anadolu lisesi 7 yıl. hazırlık sınıfında yabancı hocalardan günde 8 saat ingilizce çok yeterli oldu. sonra da hiç kopmadım, hep üstüne koydum. üniversitede de hazırlık okudum. ihtiyacım yoktu ama biraz rahat takılmak istedim. ingilizcem daha da güzelleşti, tereyağlı ballı börek. bir de üniversite son sınıfta 2 tane seçmeli ders aldım. biri toefl dersi, biri de ingilizce advanced konuşma dersi. onların da konuşmamda etkisi büyüktür. daha sonrası, iş hayatında sürekli kullandım. + gilmore girls :) mitralyoz gibi konuşan anne kızlardan çok şey öğrendim. daha ne olsun. şimdi çok rahat konuşuyorum, kendimi türkçe'den daha iyi ifade ediyorum. eşim kolejlerde okumuş, ingiltere'de senelerce yazın dil kursuna gitmiş, sonra da altı yıl amerika'da mühendislik masterı yapmış ve orada global firmada çalışmış. ingilizcem ondan iyi :) hehe. onun aksanı daha iyi ama kelime dağarcığı ve okuduğunu, duyduğunu anlama benim çok daha iyi. çok şaşırıyor.
ben bir tek "I mean, come ooon" diyemiyorum, diyince doğal durmuyor, o çok rahat, "it's like, you know, i mean just" serpiştiriyor ve bildiğin florida woman. ona bunu dediğimde gururlanıyor ama nedense "florida man" deyişini bilmiyor. sdkjasdas
en.wikipedia.org