[]

taşınırken depremi düşünmek

Şimdilerde olmayacağı halde boş boş ev bakıyorum, sevgilimin de benim de işlerimize en yakın olan Bakırköy/ Ataköy hattı oturmalık en düzgün yerler ama evlere baktıkça aklıma deprem ihtimali geliyor.

Şimdi ailemle yaşadığım eve 99 depreminden sonra taşınmıştık, hem 4 katlı hem depreme dayanıklı hem de raylı sisteme sahipler (sanırım), erkek arkadaşım da 2 katlı bir evde oturuyor o yüzden öncesinde sürekli aklımda olan bir ihtimal değildi bu ama bana büyük bir depremde o taraflar dümdüz olurmuş gibi geliyor. Binalar da bir hayli eski falan. Siz ev kiralarken/alırken bunu da düşünüyor musunuz?


 
Yerli yabancı jeologların ortak görüşü Marmara'nın kıyı şeridi harap olacak yönünde. İç kesimde oturmama rağmen tedirginim. İnsanlarda sıfır eylemsizliği anlamıyorum.


  • heidi'nin dedesi  (02.04.18 11:24:15) 
İlk düşündüğüm şey. 99 depremi öncesi yapılmış bir binada oturmam.

Büyük İstanbul depremi kesinlikle meydana gelecek er ya da geç, bu bir gerçek.
  • peggy  (02.04.18 11:24:43 ~ 11:25:56) 
Suan almayacaksaniz ev bakmayin. Siz alana kadar deprem de olmus olabilir, emlak balonu da patlamis olabilir. Yapmayacaginiz sey icin neden tedirgin oluyorsunuz?


  • ykyt  (02.04.18 11:51:45) 
yeni yapılan evlerin de depreme dayanıklı olacağının garantisi yok. benim her zamanki kuşkuculuğum, ucuza kaçmak için o kadar pis işler dönüyor ki. inşaatçılar sağlam ev yapmak yerine en ucuza kapatıp en yüksek ücrete satma derdindeler.


  • xvyz  (02.04.18 12:05:49) 
ev almayacağım ki zaten, kiralık bakıyorum onlar da 1500-1600 bandında. pahalı değiller yani şu an satın almadığım için.


  • dedi ayca  (02.04.18 12:06:09) 
Mimarım, yeni yapılanlara da güvenmiyorum +1
45 yıllık, insani boyutlarda odaları olan bir evde, merkezi yerde yaşıyorum. yeni yapılan evlerin bir kısmı bizimkinden çok sorun çıkarıyor, insanlar ev alıyor ve uğraşmadıkları tesisat sorunu kalmıyor. mutfağa iki kişi sığmıyor, salona bir yemek masası bile koyamıyorsun.

bireysel olarak bu şekilde bir ev seçiminin beni depremden koruyacağını düşünmüyorum, büyük ölçekte önlemler alınması gerekiyor. sürekli deprem korkusu ile de yaşanmaz, düşünmemeye çalışıyorum.
  • gmzo  (02.04.18 12:51:38) 
Teorik olarak betonarme yapının maksimum mukavemeti 49 yılda oluşuyor. Tabii 15 yıl önce inşaat mühendisliğinde öğrenmiştim bunu.

Bu ne demek? Bir yapı eğer düzgün yapılmışsa 2007 yönetmeliğine ya da öncesine göre yapılmış olması farketmiyor demek.

Misal müthiş düzgün bir apartmana taşınıyorsunuz. Yanınızdaki bina depremde sizin binaya bir vuruyor hop depremden değil yandaki binadan dolayı enkaz altındasınız. İstanbulda tek tek yapılara bakarak depremden kaçmak -bana göre- mümkün değil.
  • levpontryagin  (02.04.18 13:05:56) 
  • eazy  (02.04.18 13:11:43) 
İşin içinde olan bir müteahhit olarak bazı şüpheleri gidereyim.

"99 depreminden sonra yapılmış bina sağlamdır" mantığı şuradan geliyor; depremden sonra uzun bir süre inşaatlar durduruldu, yönetmelik değişene ve sistem oturana kadar aradan kaçanlar! olabilir ama genel olarak depremden sonra yapılan binalar sağlamdır diyebiliriz. Hatta deprem esnasında yarısına gelmiş ve daha çıkacak bir kaç katı olan inşaatlara bile (depremden önce aldığı imar durumu iptal edilerek) kat çıkması için müsade edilmedi. Hemen çatılarını kapattırdılar.

Ama en garanti yolu 2005-2006 yıllarından sonra yapılmış bir binada oturmaktır.

Peki bu yıllardan sonra yapılan bina sağlam mıdır? Ya müteahhit malzemeden çaldıysa?

Müteahhit hırsız ise ince kalemlerden çalar/kalitesiz yapar. Betonarme yapıyı oluşturacak hiç bir şeyden çalamaz.

Betonun sınıfı belli, sağlamlık sorumluluğu beton üreticisinde. Eğer bilmeden bile gönderdiği betonda problem olursa bütün masrafı betoncu yükleniyor. Müteahhitin elinde değil, beton numunesini de yapı denetime çalışan laboratuar alıp inceliyor.

Laboratuar ve yapı denetim asla betoncuyu kollamaz, aksine numunenin sınırın hemen altında çıkması halinde ipnelik yaparlar ki bir de karot numunesi alıp betoncudan para koparsınlar.

Aynı şeyler demir için de geçerli, demirin de numunelerini alınıyor ve çekme testleri yapılıyor.

Son olarak da önemli nokta demirin bağlanma anı, projede ne yazıyorsa birebir uygulanır. Belki proje ile uygulama arasında küçük bir fark olursa demiri belli ölçü aralığı ile bağlanırken bir sıra eksilebilir. Bir de eksilse iki de eksilse emin olun hiç önemi yok, o akdar sık demir bağlanıyor ki içine beton zor giriyor.

Bunun kontrolünü de yapı denetim mühendisleri yapıyor, fotoğraflayıp belgeliyor da bir çok firma. Çünkü sahada çalışan bir mühendisin ihmalkarlığı yüzünden ruhsatından olmak istemez yapı denetim.

Bakın duvarı dandik olabilir, götünüzle vursanız yıkılabilir belki. kapısı düşer, mutfak kapağı kapanmaz, alçıpanı yamuktur, parkesi dandiktir, pencereler su alıyordur. Bunların hepsi olabilir, çünkü kontrol ve kalite mekanizması yok. Bu saydıklarımın hepsi müteahhit ve üretici ustaların keyfiyet ve bütçesi ile ilgili.

Ama binanın ana iskeletinden korkmayın, saygılar.
  • John Bloor  (02.04.18 13:46:03) 
2007den sonra yapılmış evleri tercih edin daha yakında yapılmış olanlar daha iyi tabi su elektrik tesisatları bakımından. Eşim inşaat mühendisi, bu konuda önerdiği tek şey 2007 sonrası yapılanlarda oturmak. Deprem olsa evden çıkmam diyor.


  • pshasha  (02.04.18 14:13:16) 
binalarda "cikma" oldugu surece sahil seridinin tumu riskli, ne zaman yapildiginin pek onemi yok. asmolen doseme falan tiriviri isler, hala nuhnebiden kalma sistemlerle insaat yapiliyor.

deprem yonetmeligi yetmez, komple bina yonetmeliginin degisip cikmalarin falan yasaklanmasi lazim.
  • cooperr  (05.04.18 20:49:20) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.