@Amaranta ursula gibi düşünüyor ve hareket ediyorum ben de. Genelde birinden kitap tavsiyesi almam ama sevdiğim birinden kitap tavsiyesi almak veya ona tavsiye vermek de güzel olabiliyor.
Dizüstü edebiyattan(!), "Kendini Aş!", "Sen Harikasın!", "5 Adımda Yedi Cihana Lider Ol!" tarzı kişisel gelişim kitaplarından, "Yüreğim Sana Bağlandı", "Sen Sabah Libidomsun", "Gökkuşağındaki Sekizinci Rengimsin", "Aşk Olsun İkimize de" gibi vasatın altı aşk kitaplarından (hatta genel olarak aşk kitaplarından), hediye kutusu gibi cafcaflı, porno ya da aksiyon filminden kırpılmış gibi kapağı olan kitaplardan koşarak uzaklaşıyorum. Bununla birlikte tek bir kitabını dahi okumamama rağmen bir şekilde (örneğin üslubu, geri zekalılık seviyesinde hareket eden fanatik okuyucuları gibi sebeplerden) antipatik bulduğum veya okumaktan kaçındığım birkaç yazar da var Emrah Serbes, Hakan Günday, Haruki Murakami gibi.
Bunun haricinde okuyacağım kitapları genelde araştırarak okuyorum. Daha önceden okuduğum bir yazarın diğer kitaplarından birini okumak zor gelmiyor az çok üslubunu bildiğim için. Örneğin İhsan Oktay Anar kitaplarının tamamını okudum ve ileride kitap çıkarırsa doğrudan alacağım anlamına geliyor. Ama okumadığım bir yazarın kitabına denk gelmişsem önce araştırmayı tercih ediyorum.
0