Erkekler ile kadınlar arasında bir ilişki olduğunun hep farkındaydım. Ben bu işe ne zaman dahil oldum onu anlatayım.
3 yaşındayken çizgi filmdeki MonAmi prensine aşıktım. Kanal geceleri Supersport olurdu, ben de sabaha kadar aşk acısı çekerdim :D
5 yaşındayken erkekler konusunda zevkim oturmuştu. Dans eşimden hoşlanmazdım mesela. Eyüp isminde, saçları kısacık tıraşlı, esmer bir çocuktu. Sessiz sakindi. Ellerinin terlemesi dışında kötü bir yanı yoktu aslında. Pansiyonlu bölge okulunda okuyorduk. Öğrenci profili hep fakir köylü çocuklardı. Onun elbiseleri diğerlerininkinden daha bir soluktu. Sanırım yanıma yakıştıramamıştım. Devir beyaz tenli, jöleli saçlı çocukların devriydi. Umarım Eyüp okuyup iyi yerlere gelmiştir. Zira sonradan folklor eşimle anladım ki jöleli çocuklar beş para etmezmiş.
7 yaşındayken sıra arkadaşım Merve defterine erotik çizimler yapardı. Dikdörtgen şeklinde yatak, üzerine 2 adet çöp adam-kadın, dikdörgenin yanında yerde Harry Potter gözlüğü şeklinde sütyen ve üçgen bir külot. Arada aşırı romantik sözler. Renkli bir fantezi dünyası vardı. Beni bayağı aydınlatmıştı.
Ara ara flörtlerim oldu ama bunlardan pek bahsetmeyeceğim. Sonuçta ben kimsenin kafesleyebileceği bir kuş değildim. Yine de Nevzat hoş çocuktu.
s-media-cache-ak0.pinimg.com 
Kısacık hayatımdan onlarca hayat dersi çıkarmışım. Aferin bana :)