galericilerden uzak durmak gerekiyor çünkü sabah dükkanı açarken yalan söylemeye başlıyorlar, akşam kapatırken söyleyecek yalanları bitmiyor. daha önce sözlüğe yazdığım bir entry'nin bir bölümünü copy/paste yapıyorum:
"hanıma araba bakıyoruz. istediğimiz modellerden kesemize göre olanları bulduk, cumartesi tüm günü buna ayırdık, 5 tane araba bakacağız. evden (kartal'dan) çıktık, önce gebze'ye gittik. oradan da esenyurt'a gideceğiz. ilanında "hatasız boyasız" yazan bir araba var, ona bakacağız. bir galericide. adamlara sordum, arabanın orada olup olmadığını, showroom'da olduğunu söylediler. tam 1.5 saat yol gittik, o da ne? araba showroom'da değil. ee araba nerede? kaportacıda. ee hani araba "hatasız boyasız"dı? yok işte bilmemneresinde çok ufak bir boya varmış da, öyleymiş de falanmış da filanmış da. tamam da arabanın her yeri darma duman? kapılardan birinde göçük var. iki tampon da kırık. her yer çizik. daha da kötüsü, aracın sigorta kutusu darmaduman olmuş, her kablo bantlanmış, kesilmiş eklenmiş. üstüne ön koltukların altından arka tarafa hava üfleyen havalandırma kanallarından birisi yok. ee hani arabada hata yoktu? ya bunlar hep olurmuş, yıkarken çıkartılırmış."
0