kimse 600 bin insanı çıkarmaya çalışmaz.
ölen ölür
kalanı yazsa en fazla 10 güne buldozerlerle denize kürerler, kışsa yangınlar olur. ne de güzel duble şehit oldu önce depremde skatlandı sonra yangında öldü derler.
yolları birkaç güne açarlar sokak aralarını değil otoyolları kast ediyorum. neden bir yerden bir yere gidemeyesin ayakların olacak (inşallah) yürüyeceksin. ne iş umrunda olacak, ne banka kartı,ne birikim, ne de IT'lik bir işin olacak ayakların da kodlanmadı ya?.. ne tuhafsınız ha. eşya meşya kalacak sen sadece kendini varsa eşini aileni alacak, yürüyeceksin ya ne olacaktı? istanbulla anadolu arasında amerikan şehirleri gibi ıssız binlerce km yok ki. bir yere kadar yürürsün oradan da nakliye edilirsin. deprem kuzeyi vurursa pendikten sonraki demiryolu hattı bile çalışıyor olabilir.
ki zaten istanbulun her tarafı deniz en olmadı deniz yoluyla kurtarma gemisi yollar başka ülkeler (7.5 depremde tsunami olmaz sanırsam) bizimkiler de olur, alır bursaya yalovaya hatta izmire, zonguldağa neresi sağlamsa oraya getirir insanları oradan da insanlar memleketine gider, insanlara gitme emri filan çıkartırlar. istanbulda sadece izni/görevi olan kalır.
ülkede ne kadar asker polis AFAD sağlıkçı varsa (ki milyon tane var) istanbula yığılır zorunlu görevle-bu insanlar savaştan kaçan 3 milyon suriyeliyi kaydetmiş insanlar. depremden sonra da kalan diyelim 13 milyon istanbulluyu havada karada denizde kaydeder .zaten hepimizin TCsi var, sonra da memlekete yollar veya konyaya yollar muhtemelen gidecek yeri olmayanları bizim orda arsa bol. hasta, yaralı olanlara kızılay kamp açar herhalde edirnede, düzcede filan ...
borsa filan kapatılır, OHAlin OHALi filan ilan edilir (o ne demekse)
önce bir göçeriz tabi ama öyle kıyamet bir şey olmaz, fakirleşiriz, ömrünü bir ev almaya harcamış işçi kesim, balataları sıyırır. ki o kesimin zaten istanbulda kalması hata.
sanayinin sigortası vardır, ve umarım 7.5 depremde yıkılacak binaları yoktur (bizimkiler bunu düşünemediyse bile toyata filan düşünmüştür herhalde) evet üretim durur işçiler kısmen ölür. koca fabrikalardan çok -bence- sigortası filan ona göre olan ufak atölyeler, imalathaneler filan biter ki zaten bitsin ne işi var deri atölyesinin istanbulda? kimya tesisiyse muhtemelen yanar, gıda tesisiyse kullanılamaz hale gelir vs. bunların bedeli ağır olur ama toplarlanır. toparlanır derken istanbuldaki tesis yerine yenisini belki 10 sene açamaz ama anadoludaki yerler ekstra çalışır. izmirde sebze meyvece işletmeleri 3 vardiya yapar, ereğlide süt üreticileri seferberlik ilan eder, OSTİMde prefabrikeciler, iş makinecileri sokaktan işçi toplar bir şekilde yetiştirir. İstanbullu operacının, makyaj sanatçısının, keman tamircisinin filan yerine koyamazlar ama kimsenin de umrunda olmaz.
elbette depremden daha fakir bir ülke olarak çıkacağımız kesin, toparlamak yıllar sürer, siyaseten de diktatörlük resmen gelir ama "taş" neden yiyelim ? gıdayı zaten istanbul üretmiyor ki. işliyor ve tüketiyor. çorbayı kızılay dağıtır. yani mantık yanlış işine, evine tekrar kavuşmayı düşünmeyeceksin, karnın da her türlü doyar. kamplarda yaşayacaksın memlekette kimsen yoksa vs.
finans lojistik filan dediğin kaç kişi istihdam ediyor 100 bin mi? memlekette 130 bin kişi sırf FETÖcü diye işten atıldı taş mı yiyorlar sence? bankalar şubelerini 2 hafta açmadı diye batmaz %40 kar eden sektör. inşaat zil takıp oynuyor olur deprem sabahı.
sultanbeyli toptan ölse memleket ne kaybeder Allasen? -üzgünüm ama ekonomik anlamda böyle, insani olarak sormuyorum.
yahut İstanbul toptan beyaz yaka herkes profesör filan da ben mi bilmiyorum?
0