@çürükturp güzel açıklamış.
@qazed, bahsettiğiniz gibi bir hayatı sizin de yaşamanız mümkün. Şahsınız adına konuşmuyorum ama kendinize, fiziksel özelliklerinize güveniyorsanız siz de birilerine yamanıp hayatı "Easy mod"da yaşayabilirsiniz. Tek yapmanız gereken spor salonuna gitmek, vücut çalışmak, tipinizi düzeltecek hamlelerde bulunmak.
Ataerkil toplumlar sadece kadını eziyormuş gibi gözükür ama aslında erkeği de ezer. Siz mesela evinizde kalıp çocuklarınızla evinizin sorumluluğunu almak isteyebilirsiniz. Eşinizin çalışması sizin de başka hobiler-ev-çocuk ekseninde bir hayat sürmeniz istekleriniz dahilinde olabilir ama bunu yapmanıza engel olan şey toplum baskısıdır. Toplum baskısını da kadınlar erkeklerden daha çok hisseder. En basitinden yaz geldiğinde, kavurucu sıcaklar olduğunda giydiğimiz şort, elbise, body vs. bile burnumuzdan geliyor. Evden çıkmadan önce 10 defa düşünüyoruz. "Ya tacize uğrarsam, ya biri bacağıma kezzap atarsa, ya biri şiddet uygularsa!" diye.
Boşandıktan sonra eski eşi tarafından öldürülen kaç tane adam tanıyorsunuz? Ya da bir kadın tarafından tecavüze uğrayan adam haberi (uyuşturucu vs. ile mümkündür belki yine de) hiç okudunuz mu?
Ben lisede dinci bir dersaneye gitmiştim. (O yaştayken insanın seçme şansı çok olmuyor malesef.) Oradaki yobaz hocalarım tarafından her Allah'ın günü "Sen şimdi üniversite okusan noolur ki? Nasıl olsa üniversite bitince evde oturup çocuk bakacaksın, kazanınca kontenjanları dolduruyorsunuz. Keşke sizin yerinize daha çok ERKEĞİN okuma şansı olsa." diyordu. Ben deneme sonuçlarına göre en iyi sınıfa yerleştirilmiştim bütün bir sene boyunca ve umut vaat eden öğrencilerden biriydim. Bana bunu diyen kim bilir diğer kızların cesaretini kırmak için neler demiştir. Sınav sonunda da çok iyi bir üniversitede tam burslu okuma şansına eriştim. Akılsız falan değildim, bana böyle şeyler söylemesine hakkı yoktu.
Hafızamı yoklasam 30 tane olay bulurum böyle! Sizin var mı mesela erkek olduğunuz için hevesinizin default olarak kırılmaya çalışıldığı, kendinizi bombok hissettiğiniz bir an!
Nispeten korunaklı bir hayatım oldu. Minibüse, otobüse bindiysem; eğer saat geç ise annem ya da babam indiğim yerden alıp eve kadar eşlik ettiler. Özel sektörde çalıştığım zamanlarda şirketin servisi vardı. Okula gidip gelirken yol çok zor geliyor diye yurtta kaldım. Toplu taşımayı başka insanlara kıyasla daha az kullandığım pekçok dönemim olmuştur. Ona rağmen defalarca tacize uğradım; sokakta, okuldan eve giderken, evden dershaneye giderken.
12 yaşındayken (ON İKİ, bir daha yazayım mı ON İKİ!!!) yanımdan geçen adam beni elle taciz edip sırıtarak gitti. 12 yaşında taciz edilen kaç erkek arkadaşınız var?
"Zengin koca bulmakmış" da 'güzellik merkezine gitmekten gayrı zorluk bilmemekmiş' falan geçin bunları. Kendini dünyanın merkezine koyan, asalak bir hayat süren kadınlardan biz de hoşlanmıyoruz ama çok rica ediyorum üretmeyen, üretmemeyi marifet sayan, sosyal yaşam içerisinde kendine yer edinememiş insanları düşünerek kadınlar hakkında atıp tutmayın, genelleme yapmayın!!
0