böyle bir şey pek mümkün değil çünkü o dönemlerde, bugün olduğu gibi çok fazla zengin bir zümre yok. halk katı bir şekilde ayrılmış tabakalardan oluşuyor. köleler, çiftçiler, tacirler, aristokratlar vb. durum böyle olunca herkes gücü yettiğince ne alabileceğini, gücünün neye yettiğini iyi biliyor. gücü yeten de sahte mala kanmaz elbette. tabii, bu hiç dolandırıcılık olmuyor demek değil. mutlaka oluyordur ama bugünkü gibi kitlesel değil.
bunun dışında, bir ürünün (sahtesi demeyelim ama) kopyası elbette yapılıyor. biraz müze gezenler bilir. "x'in heykelinin y tarafından yapılmış kopyası" diye çok eser vardır. bunlar elbette değerli çünkü her ne kadar yeni bir form oluşturulmamış olsa da, sanat özelinde bir özgünlük söz konusu.
peki, bugün yaptığımız van gogh tabloları niye bu kadar değerli değil diyecek olursanız, cevabı her şeyin endüstriyelleştirilmiş olması. kopyalama araçlarımz ve tekniklerimiz geliştikçe her şeyi daha mekanize bir hale getirdik. bu yüzden 1000 sene öncesinin kopya bir eseri ile bugünün kopya eseri arasında çok fark var. walter benjamin'in "yeniden üretim çağında sanat" adında güzel bir makalesi var aslında. bilgi sahibi olmak için okunabilir.
0