Görmezden geliyorum. Geçen seneye kadar bu kadar sinek ve böceği bir arada görmediğim bir yerdeyim. Her yer yeşillik, çok güzel de, eve giren çıkan böceğin-sineğin haddi hesabı yok. İlaçlama yetmiyor, ortalıkta fare de varmış haber aldığıma göre, kendisini görmedim henüz. Görsem çok sakin kalamam herhalde. İlaçlama yapılıyor ama önüne geçmek mümkün değil. Önüne geçmek için kendimizi de zehirlememiz gerek. Hayır, bir de kaçabildiğin bir yer yok. İşe gitsen oradan çıkacak, evde şu an olmasa bahçeden gelecek, ilaçlasan etkisi bir saate geçecek; sonu yok. Millet de başa çıkmıyor pek, alışmışlar. Geçen seneye kadar şehir bebesi olan ve en çok gördüğü şey bala gelen arı olan ben, yanımdan yöremden geçen böceklerle takılıyorum. İlk zamanlar çok iğrendim, çok tiksindim; sonra alıştım. Örümceğe 'Anam, ne şekermiş bu seferki' diye bakar hale, ateşböceğine 'Gel, elime kon. Amanın da sevimli', tanımadığım böceğe 'Bunun 6 tane bacağı, iki anteni var. Değişikmiş' der hale geldim. Sadece her yeri sürekli silmek, çok kullanılan yerleri sürekli temizlemek yoruyor.
Sinekler kan grubuna göre geliyor. Sineklerin çok sevdiği bir kanım var, her sabah bacağımda 4-5 sinek ısırığı ile kalkıyorum. Hatta yakında her yerimi kaplayacak ve bacağımın doğal rengini unutacağım sanırım. Şu an 13 tane saydım. Genelde bacağımı açıp 'Takılıp gidin, bekleme yapmayın. Benim de kafam rahat etsin' prensibini uyguluyorum. Şu anda Porto Riko'da falan olsam kesin zikayı, Mozambik'te olsam sıtmayı kapmıştım. Karasinek yemekten uzak durduğu sürece çok rahatsız etmiyor beni. Takılıyoruz beraber.
0