ben var(d)ım.
"aşı olmam ben" demiyordum, fransa biontech'le ilgili soruşturma açıp biontech almaktan vazgeçince ve israil de yan etkilerle ilgili bazı raporlar sununca, bari fransa'nın soruşturması bitsin, incelemesi sonuçlansın da öyle olayım diyordum.
zaten bizdeki aşı bolluğu da bu sayede oluştu.
bu arada halihazırda 15-16 yıldır homeoffice çalışan biri olduğum için zaten izole olma lüksüm var, yani çok insan içinde olan, sabah akşam gidip geleceğim bir işim olsaydı, sürekli toplu taşımaya binmem gerekseydi biontech olurdum.
yaşam tarzım müsait olduğu için beklemeyi düşündüm.
o arada sinovac geldi, aşısız kalmayayım bari diye "hiç yoktan iyidir" diyerek sinovac oldum.
çevremde kendi seçimiyle sinovac yaptıranlar bir tık daha fazla.
ne çevremde, ne ailemde, ne muhitimde akp'li yok.
eğitim seviyemiz de gayet yüksek.
aşının gerekli olduğunu düşünmekle ve olmak gerektiğine inanmakla birlikte, biontech'e ölümsüzlük iksiri muamelesinin de yapılmasını saçma ve yanlış buluyorum.
inşallah öyledir, o ayrı.
ama böyle bir durumda, hastalık ayrı, tedavisi ayrı, aşısı ayrı etkilere sahipken insanların şüpheyle yaklaşmasından ve/veya çekinmesinden daha doğal bir şey olamaz.
bu herkesin "çip takacaklar" seviyesinde düşündüğünü göstermez.
tam aksine, biontech her derde deva diye pazarlandığı için artık insanlar aşı olduktan sonra önlem almayı bıraktı ve sadece ilk dozu olmuş olsa bile, "aşılıyım, hasta olmam/bulaştırmam" düşüncesine kapıldı.
geçen gün yakınımdaki bir kuaförde "ben aşılıyım" diye kapalı ve küçük alanda olduğu halde maske takmayı reddeden bir müşteriyle kavga ettiler.
bu düşünce yüzünden eylül'den sonra tekrar kapanmak zorunda kalacağımızı düşünüyorum.
0