öncelikle sağlıklı, sonrasında fit bir vücuda sahip olmak. tabii bunları yapabilecek zaman ve maddi imkan da lazım.
onun dışında çocukluğumdan beri (siyasi sebeplerden bağımsız olarak) yurtdışında yaşama hayalim var. farklı bir kültürün içinde olmak, bir "yabancı" olarak yeni bir şeye adapte olmak, aksaray'da "nasılsın abijim" diyen zenciler gibi yerlilerin benimseyeceği birine dönüşebilmek fikri çok hoşuma gidiyor jdfkd. neblim rusya'da yaşasam mesela, akşam eve gelirken pelmeni ve smetana alsam, kapıda sveta teyze "bu esmer oğlan da nerden geldi aq rusçası da bozuk ben bunun tipini skim" der gibi baksa ama ben lokum götürünce beni sevse falan böyle antin kuntin farklı şeyler. ülke ve kişiler değişebilir. yabancı ve farklı bir ortamda olma ve fakta sonrasında orayı benimseyebilme fikri hoşuma gidiyor.
bi de sevdiğim bir iş ve fazla çalışmamak istiyorum. çalışmak bence erdem falan değil, bu fakirler için uydurulmuş bir şey. hem kendimize hem de topluma faydalı olmak için elimizin iş tutması gerek, öyle camış gibi yatmayalım tabii ki ama bireysel ve spesifik hedefleri olan yazar, sporcu vb. kişiler haricinde (kısacası kendisi için çalışanlar) "fazla çalışmak" bence çok üzücü bir şey. senede iki haftacık tatili üç yerine beş yıldızlı otelde yapabilmek için fazla mesai istemiyorum ben mesela. gerçi böyle diyorum da ne tatili, aç karnımızı doyuramıyoruz.
kısacası ben 30-35 yaşına geldiğimde sağlıklı beslenen, sporcu vücuduna sahip, çok sevdiği bir iş yapan, adı türkiye olmayan bir ülkede yaşayan ve yarını düşünmek zorunda kalmayacak kadar para kazanan (eu standartlarında 3 bin euro iyidir mesela çok büyük paralardan söz etmiyorum) birisi olmak istiyorum. bu kadarı yeter. hayal kurmanın sonu yok çünkü. onu istiyorum, bunu istiyorum diye çarktaki hamster gibi kafayı yer insan. bazen kafayı boşa almak lazım.
0