sevdiğim mekanların açık alanları olanlarına gitmeye başladım ufak ufak, zaten hepsi gerekli önlemleri almışlardı. ben artık sorumsuzluk kısmını geçtim. artık herkes sokakta ve bilinçli davranmanın getirdiği hiçbir şey yok. önceden dışarıya zorunluluk olmadıkça çıkılmıyordu, çıkmayarak zorunluluktan çıkanları tehlikeye atmamış olacaktık. şimdi ise herkes dışarıda ve benim çıkıp çıkmamam sadece kendi sağlığımı ilgilendiren bir durum haline dönüştü. mevcut durumda virüse yakalansam bile atlatacağımı düşündüğüm için bundan da korkmuyorum.
ha, yine de her fırsatta çıkıyor değilim. ama bu kadar insanın keyfine göre hareket ettiği durumda artık benim de hayattan keyif almaya başlamam lazımdı, üzgünüm. zaten çok zorlandım bu süreçte ve bu gidişle yazın tamamı riskli geçicek. sonrasında okullar açıldı, sonbahar derken virüs daha etkili olmaya başlayacak. bu kadar insanın umursamadığı durumda 8-9 ayımı eve kapanarak geçiremem. yaptığım da eskisi gibi çıkıp gezmek değil zaten.
sektörden biri olarak daha iyi yorumlarsınız belki, toplum bağışıklığını güçlendirme yöntemi olarak insanların bu virüsü kapacaklarsa da sonbahar, grip sezonu gelmeden kapıp bağışıklık kazanmalarının mantıklı olacağını söyleyenler de var. çünkü ne yakında aşı görünüyor ne de kendi kendine yok olacak; elbet bir gün kapacağız bu mereti. hastane kapasiteleri dolmasın diye bekledik çıkmadık, şimdi de vaka sayısı sıfır olsun diye beklersek daha çok bekleriz gibi geliyor bana.
mesela sinemaya da gitmeyi özledim ama açılsa da gitmem. keza berbere gitmiyorum, evde çözdüm o işi, gitmeye de niyetim yok. bazı riskler alınabilir durumda, bazıları değil; herkesin kendi bilincinde, ihtiyacına göre bunları düşünmesi gerekiyor bence.
0