Ben bağımlı kişilik bozukluğuna sahibim. Aldatmak şöyle dursun, gözüm diğer erkekleri asla erkek gibi görmez bile. Herkes bacım, kadın erkek fark etmeksizin. Ama partner beyin aldatıp aldatmadığını, sevip sevmediğini, soğuyup soğumadığını da anında ve çok net anlarım.
Hiç aldatmadım. Ama eşini benimle aldatan biri olmuş, bilmiyordum, vukuatlı nüfus cüzdanı örneği almak aklıma gelmezdi o zamanlar, şimdi istiyorum gerçi. O zaman e-devlet de yoktu, olsa bile aklıma gelecek kadar yaygınlaşmamıştı aldatmalar.
Bugün arabada radyo kanalı ararken bir kanala denk geldim, "hep en çok erkekler aldatıyor denilir ama araştırmalara göre kadınlar da en az erkekler kadar aldatıyor..." laflarını duydum.
Bir medya organının bu şekilde yayın yapması bence çok büyük münafıklık, çok büyük ihanet. Halkı aldatmaya daha da teşviktir bu. Çünkü zaten ülkede ne eğitim doğru düzgün eğitim, ne hukuk öyle, ne başka şeyler. Rezillik diz boyuyken bir de bu tarz lafların konuşulabilmesi apaçık düşmanlık. Cehaletin gırla gittiği, vicdan diye midesini gösterecek kişiler diyecekler ki "madem kadınlar da en az erkekler kadar aldatıyormuş ben de aldatırım günümü gün ederim o zaman"
Peki toplumda farkındalığı yüksek, idealist ve vatanperver insanların tamamen bireysel çabayla iğneyle kuyu kazar gibi yapılandırmaya çalıştıkları güven atmosferi ne oldu??? Paramparça. Bitti gitti. Bu halka verilmesi gereken şey gerçekten bu mu?
Çok uzun zamandır radyo tiyatrosu dinliyorum ve dikkatimi çok çeken şeyler var. Biri Batı kaynaklı her oyunda eşini aldatmanın sıradanlaştırılmış olması. Her oyunda mutlaka ya tek eş yahut iki eş de aldatıyor. Oyunu yazanların dünyasında o kadar normal ki bunlar, oyunlaştırmaktan ve kendi halklarını bu yöne yöneltmekten çekinmemişler. Zaten bu şekilde yaşıyorlar.
Peki biz? Halk o oyunlarla ve bunların üzerine kurgulanmış bol cinayetli bol alkollü entrikalarla o kadar çok muhatap olmuş, bunlara öyle çok maruz kalmış ki bence bugün bu hale gelinmesinin en ciddi etkenlerinden biri bu. Psikologlar ve beyin uzmanları dediklerimi anlayacaklardır.
Aldatmak primatlıktır. Aldatanlar primat olduklarını kabul edebilecek olgunlukla değillerdir. Onların kökünü kurutmanın tek yolu onlara asla prim vermeyip bir de aşağılayarak rezil hissetmelerini sağlamak ve toplumca onları dışlamaktır. Zira bu durum ister kabul edilsin ister edilmesin, örtülü bir psikososyal terördür. Bu terörü de halkın kendisinin tek tek her birinin üstüne düşeni hakkıyla yapmasından başka bir şey temizleyemez.
0