selam,

net bir cevap veremeyeceğim sanırım ama şunları söyleyeyim:

ağustos celbinde gittim ben (329 kd), 12 ağustos'ta iskenderun'da teslim oldum. o iklim anlatılmaz yaşanır. acemilikte en büyük sıkıntı hava sıcaklığıydı. 23 günde 5 kilo verdim (ki zaten kilolu falan da değildim giderken. 62'den 57'ye düştüm). ocak sonunda askerden döndüm. yani kışın dışarıda gece nöbeti tutma zevkinden de mahrum kalmadım.

pek çok yönden aralık celbi daha avantajlı. bir kez kış mevsimini askerde geçiriyorsun. günler kısa, hava kötü. askerde havanın kararması önemli bir şeydir.

aralık celbinin bence en büyük avantajı doğru düzgün bir zamanda askerden dönüyor olmak. bahar sonu-yaz başı teskere alıyorsun. biraz kafayı dinlerim falan deyip bir ay evde yatsan, bir hafta falan tatile gitsen, sıra iş aramaya geldiğinde sektörlerin eleman alımını artırdığı dönemlerde iş bakıyor olacaksın. ben özel sektörde çalışıyorum, mühendisim. ocak-şubat aylarında iş aramaktansa haziran'da iş aramak daha kolay benim için.

aralık celbinin şöyle bir riski var yalnız, düştüğün yere bağlı olarak çook kral bir denetleme görme olasılığın var. bahar aylarında ordunun büyük denetlemeleri başlar. askerlik yapacağın yere denetleme için paşa gelecekse, çok renkli bir askerlik yapmak zorunda kalabilirsin.

ağustos'ta gitmenin araklık'ta gitmeyle karşılaştırıldığında en büyük artısı, askerlik görevini 4 ay da olsa daha önce halletmiş olmak. daha erken askere gelme şansı olup da "keşke daha önce gelip kurtulsaymışım" demeyen adam tanımadım. şimdiden hayırlı teskereler.

Agustos ta askere gidilmez hem kisi hem yazi gorursun askere aralikta gidilir gunler kisadir safak hemen atar, mis gibidir.

selamlar,

331. kısa dönem olarak (aralık celbinde teslim olarak) yaptım askerliğimi ve geleli yaklaşık 3 hafta faln oluyor. ben de ilk başta senin düşündüğün gibi düşünmüştüm aynen, ağustosta gitmek için başvurdum ancak son başvuru tarihi için 24 haziran dediler, geç kaldığımdan gidemedim (bu kısım önemli ve aklında mutlaka bulunsun!).

herneyse aralığa kaldım istemsiz de olsa anlayacağın ve açıkçası memnun da oldum. sebeplerini sayacağım aşağıda:

(öncelikle bilgin olsun diye söyleyeyim; jandarma olarak çanakkale gibi alelade bi yerde yaptım, okuyacakların genelde jandarma ağırlıklı görüşler olacaktır ama genele de vurabilirsin. kaldı ki jandarma olarak yapma olasılığın da gayet en az diğer sınıflar kadar var)

·ağustos celbinde giden arkadaşları 1 haftalığına da olsa gördük usta birliğine geldiğimizde ve konuştuk. o konuşmalardan gözlemlediğim kadarıyla: çok sıcak! benim önceden aynı celpte gitmiş arkadaşlarım da olmuştu yine, biri izne gelmişti bi sebepten ve kulak üstlerine, alnına, çenesine kadar heryerinin soyulduğunu gördüm.

·jandarma olarak yaparsan ağustosun artı bi dezavantajı da çıkan olayların yaz-kış oranı olacaktır. kışın çok çok az olayla uğraştık (malum; ayyaşı, hırsızı, sapığı, agresifi yazın daha bol dışarı çıkar). yazın karakol insan konservesi gibi oluyomuş onları duyduk. şükrettik.

·kışın günler çabuk geçiyo diğer arkadaşların dediği gibi. hatta benim gibi gececi de olursan gündüzü (gündüz demek rütbeliler demek, bi sürü rütbeli... akşam evlerine giderler nöbetçi olanlar dışında hepsi) görmeden askerliği bitiriyosun. ha bu güzel mi? rütbeli görmemek olayı çok güzel, bi de şafak çifter çifter atıyo derler. tabi güneş görmemek de pek iyi diil ama gayet katlanılabilir.

·aralıkta gidip iğrenç kış mevsimini askerlikle yiyosun ve bahar/yaz başı gibi dönüyosun. matthias coltrain'in de dediği gibi iş aramak için çok güzel bi zaman. ben gitmeden önce iş ilanlarına bakardım, şimdi baktığım ve gördüğüm kadar fazla ve kaliteli iş ilanları yoktu hiçbi şekilde. (ha geri dönerler mi o da ayrı tabi ama orasının konumuzla lakası yok:D)

·aralık celbi en çok asker alınan celptir. dolayısıyla uzun dönem çıkma ihtimalin çok düşük, tabi yazdığın duyurudan uzun dönem çıkmak istemediğin gibi bi psikoloji sezdim diye bunu ekliyorum:) maaş, rütbe, 12 ay fln istemem, geçsin gitsin biran önce diyosan aralık tam sana göre.

biraz pazarlarmış gibi oldum ama:) benim izlenimlerim böle, açıkçası gidip yapmışlar da hemen hemen bu şekilde düşünürler diye tahmin ediyorum. kolay gelsin çok ve de hayırlı teskereler şimdiden.

edit: denetleme olaylaı bi günlük iki günlük şeyler ve genelde yumurta kapıya dayanınca hazırlıklar başlar. bizim orda 1-2 hafta sıkı yönetim olmuştu sonrası yine aynı. bi de bizim orası zaten paşa mekanıymış:) sürekli yıldız, çelenk görüyoduk o yüzden de çok ciddi bi durum diildi bana göre. bi de denetlemelerde askerden çok rütbeliyle uğraşıyolar bildiğim kadarıyla, sadece denetleme korkusu seni yıldırmasın yani:)

hepiniz zaten endişelerimin haklı olduğunu yazmışsınız. sanırım en iyisi aralıK'ta paşa paşa gitmek. teşekkürler.

askerlik her kişinin ayrı bir şekilde tecrübe ettiği bir deneyim. aynı dönemde gittiğiniz yerde diğerlerinden çok daha rahat ya da çok daha eziyetli bir askerlik geçirebilirsiniz. burası şansa kalmış. ama kısa dönemse, yazın asker olmak sanki biraz daha avantajlı; kış mevsiminde çoğu yerde ısınma sorunu olur. o olmasa bile dışarıda kalınan süre azap olabilir. ayrıca kış mevsimi askeriyenin en hareketli olduğu dönemdir. tatbikatler, intikaller bu süre zarfında olur çoklukla. bir de yaz dönemi komutanların izne çıktığı ve tayin mevsimidir. çoğu komutan nereye tayin olacağının derdindedir. ortamda bir parça rehavet olur. tabii bunlar kesin kurallar değil. işin bi de bu boyutu var diye yazdım. bence bunları düşünmektense sivil hayatı düşünerek askerlik dönemini planlamak daha doğru sanki.