mali müşavir de bir serbest meslek erbabı. yani o bahsettiğiniz salgın nedeniyle verilen yardımların hiçbirinden yararlanamıyor. her ay da sabit bağkur gideri var.
bunun yanında evet mali müşavir çalışıyor, ama parasını vermesi gereken çalışmadığı veya para kazanamadığı için ödeme yapamıyor. mali müşavirin "para yoksa iş de yok" deme şansı bulunmuyor. mali müşavirin o 150 liraya ihtiyacı var şu anda. çünkü herkes aynı şekilde "iş yok ki nasıl vereyim" diyip ilk önce mali müşaviri sallıyor. ama mali müşavir sadece devlet öyle istediği için parasını alsa da, almasa da çalışmak zorunda.
yarından itibaren uygulanacak olan sokağa çıkma yasağından mali müşavirler muaf mesela. niye? şu yukarıda saydığım 9 beyannameden sadece bir tanesini devletimiz ertelemeyip derhal istediği için çalışıyorlar.
o bir tane beyannameyi verebilmeyi mümkün kılan geçen yılın yıllık beyannamesi de var. onu vermeden yenisini veremiyorsun. onu erteledi devletimiz. ama yenisini ertelemediği için mali müşavir önce ertelenmiş beyannameyi de yapıp bitirmek zorunda. yani diyor ki binanın temelini atmanı temmuz'a kadar erteledim, ama birinci katın duvarını önümüzdeki hafta öreceksin, yoksa ceza keserim. duvarı da bir ay geç örsen olur, önce temel atma süresi dolsun demedi devletimiz, hemen istedi duvarı.
mali müşavir de ne yapsın, birinci kat duvarını örebilmek için temmuz'a kadar vakti olsa da temeli memeli atıp kat çıkmaya, işi yetiştirmeye çalışıyor. tek bir firma için de değil, defterini tuttuğu bilmemkaç tane mükellef için yaşıyor bunu, hem de bedavaya. o yüzden mali müşavir mecburen çıkıp sokağa çıkma yasağında işe gidecek.
mali müşavirin işini devlet buyuruyor, ama parasını devlet vermiyor. parasını vermediği gibi sürekli de sırtından inmiyor. o devletin çalışanlara sağladığı destekler geçen gün yattı ya, kim yaptı başvurularını, kim hazırladı evraklarını, kim başvurdu işkur'a mesela bunu kimse görüyor mu? 23 mart'tan beri gece doğru düzgün uyku uyumadım yanlış bir iş yapmayayım diye. nitekim yanlış iş yapmayayım derken eksik iş yaptım ve onaylamayı atladığım bir sgk bildirgesi nedeniyle 2 asgari ücret tutarında (5.800 lira) ceza yedim. ha söylemeyi unuttum, çalışan varsa o 9 beyannameye ek 5 ay için 5 tane de sgk bildirgesi var, zamanında vermeyince de böyle bir cezası var işte.
işçi çalışmıyor, devlet çalışmayan işçiye para veriyor. iyi de devlet kime hesaplattı o ödenekleri acaba bunu bir düşünen var mı?
parayı pulu geçtim, bir kişi de çıkıp teşekkürler sayenizde bu işler yürüyor falan da demiyor ki ben kendimi cidden öksüz hissediyorum.
hal böyle olunca "benim işler durdu, ama arkamdan, benim adıma, devlet zoruyla, ceza tehdidi ile cayır cayır çalıştırılan adamın parasını kessem mi çünkü sabit masrafım var" diye sorunca gösterilen tepkiye çok da şaşırmamak lazım.
0