[]

Şekeri bırakanlar?

Nasıl başardınız? En fazla yapabildiğim çay ve kahveden kesmek, abur cuburu azalttım ama hala kahvaltıda ekmek (çavdarlı) bal/kaymak yiyorum. Nasıl kesebilirim ya belli bir metod var mı? Dikkat etmem gereken bir şey filan?




 
tamamen kesmesi çok zor ya şu vakitte. her yer şeker çünkü. almazsan o kadar tüketmezsin ama en basit olarak. bal alma yani eve. ne bileyim çok sevdiğin bir sosun içinde şeker var diye o sosu almayı bırakırsan hayat eziyet olur.

edit: öyle kısa dönem gaza gelip denemişliğim var da olmadı hiç uzun süreli. çevremde 1-2 kişiye denk geldim hiç şeker tüketmeyen. pek normal tipler değillerdi.
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (27.06.21 16:46:19 ~ 16:47:12) 
ben şak diye kesiyorum, bugüne kadar sadece bir kere 1-2 gün baş ağrım oldu.
onun dışında tuhaf bir şekilde zorluk çekmedim, çekenler oluyormuş.

şekeri azaltmak şekeri bırakmaya yardım etmiyor çünkü şekeri yedikçe yemek istiyorsunuz.
o yüzden en iyisi tamamen kesmek.
yemeyeceğim diyecek ve yemeyeceksiniz.

illa ekmek istiyorsanız, yumuşak geçiş olması açısından mesela çavdar ekmeği dışında protein ekmeği yiyebilirsiniz.

ama bal kaymak yerine bir şey koyamazsınız, yemeyeceksiniz.
abur cuburu, balı kaymağı aynı anda keserseniz, birkaç gün zorluk çekersiniz en fazla.
insan ilk günden bile hafiflik hissediyor.
kilo olarak olmasa da, tuhaf bir rahatlama veriyor.

kilo sorununuz yoksa, abartmadan meyve yiyebilirsiniz mesela.
aslında şeker açısından vücuda etkisi çok farklı değil maalesef ama en azından vitamin mineral vb. açısından daha faydalı.
yine de ekşi meyve ve "berry" türü olanlar daha iyi.
  • blatta hiberna  (27.06.21 16:47:15 ~ 16:49:54) 
Şekeri birden değil, azaltarak keserseniz daha çok istikrar sağlarsınız. Aynısı karbonhidrat için de geçerli. Vücudunuzun yavaş yavaş alışmasını beklemelisiniz. Bir de illa tüketecekseniz sabah tüketmeye özen gösterin.


  • ruhen hastayim ben  (27.06.21 16:51:57 ~ 16:52:36) 
İnsülin direncini kırıp sonra kesmek daha yapılabilir olur. Bir süre if yapıp kırabilirsin, sonrasında yemediğin zamanlarda zaten kriz haline gelmiyor.


  • Jux  (27.06.21 16:58:42) 
şekeri bu kadar sıfırlamak zorunda değilsin. kahvaltıda bir iki kaşık bal, arada bir, bir dilim ekmek yemende sorun yok.

ben kahve ve çayda sıfırladım, gazlı-gazsız şekerli içecekler hiç yok zaten içemiyorum artık, makarnayı belki 15 günde bir, ekmeği de tam buğday ekmeği şeklinde haftada 3-4 dilim kadara düşürdüm. bu süreçte arada bir kahvenin yanında bir iki parça bitter çikolata yediğim oluyor. yani önemli olan miktarı ciddi oranda azaltmak bunu bir zehir gibi sıfıra çekerek kendine işkence etmene gerek yok.
  • orpheus  (27.06.21 17:42:39) 
acikcasi soyle bir seyden dolayi istiyorum ayriyeten onu da paylasirsaniz sevinirim.

konsantrasyona etkisi ne oldu siz sekeri birakinca? enerjinizde? birakma istegim tamamen bunla alakali. herkes zipkin gibi oldum, aklimi daha iyi topluyorum filan da diyor okudugum kadariyla.
  • nefertarii  (27.06.21 17:53:36) 
dediğiniz sebeplerle ilgiliyse orpheus'un verdiği örnekteki gibi devam edebilirsiniz bence de.

bahsettiğiniz zihin berraklığını ve enerji artmasını ben de çok yaşadım.
o açıdan da tavsiye ederim.
  • blatta hiberna  (27.06.21 17:56:19) 
çelik gibi iradeniz yoksa en güvenilir ve geçerli yol karbonhidratı mümkün olduğunca azaltmak olacaktır. basitçe özetlemek gerekirse glisemik indeksi yüksek gıdalar olan hain karbonhidratlar kan şekerini ve insülin hormonunu çok fazla oynatıyor. karb ağırlıklı beslenirken şeker bağımlılığını kırmak çok ama çok zor çünkü vücut bu oynaklık/çabuk değişiklik sebebiyle sürekli yenisini talep ediyor.

şeker bağımlılığımın boyutunu anlamanız için söylüyorum: boyum 178, 20 yaşına kadar aktif spor yapan ve tartıya çıkma ihtiyacı duymamış biriydim. şu an 27 yaşındayım ve maksimum 115 kiloyu gördüm. bu süreçte elime aldığım eklemlerin, döktüğüm ve kırdığım dişlerin, yaşadığım sağlık sorunlarının haddi hesabı yok. üç kuruşluk iq'mun da yarısını kaybettim bu süreçte. SİGARAYI BIRAKTIM ama akşam çayın yanında kek-gofret yoksa dünyam başıma yıkılırdı. sağlıklı yaşama, kilo verme, biraz kendimi toparlama çabalarımın tamamı şeker bağımlılığı yüzünden sonuçsuz kaldı çünkü az yemek yemeyi asla sorun etmiyordum ama kolasız, keksiz, çikolatasız hayat düşünemiyordum. kendimi çok zorlayıp 2-3 gün dayanmaya çalıştığımda sigaradakinden daha beter yan etkiler yaşadım, mental olarak perişan oldum.

benim çözümüm (şimdilik) doktorun "kan şekerinde sorun var, dahiliyeye görün, şeker hastası olabilirsin" demesiyle ketojenik diyete başlamak oldu. ara sıra canım hala çekiyor ama "yersen kolunu bacağını kesecekler, kör olacaksın" diye düşününce aslında mental anlamda bloklayabilmeyi başarıyorum, yani iyi ve sağlıklı yaşamak için şekerden uzak durma fikrini içselleştirmeyi başardım çünkü benim için artık "şekersizlik" kavramının karşısında "renksiz, keyifsiz" hayat değil de "hayatta kalmak" var. o açıdan beni durduran şey "yersen ölürsün" düşüncesi. bilmiyorum belki sağlıklı bir psikoloji değil ama işimi görüyor.

keto bence aşırı yorucu ve disiplin isteyen, sürdürülebilirliği de şüpheli bir beslenme tarzı. belli bir sürenin üzerine çıkabilmek için terminatör olmak lazım. o yüzden benim gibi çok ciddi bir sorununuz yoksa direkt ketoya uçmak yerine karbonhidratları azaltmayı deneyebilirsiniz. internetten araştırın nelerde karb olduğunu (çünkü sağlıklı ve sık tüketmemiz önerilen gıdalarda bile olabiliyor). sanırım söylemeye gerek yoktur, ambalajlı gıdalardan vs. uzak durun. onlar zaten karb/şeker deposu. tabii sadece kesmek yetmez, yerine mümkünse protein ve sağlıklı yağlar (zeytinyağı, hakiki tereyağı, belki kuruyemiş vs) koymaya çalışın abartmamak kaydıyla (kalorileri yüksek çünkü). aksi takdirde daha bile kötü olursunuz çünkü vücut bu sefer de "karb nerde it" diye huzursuzlanmaya başlar, yerine besleyici bir şeyler koymak lazım ki çok mızmızlanmasın :)

***

ben bu şekilde neredeyse hiç şeker istemiyorum diyebilirim. sadece psikolojik olarak zaman zaman "bu maçın yanında çayla kek iyi giderdi" gibi düşünceler geliyor arada ama onlar bile çok zayıf.

etkilerine gelecek olursak bende pek bir şey değişmedi açıkçası, hala salağım ama enerjim bir tık arttı gibi. uzun vadede vücudunuz için çok ama çok hayırlı bir iş yaptığınız kesin, o açıdan kısa süreli kazanımları çok da kafaya takmayın derim.
  • der meister  (27.06.21 18:19:57) 
çikolatayı çok seven biri olarak azaltarak kesmek işe yaramadı bende. birden bire ilave şeker içeren paketli her şeyi yemeyi kestim. en basitinden içtiğim bir küçük çikolatalı sütün içinde bile 16 gram şeker olduğunu görünce, daha önceki beslenme düzenimde ne kadar ilave şeker tükettiğime üzüldüm. alışverişte abur cubur reyonunu pas geçiyorum artık, eve almadığım için yemiyorum. hiç satın almazsanız, canınız isteyince elinizin altında olmaz ve yemezsiniz. zamanla şekerli şeyler yeme isteği azalıyor.


  • anthemis nobilis  (27.06.21 20:14:59) 
ben de birden sıfırlayanlardanım. 8-9 sene evvel çaya kahveye şeker atmayı bıraktım. ilk başlarda içemeyince yanında çokça tatlı çikolata gofret yiyerek bastırmaya çalıştım. baktım olmuyor onları da kaldırdım. sonra bi ara çaydan falan vazgeçtim. e öyle de olmayınca açık, limonlu falan derken alıştım. pandemide de çokça tatlı yaparak yedim (evet kahretsin elim bi haylı lezzetli) hayatımda gördüğüm en yüksek kiloyu tartıda görünce hepsinden vazgeçtim. hiç biri sağlığımdan önemli değil çünkü. son 15 gündür tatlı namına yediğim tek şey sade türk kahvesinin yanında 2 tane hurmanın içine bıçak ucuyla konulmuş fıstık ezmesi. isteyince oluyor. yeter ki ihtiyacınız olmadığına inanın. ve evdeki, işteki abur cubur çekmecesine bişey almayın, teklif edildiğinde geri çevirin.


  • dedim ben sana  (27.06.21 22:09:16) 
realist ve doğrularla yaşayan, iç disiplini olan biriysen başarırsın. bunun yanında şekersiz hayat derken de sadece rafine şekerse kolay onun dışında zilyon tane üründe şeker var ve beslenme çerçevesini iyi bilmek lazım.

patates, ekmek, pirinç, makarna bunlar basit şekerdir. hatta salça içine bile şeker katılıyor. süt de cabası... cheat day ile dengeyi rahat şekilde kurabilirsiniz.

bunun yanında zararlarını öğrenince , bünyenize saygınız varsa da bırakılabilir diye düşünüyorum.
  • evimin paspasi  (27.06.21 22:40:05) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.