[]

Bir ilişkide sevildiğini hissetme sorunsalı, Güzin ablalar içeri

Merhaba,

Bizim ilişkimizde kültür farkı var. Ben bıcır bıcır ilişki severim efenim yanak sıkmalar olsun, gidip saçını başını mıncırmalar, gögsüne bastırmalar olsun. Severiz her türlü dokunmatik aktiviteleri biz türkler.

Ancak erkek arkadasım tam bir soguk nevale. Yani kabul etmeli miyim yoksa biraz olsun bir şeyler öğretebilir miyim bilmiyorum. Adam sıfır, dokunmuyor. Yalnızca bana değil, genel olarak dokunan bir insan değil. Maddi olarak doyurmaya çalışıyor, mesela bir şey almak istedim onu sipariş ediyor internetten ya da aa sunu almayı unuttum dediğimde, çıkıp alıp geliyor ve bunların sevildiğini hissetmeye yeterli olacağını savunuyor.

Yok yetmiyor yani, ilişkide kendimi yalnız hissediyorum beklentiler içine giriyorum gelip bir saçımı okşasın, bir sırtıma dokunsun diye. Biraz açmamız lazım seni diyorum, öğrenirim zamanla diyor ama yok, adamın karakteri bu, donuk.

Siz olsanız dokunma olmadan yaşayabilir misiniz? Beklenti içine girer miydiniz? Veya bu sevgi boşluğunu ailenizle doldurmaya mı çalışırdınız? Kendinizi tam hissedebilir miydiniz?

Asıl problem bu evet kendimi tam hissedemiyorum. Öz güven problemi dahi olabilir bu aslında baskasından sevgi bekleme fln bizim ailelerimiz öyle çok sevgi göstermediğinden maalesef hep sevgiye aç çocuklar olarak kaldık, dışarıda aradık içeriden alamadığımızı. Yaşımız ne olursa olsun, sacımızı oksayacak insan arıyoruz.

 
Ben de erkek arkadaşın gibiyim. Eşim de öyle. Biz birbirimizi bulduk mesela:p Sürekli sarılmak, mıncırmak, mıç mıç olmak boğuyor ikimizi de. Ama birbirimizi sevdiğimizi biliyoruz sonuçta bu konuda ikimizin de problemi yok.

Siz bu konuda uyumlu değilsiniz. Bence değiştirmeye çalışma, ters tepebilir. Dediğim gibi bazı insanları boğuyor, bunaltıyor bu tür hareketler. Bence olduğu gibi kabullen ve zorlama.
  • peggy  (11.08.17 14:05:40) 
ben de sürekli mıncırmaya, temasa gelemem ama o kadar da değil ya. doknulmak da ihtiyaç dokunmak da.

bu derece olsa kötü hissederdim ben de.
  • cabiday  (11.08.17 14:13:38) 
Geçenlerde okuduğum bir kitapta anlatılan bir anekdot vardı. İki patron var, bir çatışma sırasında ikisi de kendisinin daha çok sevildiğini iddia ediyor. Netleştirmek için anket yapıyorlar. Hakikaten biri açık ara farkla daha çok seviliyor çıkıyor. Diğer adam araştırıyor, soruyor neden beni sevmiyorsunuz diye. Yok hal hatır sormuyorsun, koridorda selam vermiyorsun, bizimle ilgilenmiyorsun falan diyor çalışanlar. Adam da yenilmiş hissediyor kendini, gidiyor düşünüyor. Sonra birgün çalışanlarını topluyor ve diyor ki "evet ben sizin üç ay önce doğum yaptığınızı unutabilirim, saçınızın rengini fark etmeyebilirim, ya da tuttuğunuz takımın maçı hakkında sohbet etmeyebilirim sizinle, ama ben de her ay maaşınızın doğru şekilde günü gününe yattığından emin olurum, iş yerini bir kaza yaşamayacağınız şekilde güvenli hale getiririm, emeklilik planınızı doğru ayarlarım vs vs" Yani, "benim de sevme şeklim bu" diyor adam. Ondan sonra çalışanlarla arası gayet iyi oluyor.

Ben bunu kendime de çok yakın görüyorum.

Uzun lafın kısası: eğer kendinizi az seviliyor hissetmiyorsanız, arkadaşın yaklaşımı "al şu parayı, git kendine bir şeyler al" gibi değilse, siz ona yaklaştığınız zaman irrite olmuyorsa vs, "onun sevme şekli de bu" diye düşünmeyi deneyebilirsiniz. Zira ortada bir zarar yok, şiddet yok, yoksun bırakma yok. Siz de seviyorsanız onu tabii. Yoksa pekala da diyebilirsiniz ki "no thank you."
  • sopiro  (11.08.17 14:34:13) 
dediklerinden adamın yabancı olduğunu anladım ve bir Türk evladının yabancı ile ne işi olur onu anlamadım, anlamıyorum. Kınadım. Yarın seni şutlayıp memleketinin kızına giderse şaşırmam ki böyle olacak.


  • secrex  (11.08.17 14:37:52) 
Ben sevildiğimi hissetmediğim yerde kalamam, bundan anladığım da ortalıkta mıçmıçlık değildir asla, sözleriyle gözleriyle davranışlarıyla sadakatiyle vesaire bilmeli hissetmeliyim. @sopiro da yazmış eğer yaptıklarını başa kakar gibi yapmıyorsa, yanınızdaysa durum başka, adamın yapısı bu, kabul eder yahut etmezsiniz, bunda karar size kalıyor.


  • mslny  (11.08.17 14:52:44) 
Teşekkürler efenim herkese. İnsanları olduğu gibi sevmek büyük meziyet gerçekten. Bunu kazanıp küçük şeyleri de takdir etmem gerektiğini kendime sık sık hatırlatacağım. Kalbi temiz ise insan evladı her hali ile sevilmeyi hak ediyor. Sevgi ile aşılmayacak problem yok. Irkçı arkadaşlar da yaşadıkları hayatları başkalarına dayatmaya çalışmayı bırakmalı, kendilerine tanınan hayatı yaşamaya ve inanıyorlarsa eğer, yaratanın verdiği güzel mesajları almayı denemeliler. Herkese iyi tatiller şimdiden.


  • maymuncuq  (11.08.17 15:09:54) 
ben seni haklı buluyorum. fiziksel temas olmazsa ben olmam ilişkide. sokak ortasında *ikişmek anlamına gelmiyor bu tabi ama saçını okşayıp koklayamayacaksan bir kadınla beraber olmanın anlamı ne..

atatürk'ün yunan komutan hakkında söylediği laf geldi aklıma: madem bu meyhande oturup rakı içip denizi izlemedi, ne sikime işgal etti izmiri..
  • twelfth  (11.08.17 17:15:08) 
biraz mesefali dur, fiziksel olarak sadece.

ilerleyen zamanlarda açılacaktır gibime geliyor.
  • buiret  (11.08.17 17:19:30) 
he he sevgi ile aşılamayacak problem yok. iki gün sonra kapıda bulunca kendini ırkçılığı o zaman görürsün.


  • secrex  (11.08.17 19:21:05) 
Ben dokunmadan yaşayamam genel olarak arkadaşlarımla fiziksel temas seven bir insan değilim ama sevgili kişiye dokunmak sarılmak kadar rahatlatan bir şey yok. Kedi gibi sırnaşırım ve bundan hoşlanmazsa çok üzülürüm. Ama yani şimdi sana kalkıp ayrıl mı diyelim mutsuzsan zaten ayrılırsın buna rağmen mutluysan da ilişki bitirecek bir sebep bir yanlış yok.


  • pastörizesüt  (11.08.17 20:14:22) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.