Hayatta kumardan, seksten, alkolden, vesair eğlenceden başka bir amacın yoksa, Kıbrıs'ta da bunlardan başka yapacak bir şey bulamazsın tabii. Cevap bunlar olsa, hellim peynirinden çok kumarla bilinen Kıbrıs'ta ne yapacağını sormazdın diye tahmin ediyorum.
Kültüre tarihe ilgisi olan, gezmeyi görmeyi seven insan Kıbrıs'ta yapacak çok şey bulur. Kıbrıs'ın tarihi neredeyse insanlık tarihi kadar eski. Yönetimi çok defa el değiştirdiği için, farklı kültürlerin farklı farklı eserleri var; kaleleri zindanları, manastırları, çarşıları vb. Ayrıca Rum katliamları ve takip eden Barış Harekatı üzerine onlarca müze ve şehitliği var.
Ben Lefkoşa'yı Girne'den daha çok beğendim. Gazimağosa'ya ise methini duymuş olmama rağmen gidemedim. Böyle bir gezi için gidilecekse şahsi fikrim Girne ve Lefkoşa için ikişer gün ayırmanın iyi olacağı. Mağosa için bir şey diyemiyorum tabii.
Kültürel merkezler ve otellerin dışında, gördüğüm kadarıyla adada 80'ler 90'lar hayatı yaşanıyor. Ha taksiciler taksimetre açmayıp kafalarına göre belirledikleri tarifeden turist yoluyorlar. Araba kiralamanın ucuz olduğunu söylüyorlar. Trafik tersten aksa da bence tercih edilebilir.
Unutmadan; pasaportta KKTC damgası olursa Schengen'de (Yunanistan'la sınırlı sanırım bu) sorun çıkarılabiliyormuş. O yüzden Türk vatandaşlarının nüfus cüzdanıyla gitmesi tavsiye ediliyor. (15 Temmuz sonrası pasaportsuz çıkışlarda havaalanında pasaport kontrolü öncesinde bir polis kontrolünden daha onay alınıyor. Pasaport kontrolünde hatırlayıp da zaman kaybetmeyin. Memur olmadığını ispatlayacak sigorta dökümü, öğrenci belgesi vb. belgelerin yanında olması gerek)
0