öf. berbat bir şey. kelimelerle anlatmak gerçekten çok zor. ben ağır bir anksiyete hastasıyım. günlük ihtiyaçlarım için gittiğim süpermarkette bile korkuyorum. birisi ters bir şey söylerse, kasiyer beklemediğim bir laf ederse, ya paramı evde unuttuysam... böyle abuk sabuk onlarca korku söz konusu. hiçbir zaman kafam rahat değil. hep bir şeylerden korkuyorum. bazen korktuğum başıma geliyor ve korktuğum şeylerin aslında o kadar da korkunç olmadığını fark ediyorum. böyle olunca daha çok sinirleniyorum.
mesela ben "çıkıp yürüyüş yapayım" diye düşündüğümde aklımda direkt olarak "umarım bıçaklamazlar" düşüncesi beliriyor. "bıçaklasalar hastaneye yetişebilir miyim?" diye düşünüyorum. "ölürsem annem çok üzülür mü? kardeşim ne yapar?" falan gibi düşünceler geliyor aklıma.
şaka yapmıyorum maalesef. bir nevi AŞIRI farkındalık hali diyebiliriz. kafada kötü senaryolar dönüp duruyor. şöyle arkana yaslanıp kahve içecek olsan, "acaba çin amariga'ya savaş ilan etti mi??? ya şu an nükleer bombalar dünyanın bir ucundan diğer ucuna uçuyorsa??" diye düşünüyorsun.
benim tedavi olacak param yok açıkçası, yavaş yavaş kafayı yiyorum böyle. acayip saçma ve lüzumsuz düşünceler olduğunu biliyorsun ama kafa kendi kendine çalışıyor işte, durduramıyorsun. kafasına eseni yapıyor.
sonuç itibariyle çok ürkek, her türlü deneyimden kaçınan, sıradan bir insan için "sıradan" olan eylemler için ekstra efor sarf etmek zorunda olan birine dönüşüyorsun.
inanılmaz boktan bir şey. bazı insanlar öyle topluluk önünde konuşurken heyecanlanmayı anksiyete zannediyor... anksiyete öyle bir şey değil. aslında belli düzeyde anksiyete zaten insana gerekiyor. hepimiz bazı şeylerden korkuyoruz, bazı şeylere karşı temkinliyiz. anksiyete bu "korkaklık" halinin seni tümüyle ele geçirmesi, her şeyden korkar hale gelmek.
ben bazen patronumun yaptığım işi hiç beğenmediği için çok sinirlendiğini düşünüyorum mesela. telefon sessizde. "aramış mı?" diye bakıyorum. aramamışsa bile kendi kendine çok sinirlendiğini, benim de hassas olduğumu bildiği için kalbimi kırmamak adına ses etmediğini düşünüyorum misal. halbuki adam "bak şunu yanlış yapmışsın" derken bile beni öven, her zaman iyi davranan, benimle çalışmayı kendisi istemiş bir insan.
anksiyete korkunç ve bombok bi şey. tüm dünyanın yükünü omuzluyorsun, yatıp uyumak da dahil hiçbir eylemi KAFAN RAHAT gerçekleştiremiyorsun.
0