kadınım, etmiyorum. feminist ya da feminazi de değilim.
reklam bir pr çalışması olarak oldukça başarısız, bunu kabul ediyorum. hedef kitlesinin hoşuna gidecek bir paylaşım değil sonuçta. ancak, bütün erkeklerin öcü olmadığını bildiğimiz gibi,kadınların daha çok taciz edildiğiniz de biliyoruz. bu reklamı izleyen erkeklerin "biz böyle değiliz, ne saçmalamışlar" falan diye düşünmek yerine "ben böyle değilim, ama çevremde böyle olaylar var mı gerçekten" diye düşünüp gözünü açmasını isterdim ki bir kadın taciz edildiğinde fark edip yardım edebilsin. çünkü tacizci fark edildiğini fark ettiğinde genelde geri adım atıyor. kadının yanına gidip yardım etmenize bile gerek yok yani. tacizciye bir bakışınız yetebilir.
hayatınızda kaç defa tacize uğradınız? sözlü ya da sözsüz? sadece bakışlarla ya da fiziksel temas ile? kaç defa takip edildiniz? otobüste kaç defa sıkıştırıldınız? sadece ayaktayken değil, cam kenarına oturdurduğunuzda bile yanınıza oturan adamın sizin tarafınıza milim milim kayması sonucunda?
açıkçası ben sayamadım. ki hayatım boyunca izmirde, sözde medeni güvenilir semtlerde yaşadığım halde. en son geçen kış, araba kullanırken ara sokaktan anacaddeye sağa dönecektim ve haliyle yavaşladım, karşıdan karşıya geçmek isteyen adama da yol verdim. adam ne yaptı, arabanın önünde durup direkt bana döndü, saçmasapan dil hareketlerinin ardından kapıma doğru yürümeye başladı. ve sokağın önünde çöp kamyonu durdu cadde üzerinde yani adam arabanın önünden çekildiği halde ilerleyip kaçamadım. neyse ki sokağa birkaç kişi girdi yürüyerek ve adam da benimle uğraşmaktan vazgeçip gitti. evet camlarım kapalı kapılarım kitliydi. ama kendimi arabanın içinde bile güvende hissedemedim.
o kadar çok var ki, günün her anında her yerde tacize uğruyoruz. üzgünüm ama bunu yapanlar da erkekler. ve ben, bir kadın olarak, gillette'in bu olaylarla ilgili erkeklerin farkındalığı arttırmasına çalışmasını sevdim.
bu hafta runner safety awareness week"miş. kadınların yüzde 43ü koşarken tacize uğruyormuş. 30 yaşın altındaki kadınlarda bu oran yüzde 58e kadar çıkıyormuş ve erkeklerde ise bu oran yüzde 4müş. tabi tacize uğrayan kadınların belki yüzde 70i bunu bildiriyrdur, erkeklerde bu oran belki yüzde 10dur. onu bilemem, ancak yine de bir fikir olsun diye söylüyorum.
çünkü ben gerçekten erkeklerin bunu anlamasını dilerim.
bu arada saat firmasının da reklamını izledim, elbette erkeklerin bir çoğu çok daha ağır işlerde çalışıyor, evin direği olma gibi sorumlulukları ve toplumsal baskı var. bunun zaten farkındayım. işlerinin kolay olduğunu asla söylemiyorum. çoğu kızın kahramanı babasıdır en başta, annesi değil mesela. ancak ikisi ayrı şeyler ve ben insanların bunu anlamasını isterdim.
0