Yiyecek olarak, çok uçuk şeyler yemedim ama İstanbul’dayken maaşımı aldığım gün Macrocentr’a girip en değilik ne bulduysam onu alır ve denerdim. Ayda iki kere böyle “Ben bunu bilmiyorum, bu ne ki” diye egzotik meyvelere ya da abur cubura yönelirdim. Şimdi bulunduğum yerde de bir Uzak doğru marketi var ve yazıları Çince ve Korece. Tipi hoşuma gideni alıp denşyorum ara ara. Onlardan sevdiklerim şunlar:
Liçi - longan - rambutan - jackfruit: egzotik meyveler. Longan Macrocenter’da yok ama liçinin aynısı zaten. Liçi ve rambutan ara ara geliyor. Jackfruit da görmüştüm sanırsam.
Durian: Kavun gibi ama koku berbat. Kokuya dayanabilirsen yeniyor.
Hot pot: yemek olarak bir olayı yok ama ortaya yağlı bir çorba suyu gibi bir şey geliyor. Sana da malzemeleri veriyorlar. Sn istedğin kombinasyonu alıp üstüne istediğin sosu ekleyip o yağlı suda kızartma/kaynatma arası bir şey yapıyorsun. Sonra çınarıp yiyorsun.
www.thestar.com 
Yiyecek olması şart değilse, çocukken iddia sonucu kibrit yemiştim 5-6 tane. Güzel değildi.