
çoğunlukla ilişkiyi kadın bitirir çünkü zaten sorunlar vardır, bitirmek istemiştir, kavgalar edilmiş acılar çekilmiş kadın zaten ilişki içindeyken bir sürü dert çekmiştir. sonra ayrılık aşamasına gelinmiştir. kadın için planlı bir süreçken erkek için damdan düşer gibi olmuştur bu.
0
biseysorcaktim
(17.11.25)
@biseysorcaktim aslında haklısınız bir yerde okumuştum kadın ilişki içerisindeyken aylar evvel ayrılma kararı alır, kendi kafasında ayrılır ve o yas sürecini ilişki bitmeden yaşamaya başlarmış. Bundan dolayı ayrıldıktan sonra kadınlar ve erkekler olarak verdiğimiz tepkiler böyle gelişiyor sanırım.
0
🌸mermaidd
(17.11.25)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.