arkadaşlar sanırım soru tam anlaşılmamış. adam da onu soruyor zaten. köprü yapılırken orası dere yatağı değilmiş, toprakmış. ayakları da diğer toprak üstünde duran ayaklar gibi kazık dikip üzerine oturtmuşlar. dışarıdan bakıldığında diğer ayaklar gibi sadece köprü ayağı gözüküyormuş, açıkta kazıklar gözükmüyormuş. orası sonradan erozyona uğramış ve o ayakları yaşıyan kazıklar açığa çıkmış. yani geriye kazığın çakıldığı toprak kalmamış, erozyona uğramış, kazıklar açıkta kalmış.
yani bu kazık daha yerin altına ne kadar gidiyor ki köprüyü taşısın? kazığın da illa ki bir alt noktası var, cehennemin dibine kadar inmiyor. dikilirken de epey derine çakmışlar da tabiat işte, erite erite derinlik falan bırakmamış. geriye toprak altında bir karış bir şey kaldıysa köprü ayaklarını ne taşıyor, az daha aşınsa, kazıklar havada sallanmayacak mı?
bunu düşünüp cehennemin dibine kadar saplamışlar mıdır diyor adam, yoksa ilk yapılırken "şu kadar insek yeter" demişler de o dedikleri yer de aşınıp bitmiş midir?
0